Yürek burkan manzara!

Hatay'da 9 Ekim'de Belen ilçesinde saat 10.15 sıralarında ormanlık alanda başlayan yangın, rüzgarında etkisiyle ilçedeki yerleşim yerine sıçradı. Burada bulunan İssume, Müftüler, Fatih ve Sarımazı mahallelerini etkileyen yangın daha sonra İskenderun ve Arsuz ilçesindeki birkaç mahalleye de zarar verdi. Evleri yanan vatandaşlar ve risk bölgesinde oturan mahalle sakinleri güvenlik güçleri tarafından tahliye edildi. Yangında can kaybı yaşanmazken zarar gören bölgelerdeki hasar tespit çalışmaları önceki akşam yangının kontrol altına alınmasıyla başladı. Önceki gün bölgeye giden Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, yangının tamamen kontrol altına alındığını ve gereken tüm çalışmaların ivedilikle yürütüldüğünü kaydetti.

‘ARABALARIMIZI, EŞYALARIMIZI KAÇIRMAYA ÇALIŞTIK’

Yangının kontrol altına alınmasının ardından soğutma çalışmaları sürerken, sabahın ilk ışıklarıyla birlikte alevlerden zarar gören ev ve iş yerlerindeki manzara da gün yüzüne çıktı. Bazı vatandaşların otomobilleri tamamen küle dönerken, çocukların bisikletlerinin yanmış hali ise yürek burktu. Yangın sırasında bir anda alevlerle karşı karşıya kaldıklarını dile getiren Fatih Mahallesi sakini Mustafa Bilgili, büyük korku yaşadıklarını ve hızlıca evlerinden ayrıldıklarını söyledi. Kendi evinin zarar görmediğini ama birkaç komşusunun evinin yandığını dile getiren Bilgili, “Böyle bir korkuyu kimse yaşamasın. Biz canımızı zor kurtardık. Ciğerlerimiz yandı. Arabalarımızı, eşyalarımızı kaçırmaya çalıştık. Rüzgarın etkisi alevleri göklere çıkardı. Mahalleli kaçmaya başladı. Korkunç bir manzaraydı” diye konuştu.

İKİ GENÇ TELEFONLA KONUŞURKEN “GEL GEL BURADA ŞENLİK VAR” DEDİ

Fatih Mahallesi Petek Sitesi sakinlerinden Emine Özdemir (62), yangının bir andan büyüdüğünü ve evinin balkonuna sıçradığını söyledi. Oğlunun yardımıyla canını kurtarmayı başardığını kaydeden Özdemir, dışarı çıkarken iki gencin telefonla konuşmasına şahit olduğunu belirterek, “Yakanları göremedim ama o iki genç telefonda birine ‘Gel gel burada şenlik var’ dedi. O an polise söylemek aklıma gelmedi. Bizim burada torunlarımızın geleceği yandı. Çok kötüyüz” diye konuştu.

‘YANARAK ÖLMEDİĞİMİZE ŞÜKREDİYORUZ’

Evi zarar gören bir diğer mahalle sakini, geri dönüşüm işçisi Veli Ayyıldız ise alevlerin bir anda evlerine ulaşmasıyla birlikte güvenlik güçlerinin kendilerini tahliye ederek başka bir bölgeye götürdüğünü söyledi. Geri döndüğünde ise evinin küle dönmüş odalarıyla karşılaştığını kaydeden Ayyıldız, hem maddi hem de manevi anlamda zarar gördüklerini dile getirdi. Yangının rüzgarın etkisiyle bir anda büyüdüğünü ifade eden Ayıldız, “Yanarak ölmediğimize şükrediyoruz. Büyük üzüntü içerisindeyiz” dedi.

Öte yandan, yangını soğutma çalışmaları sürerken mahalle sakinlerinin yangın sırasında cep telefonu kamerasıyla çektiği görüntüler ortaya çıktı. Görüntülerde vatandaşların koşarak alevlerden kaçtığı ve bir kadının da otomobilin içinde yangını görüntülediği sırada ağladığı görüldü.

HASAR TESPİT ÇALIŞMALARI YAPILIYOR

Hatay'ın Belen ilçesindeki ormanlık alanda 9 Ekim'de başlayıp, Arsuz ve İskenderun ilçesindeki yerleşim yerlerine sıçrayan ve 33 saat sonra kontrol alınan yangının ardından, ekiplerin hasar tespit çalışmaları başladı. Hatay Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü, AFAD, defterdarlık ile Belen Belediyesi ekipleri, ilçeye bağlı Fatih Mahallesi Petek Sitesi'nde yangından zarar gören yerleşim yerlerini tek tek gezerek, not aldı.

GEÇİM KAYNAKLARI ALEVLERİN ARASINDA KALDI

Hatay'ın Belen ilçesindeki Fatih Mahallesi'nde, 9 Ekim'de meydana gelen ve dün kontrol altına alınan yangında evleri, tavuk kümesleri ve ağaçları yanan Mehmet (53) ve Mürüvvet (49) Aksar çifti, tüm geçim kaynaklarının alevlerin arasında kalarak küle döndüğünü ve her şeyin 15 dakika içinde olup bittiğini söyleyerek, gözyaşı döktü. Canlarını zor kurtardıklarını söyleyen Mürüvvet Aksar, çaresizce emeklerinin yanışını izlediklerini kaydetti.

‘EMEKLERİMİZ TAMAMEN KÜL OLDU’

Yıllardır aynı yerde oturduklarını ve bahçedeki ağaçlar ve kümesteki tavuklarla geçindiklerini dile getiren Mürüvvet Aksar, "Yangın karşıdaydı. Gelmez zannettik ama her şey bir anda oldu. Pazara gitmiştim. Evde çocuklarım yandı zannettim. Koşarak geldim. Neyse ki evden çıkıp, kurtulmuşlar” dedi.

Komşularıyla birlikte telaş içinde alevlerin yaklaştığını gördüklerini ifade eden Mehmet Aksar ise bahçede bulunan nar ve zeytin ağaçlarının kül olduğunu belirtti.

Yangın sonrası çiftin bahçesinde bulunan bir kaplumbağa da telef olurken ağaçların hepsinin küle döndüğü görüldü.

Kaynak: Diyarbakır Söz