Aslına dönüyor

Farklı din, dil ve kültüre mensup insanların yıllarca bir arada yaşadığı hoşgörü kenti Mardin'de, tarihi dokuyu bozan betonarme yapılar bir bir yıkılıyor

Aslına dönüyor

Tarihi yapılarıyla göz dolduran "Mezopotamya'nın incisi" Mardin'de, mimari dokuyu bozan betonarme binaların yıkılmasıyla ziyaretçiler tarihe yolculuk yapacak.

Hamdaniler tarafından 10'uncu yüzyılda yapıldığı tahmin edilen Mardin Kalesi'nin yamacına yapılmış tarihi evleri, camileri, kiliseleri, manastır ve benzeri inanç eserleriyle dikkat çeken kentin tarihi ve mimari dokusunun ortaya çıkarılması için Vali ve Belediye Başkan Vekili Mahmut Demirtaş başkanlığında başlatılan çalışmalar sürüyor.

Çevre etkisiyle 340 hektar alanı kapsayan sit alanı içinde Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulunca alınan karar doğrultusunda, bu yıl ilk etapta kültür varlığı taşımayan, bulunduğu alanın geleneksel dokusuna aykırı olduğu tespit edilen yaklaşık 240 yapı bir bir yıkılıyor.

"Mardin, geleceğini geçmişinde arıyor" sloganıyla yürütülen çalışmalar kapsamında, 15 yapının silüeti bozan yaklaşık 100 bölümü yıkılırken, tarihi kentin mimari dokusunu bozan diğer yapıların tespiti de sürüyor.

 "MARDİN'İN GEÇMİŞİNİ ORTAYA ÇIKARACAĞIMIZA İNANIYORUM"

Vali Demirtaş, göreve geldikten sonra sit alanı içinde bulunan betonarme binaları tespit etmeye başladıklarını söyledi.

Şimdiye kadar tarihi ve mimari dokuya uygun olmayan 240 yapının tespit edildiğini, bir kısmını Mardin Büyükşehir Belediyesi bir kısmını da Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca gönderilen ödenekle yıkmaya başladıklarını ifade eden Demirtaş, "Sit alanı içinde bulunan 240 binayı en kısa sürede yıkmayı düşünüyoruz. Mardin geleceğini geçmişinde arıyor. Mardin'in geçmişini ortaya çıkaracağımıza inanıyorum." dedi.

 "TURİZMİN CİDDİ ANLAMDA CANLANACAĞINI DÜŞÜNÜYORUZ"

Demirtaş, bu çalışmaların turizme de ciddi bir katkı sağlayacağına işaret ederek, yıkım sürerken dahi gelen turistlerden çok güzel geri dönüşler aldıklarını belirtti.

"Çünkü çok ciddi anlamda betonarme bina var. Bu sit alanı içindeki tarihi yapıyı bozuyor. En kısa zamanda inşallah bunu çözeceğiz. Mardin'i aslı haline getirirsek turizmin de ciddi anlamda canlanacağını düşünüyoruz. Geçen sene pandemi olmasına rağmen çok önemli rakamları yakaladık. 500 binin üzerinde konaklama oldu. Bu da bizleri çok mutlu ediyor." ifadelerini kullanan Demirtaş, bunu daha da artırmayı düşündüklerini aktardı.

Demirtaş, salgının ardından turist sayısının artacağını düşündüklerini anlatarak, girişimcilere Mardin'de yatırım yapmaları çağrısında bulundu.

"Mardin'in geleceği çok iyi." diyen Demirtaş, betonarme yapıların yıkımı ile ilgili çalışmaya Mardinlilerin de yoğun destek verdiğini kaydetti.

Demirtaş, "Vatandaşlar, ev sahipleri de evinin yıkılmasını çok arzu ediyor. Oturup konuşuyor, anlaşıyoruz. Karşılıklı rızayla bu yapıları yıkmaya çalışıyoruz. Burada yaşayanlar, ev sahibi olanlar Mardin'in güzelleşmesini istiyor. Bu yıkımları yaparak Mardin'i daha da güzelleştireceğiz." diye konuştu.

 "DUYGULANIYOR İNSAN AMA BU GÜZELLİKLERİN ORTAYA ÇIKMASI DAHA İYİ"

Tarihi Ulu Cami'nin önündeki yıkımı süren yapının sahibi Ahmet Bedevi Ölçenoğlu ise 60 yıl önce inşa edilen, çocukluğunun geçtiği 3 katlı binanın yıkılmasından buruk bir sevinç duyduğunu belirtti.

Ölçenoğlu, birçok hatıralarının bulunmasına rağmen binanın yıkılmasını ve tarihi şehrin mimarisinin ortaya çıkarılmasını arzu ettiklerini anlatarak, "Çok güzel bir teras katımız vardı. Binanın yıkılması, bu tarihi güzelliklerin ortaya çıkması için elimizden geldiğince katkıda bulunduk. Burada doğdum ve büyüdüm. Çok manevi değeri vardı. Duygulanıyor insan ama bu güzelliklerin ortaya çıkması daha iyi." ifadelerini kullandı.

 "BİR TANE MARDİN VAR"

İstanbul'dan gezmek için Mardin'e gelen Demet Soley de şehir merkezinde çok sayıda tarihi yapı olduğunu, betonarme binaların bu yapıları gölgelediğini gördüğünü dile getirdi.

Soley, "Bence hepsinin yıkılması gerekiyor. Bu görüntünün bir an önce düzelmesi lazım. Bir tane Mardin var. Bu yapıların yıkılmasını sonuna kadar destekliyorum." şeklinde konuştu.

Kaynak: Diyarbakır Söz