İsra Suresi 105. ve 106. ayeti anlamı ve tefsiri, Ramazan’ın 14. Günü okunacak İsra süresi ayetleri

Ramazan ayının 14. Gününün gelmesiyle beraber kullanıcılar internette bu konuda aramalara başladı. Bu yıl 29 gün olan Ramazan ayının yarısı bitti. Ramazan ayının 14. Günü ikindi namazından sonra İsra suresinin 105 ve 106. Ayetlerinin okunması öneriliyor. Peki İsra suresi 105 ve 106. Ayetlerini okumanın fazileti nedir?

İsra Suresi 105. ve 106. ayeti anlamı ve tefsiri, Ramazan’ın 14. Günü okunacak İsra süresi ayetleri

İsra Suresi 105 ve 106. ayeti Ramazan ayının 14.gününde yani 5 Nisan Çarşamba günü okunuyor. Fazilet bakımından oldukça zengin olan İsra suresi 105. ve 106. ayeti Arapça ve Türkçe okunuşu merak konusu oldu.

İSRA SURESİ 105 - 106. AYETİ ARAPÇA OKUNUŞU

???????????? ????????????? ???????????? ??????? ?????? ????????????? ?????? ?????????? ??????????? ????

??????????? ??????????? ???????????? ????? ???????? ????? ?????? ?????????????? ?????????? ?????

İSRA SURESİ 105 - 106. AYETİ MEALİ

İsra suresi 105 - 106. ayeti meali ve anlamı Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından yayımlandı. İsra suresi 105 - 106. ayeti anlamı:

"(105) Biz Kur’an’ı sadece gerçeğin bilgisi olarak indirdik, o da (sana) yalnız gerçeği söyleyerek geldi; seni de ancak müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik.

(106) Biz onu, insanlara aralıklarla okuyasın diye okumaya elverişli bölümlere ayırdık, peyderpey indirdik."

İSRA SURESİ TEFSİRİ

Kur’an’ın “gerçeğin bilgisi” olmasından maksat, onun yalnızca gerçeği, doğruyu içermesi; Allah’ın varlığı, birliği, aşkın sıfatları, peygamberlik ve âhiret hayatı gibi temel dinî akîdeleri, bütün ilâhî dinlerde ortak olan evrensel hakikatleri bildirmesidir. Âyet aynı zamanda Kur’an’ın da hak olduğunu, yani hem Allah’ın kelâmı olduğunda kuşku bulunmadığını, hem de ebedî olarak kalacak olan değişmez hakikat olduğunu, gerçeğin ortaya konması dışında başka bir amaçla indirilmediğini dile getirmektedir (Râzî, XXI, 67-68). Taberî’ye göre Kur’an’ın hak olarak indirilmesinden maksat, onun adalet ve insafı, güzel ahlâkı, iyi ve övgüye değer davranışları emretmesi; zulüm, haksızlık, kötü huy ve çirkin davranışları yasaklamasıdır (XV, 177).

Kaynak: Diyarbakır Söz