Ziyaret Tepe kazısının hikayesi İngilizcede

"Ziyaret Tepe-Asur İmparatorluğu'nun Anadolu Sınırlarını Keşfederken" kitabının İngilizce çevirisi Londra'da tanıtıldı.

Ziyaret Tepe kazısının hikayesi İngilizcede

Geçen haftalarda İngiltere'deki kitapçılarda yerini almaya başlayan kitapla ilgili olarak AA muhabirine bilgi veren Tekfen Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi Dori Kiss Kalafat, eseri Londra’da tanıtmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

Kitabın 18 yıllık bir çalışmanın ürünü olduğunu belirten Kalafat, "Aslında bu Ilısu Barajı'ndan dolayı bir kurtarma kazısıydı. Kazı tamamlandıktan sonra kitap haline dönüştü. Kitabın özelliği şu, Ziyaret Tepe, Asur medeniyetinin en batı ucundaki Tuşhan kentinin hikayesini anlatmakla beraber, aslında bir arkeolojik günlük. A'dan Z'ye bir kazıda kimler görev yapıyor, nasıl bir süreç geçiyor, bunu anlatıyor." diye konuştu.

Kalafat, "saha kitabı" olarak nitelendirdiği eserin, dünyada önemli üniversitelerin arkeoloji bölümlerinde öğrencilerden yoğun rağbet gördüğünü kaydetti.

Kazı Başkanı Prof. Timothy Matney de kitabın kolay okunabilir nitelikte olduğunun altını çizerek, "Bu projemizin bulgularının olduğu kadar sahada nasıl arkeoloji yaptığımızın da bir hikayesi. Amacımız kullandığımız ekipmandan kazı sürecine, kazı alanındaki günlük hayatımızın normalde kaydı tutulmayan yönlerine kadar bu hikayeyi mümkün mertebe okunabilir şekilde anlatmaktı." ifadelerini kullandı.

- Asur İmparatorluğu'nun hikayesi

Diyarbakır'ın Bismil ilçesi yakınında Tepe Köyü'nde yer alan Ziyaret Tepe'deki kazı çalışması Amerika, Avrupa ve Türkiye'den farklı uzmanlık alanlarından kişilerin katılımıyla gerçekleştirildi.

Kitabın yazarları arasında Kazı Başkanı Matney'in yanı sıra Cambridge Üniversitesinden Dr. John MacGinnis, Frankfurt Üniversitesinden Dirk Wicke ile Marmara Üniversitesinden Prof. Kemalettin Köroğlu da bulunuyor.

Ziyaret Tepe kazısında Asur İmparatorluğu'nun M.Ö. 9. yüzyılın başlarındaki genişlemesinden çöküşüne kadarki bütün tarihinin izi sürülüyor.

Kazıda ortaya çıkan ve uzmanların "olağanüstü" diye nitelendirdiği buluntular arasında daha bundan 2 bin 500 yıl önce konuşulan bir dilin varlığına işaret eden, çivi yazısıyla yazılmış bir kil tablet de yer aldı. Tablette Tuşhan'a getirilen 60 kadının bilinen herhangi bir dile ait olmayan isimleri yer alıyor.

Kaynak: Diyarbakır Söz