35.MADDEYİ DEĞİŞTİRİR İKEN 2.MADDEYİ UNUTMAYIN
1960 ihtilali ile birlikte Kurucu Meclis “tayin” edildi. Kurucu Meclis bir taraftan yeni Anayasa’yı hazırlar iken , diğer taraftan ihtiyaç duyulan kanunları da çıkarıyordu.
İşte içerisinde o meşhur 35.maddeyi de barındıran TSK leri iç hizmet kanunu 4.1.1961 yılında kabul edildi. Bu kanun 10.01.1961 tarihinde resmi gazetenin 10703 sayısı ile yayınlarak yürürlüğe girdi.
Söz konusu kanunun 35.maddesinde “Silahlı Kuvvetlerin vazifesi Türk Yurdunu ve Anayasa ile tayin edilmiş olan Türkiye Cumhuriyetini kollamak ve korumaktır” hükmü getirilmiş.
İhtilal olmuş, 1924 Anayasası yürürlükten kaldırılmış,yeni bir Anayasa yapmak üzere Kurucu Meclis faaliyete geçmiş. Yani yeni Anayasa henüz ortada yok. Zira 1961 Anayasası 27.05.1961 yılında Kurucu Meclis tarafından kabul edilmiş. Kanun numarası 334. Yeni Anayasa 20.07.1961 tarihinde, 10859 sayılı resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe girmiş.
TSK leri İç Hizmet Kanunun kabul tarihi ile yeni Anayasanın kabul tarihi arasında 4 aydan fazla bir süre var.
İç Hizmet Kanunun 35.maddesinde Silahlı Kuvvetlerin Vazifesi Türk Yurdunu ve Anayasa ile tayin edilmiş olan T.C. kollamak ve korumak görevinin verildiği yazılı. Ancak TSK henüz kabul edilmemiş olan bir Anayasaya göre Türk yurdunu korumak ve kollamak ile vazifelendirilmiş…
Bu bizim hep yaptığımız bir şey. Önce asarız, sonra hükmü verir, gerekçeli kararı yazarız.
Şimdi kafanızı biraz daha karıştırayım.
10.01.1961 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren İç Hizmet Kanununun 35.maddesi “Silahlı Kuvvetlerin vazifesi Türk yurdunu ve ANAYASA İLE TAYİN EDİLMİŞ OLAN T.C. kollamak ve korumaktır” hükmünü içeriyordu. Ortada bir Anayasa yoktu ama kanun,olmayan Anayasaya göre teşkil edilmiş olan Türk yurdunun ve Cumhireyitinin korunması hükmünü içeriyordu.
Bu kanun lağvedilen 1924 anayasasına göre mi , yoksa 20.07.1961 tarihinde resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren Anayasa’ya göre mi çıkarılmıştı, bunu bugün bile bilmiyoruz.
1961 anayasası , 12.Eylül.1980 tarihinde Kenan Evren ve arkadaşları tarafından yapılan ihtilal ile yürürlükten kaldırıldı. Fakat o Anayasa’ya göre yapıldığı varsayılan TSK İç Hizmet Kanunu yürürlüğünü bugüne kadar sürdürdü.
12.Eylül.1980 ihtilalinden sonra 1982 Anayasası Danışma Meclisi tarafından yapıldı. İhtilal Konseyince imzalandıktan sonra halkoyuna sunuldu ve kabul edildi.
TSK İç Hizmet Kanunu hem 1960 Anayasası zamanında ve hem de 1982 Anayasasanın kabulünden sonra da , bugüne kadar varlığını devam ettirdi.Kenan Evren ve arkadaşları bu yasaya dayanarak Türk Yurdunu ve T.C. ni korumak ve kollamak görevini yerine getirdiklerini söylediler.
Daha sonra TSK lerinin bu millete yaşattığı “SÜREÇLER, İHTİLAL HAZIRLIKLARI, MUHTIRALAR, LİGHT MUHTIRALAR” hep bu kanun hükümlerine istinaden icra edildi.
60 seneden beri “milletin” yaşamını allak bullak eden,dayanılması güç, katlanılması imkansız olaylar, vurmalar, kırmalar, ölümler, infazlar, yargısız infazlar hep bu süreçlerin mahsülü olarak önümüze çıktı.
Dış düşmana karşı Milletin en büyük dayanağı olan TSK leri , hemen herkesin korkulu rüyası haline geldi. Kendi ordusundan bu kadar korkan, bu kadar endişe eden bir başka millet yoktur veya azdır sanırım.
1980 ihtilalinin ürünü olan 1982 Anayasasının temel dayanaklarını ortadan kaldıran yeni Anayasa değişiklik paketinin TBMM sinde kabul edilmesi ve bunun “omurgasına” dokunulmadan Anayasa Mahkemesi tarafından hüsnü kabul görmesinden sonra, TSK İç Hizmet Kanunun 35.maddesinin kaldırılması gündeme taşındı.Anayasada bu önemli değişiklik yapılmasa idi, şimdi kimsenin aklına İç Hizmet Kanunun 35.maddesini kaldırmak veya değiştirmek gelmeyecekti, böyle bir cesaret gösterisi ortaya çıkmayacaktı.
Önce CHP Genel başkanı Kemal Beyin “hadi gelin İç Hizmet Kanunun 35.maddesini ortadan kaldıralım çıkışından sonra, TBMM si başkanı Mehmet Ali Şahin bey, böyle bir değişikliğin çok faydalı olacağını ve talep gelmesi halinde gerekli desteği vereceği haberleri yayıldı.
Ak Partinin olaya sıcak yaklaşacağı haberlerinin yayılması üzerine,CHP kaynaklarından “bu kanunu değiştirmeye iktidarın yetecek oyları var” sözünü Sayın Başbakan “yan çizme, kıvırma” olarak gördüğünü açıkladı. Muhalefeti samimi olmamakla itham etti.
Sayın Başbakan “öyle yan çizmesinler, gerdan kırmasınlar kanun teklifini versinler , hemen Meclisi Olağanüstü toplayalım, kanunu çıkarılım” dedi. Şimdi CHP nin bu hafta TSK İç Hizmet Kanununun 35.maddesinin değiştirilmesine yönelik olarak kanun teklifi vereceğini duyduk. İnşallah fos çıkmaz.
FAKAAAAATTTT
Konunun sadece 35.madde ile sınırlı olmadığını buradan herkese hatırlatayım. Zira aynı kanunun bir de 2.maddesi var.
Bu madde aynen şöyle “Askerlik Türk Vatanını,İstiklal ve Cumhuriyetini korumak için harp sanatını öğrenmek ve YAPMAK MÜKELLEFİYETİDİR.Bu MÜKELLEFİYET özel kanunlarda vazolunur” demektedir.
Buna göre Askerler Türk Vatanını,İstiklal ve Cumhuriyetini korumak için harp sanatını öğrenecek ve aynı zamanda öğrendiklerini tatbik sahasına koyacak…Bu madde ile 35.madde arasında hiçbir fark yok, hatta bu madde askerlere vatanı, istiklali ve Cumhuriyeti koruma konusunda öğrendiklerini tatbik sahasına koymak gibi bir mükellefiyet getirmek suretiyle, 35.maddeden daha şedit hükümler içeriyor.
TBMM si bu iki maddeyi birlikte ele alıp gerekli düzenlemeyi yapmaz ise, 35.madde gider, bu defa karşımıza “meşhur” ikinci madde çıkar.Aman unutmayın.