Sağlıkçıların 'ölüm riski' artacak

Sağlıkçıların izin iptaline tepki gösteren SES Şube Eşbaşkanı Şiyar Güldiken, bu kararın daha fazla sağlık çalışanının ölmesi anlamına geldiğini belirterek, çözümün yeni sağlıkçıların alınması olduğunu söyledi.

Sağlıkçıların 'ölüm riski' artacak

Türkiye’de koronavirüsün görüldüğü 11 Mart’tan bu yana resmi verilere göre 10 binden fazla kişi hayatını kaybetti. Sağlık Bakanlığı’nın verilerine göre son bir ayda ise tüm Türkiye’de vaka oranlarında ve yatan hasta sayısında ciddi bir artış var. Bu sürecin "beyaz önlüklü kahramanları" olarak adlandırılan ve "hakkınız ödenmez" denilen sağlıkçılar ise çok sayıda zorlukla yüz yüze. Ek ödeneklerin haksız dağılımı, yeterli ekipmanların verilmemesi gibi bir çok sorun ile yüz yüze kalan sağlıkçıların, şimdi ise izinleri iptal edildi. Sağlık Bakanlığı, son çıkardığı genelgede hastanelerdeki ağır hasta artışları nedeniyle sağlıkçıların izin ve istifalarının iptal edildiğini duyurdu.

Bu duruma tepki gösteren Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Diyarbakır Şube Eşbaşkanı Şiyar Güldiken, bu kararın sağlıkçıların ölüm riskini yükselteceği uyarısında bulundu. Pandeminin başlangıcından bu yana yoğun çalışma temposu içinde olan sağlık emekçilerinin tükendiğini kaydeden Güldiken, gece gündüz çalışan sağlıkçıların da dinlenme hakkı olduğunu söyledi.

SALGINA YAKALANAN SAĞLIKÇILAR

Diyarbakır'da salgına yakalanan sağlık çalışanları hakkında bilgi veren Güldiken, “Pandeminin başladığı günden bugüne kadar Diyarbakır'da enfekte olan sağlıkçı sayısı bin 50 civarındadır. 1 Haziran öncesinde Diyarbakır'da enfekte sağlıkçı sayısı sadece 95'ti ve şuan 10 katından daha fazla yükselmiş vaziyette. Bilgisine ulaştığımız ikinci kere enfekte olmuş sağlıkçı sayısı 4. Bu şekilde devam ederse ikince defa enfekte olacak sağlıkçı sayısı daha fazla olacaktır. Ve şunu da biliyoruz ilk virüs bulaştığında kişideki viral güç artıyor ve ikinci üçüncü defa virüse yakalandığında ölme riski daha da artıyor” diye konuştu.

YENİ SAĞLIKÇI ALIMI ŞART

Mevcut sağlık çalışanlarının iş yükünü artırmak yerine, ihraç edilmiş sağlık çalışanlarının işe dönüşlerinin sağlanması gerektiğini dile getiren Güldiken, “Binlerce, on binlerce ihraç edilmiş sağlık emekçisi var. 100 binden fazla atanmayı bekleyen, güvenlik soruşturmasına takılan sağlık emekçisi var. Bunları bir an önce koşulsuz bir şekilde işe başlatırlarsa takviye etmiş olurlar. Dolayısıyla 8 aydır çalışıp tükenen sağlık çalışanları da rahatlamış olur. Bu kabul edilebilecek bir durum değildir, Türkiye'deki her sağlık kuruluşunda sağlık emekçilerinin çalışma koşulları kalmamıştır. Böyle devam ederse yakın bir zamanda toplumsal muhalefetin bir araya gelmesi kaçınılmazdır” ifadelerini kullandı.

ÜÇ KRİTERLE ÇÖZÜLMEZ

Koronavirüsten dolayı yaşamını yitirenlerin sayısının Sağlık Bakanlığı’nın açıkladıklarından daha fazla olduğunu belirten Güldiken, böyle devam ederse can kaybının daha fazla atacağını vurgulayarak, “Sadece maskeyle, hijyenle, fiziksel mesafeye uymayla bu işin üstesinden gelemeyiz. Dünyada hiçbir ülke sadece bu üç kriteri uygulayarak bu işin üstesinden gelemedi. Başka bir sürü tedbir var. İşte Almanya bir ay boyunca evde kalmayı tartışıyor, yakın zamanda Avrupa'nın tamamı bunu uygulayacak. Elbette ki insanların tamamen özgürlüğünün kısılmasından yana değiliz, ancak var olan çok yetersiz. Böyle giderse sadece evde kalmakla da bu iş çözülmez. Sağlıkçı, güvenlikçi, kuryeci, fabrika işçisi çalışıyorsa salgını bitiremeyiz. Dünyada yaklaşık 8 milyar insan var, en ücradaki kişide bu virüs varsa dünyada bitmiş değildir. Dolayısıyla aşı çalışmalarının biran önce bitirilip 8 milyar insana ulaştırılması gerekir ki biz salgını bitirebilelim. Aksini zaten kimse düşünmüyor, bilimsel olarak da bu mümkün değildir” şeklinde konuştu.

Kaynak: Diyarbakır Söz