BALYOZUMUZA SAP OLUN/KELİNİZE PERÇEM OLALIM

"Mukavemetin en verimli tohumunun zulüm olduğu bilinmelidir.(lafa bakın)Bazen gayrı nizami kuvvetlerin bu gerçeği bile bile sahte operasyonlanlarla halkın mukavemet cehpesine iltihakına çalışır. Halkı mukavemetçilerden ayırmak için sanki ayaklanma kuvvetleri tarafından yapılıyormuş gibi, mücadele kuvvetlerince zulme kadar varan haksız muamele örnekleri ile sahte operasyonlara başvurulması tavsiye edilir" Özel harp dairesinin eski başkanlarından MİT üyesi emekli Tümgeneral Cihat Akyol Silahlı Kuvvetler dergisinde yayınlanan makalesinde böyle diyor.
Özel Harp Dairesine ait ST-31-15 adlı talimnamede ise açık ve sinsi,gayrı nizami faaliyetler şu şekilde sıralanıyor. Adam öldürme, bombalama, işkence, kötürüm hale getirme, sabotaj, propoğanda, yalan haber yayma,zorbalık, şantaj.
Hani böyle eylemlerin hiçbirisinden haberimiz olmasa, bunlar kağıt üzerinde yapılan çalışmalardır ve daha çok dış tehdide yönelik olarak alınması gereken tedbirlerdir denilse , fazlaca bir şey söyleme imkanımız olmaz.
Ancak  son otuz ,kırk sene içerisinde bunlar gibi binlerce eylemin bu ülkede gerçekleştiğine şahit olduk.
Eylemlerin çoğu ya islami kesimin üzerine atıldı ki, aydınların öldürülmesi eylemlerini bu cümleden sayabiliriz, ya  PKK üzerinde bırakıldı, ya da Türkiye’de hiçbir organik bağları tespit edilmeyen El Kaide’ye yüklendi. 16 Kasım.2003 tarihinde ve sonrasında İstanbulda bir bankanın genel merkezi  ile Sinagoglara yapılan saldırıda 23 kişi hayatını kaybetmiş ve olayın müsebbiplerinin daha sonra El Kaide örgütü olduğu iddia edilmişti.
Beth İsrail’e intihar saldırısını gerçekleştiren kişinin Bingöllü Mesut Çabuk , Neve Şalom Sinagoguna saldıran kişinin ise yine Bingöllü Gökhan Elaltuntaş olduğunun anlaşıldığı kamuoyuna duyurulmuştu.
Şimdi gerek İslami kesim adına  ve gerekse bu ülkede çeşitli örgütler adına işlenen cinayetlerin pek azının bir organizasyonun ürünü olmadığını artık hepimiz biliyoruz.
Bir çok defa duydunuz, okudunuz, olsun insan zihni nisyan ile malül, hatırlamakta bir mahzur yok.
Gaffar Okkan. Diyarbakır Emniyet Müdürü idi. Kalendermeşrep hali, spora olan yatkınlığı, Diyarbakır Sporu her bir Diyarbakır’lıdan daha fazla özümsemesi,maç önesinde halkın önüne çıkıp reverans yapıp selam vermesi sebebiyle, milletin gönlünde taht kurmuştu.
Bir organizasyon yapıldı. Kalleşçe korumaları ile birlikte katledildi. Olay sırasında 50 ye yakın uzun menzilli silah kullanıldı. Faillerden bir teki bile olaydan sonra yakalanamadı. Yıllar sonra birisi ortaya çıktı, Gaffar Okkan’ın Diyarbakır’a gelen bir ekip tarafından katledildiğini, bu ekibin daha sonra Malatya’ya giden bir uçağın düşmesi ile hepsinin öldürüldüğünü söyledi.
Tuğgeneral Bahtiyar Aydın Lice’de suikast silahı ile öldürüldü.
Lice yakılıp yıkıldı.
Uğur Mumcu katledildi.
Kahrolsun Şeriat sloganları atıldı. Türkiye laiktir laik kalacak dendi.
Bahriye Üçok, Turan Dursun , Ahmet Taner Kışlalı, Muammer Aksoy,Çetin Emeç’in öldürülmelerinde de aynı dram yaşandı.
Çetin Emeç’in eşi şimdi "benim tam ters tarafa bakmama sebep olmuşlar, olayı İran yaptı(şeriatçılar demek istiyor) demek işime geldi. Oysa şimdi olayın gerçek yüzünü daha iyi görüyorum demek gereği duydu.
Eşini teröre kurban veren bir başka hanım, ADD’den istifa etti. Bundan böyle benim onlarla işim olamaz dedi.
Ak Partinin iktidarının daha ilk yılında Danıştay Saldırısı gerçekleşti. Bir Hakim katledildi.
İçişleri Bakanlığı önünde Milletvekillerinin ayaklarına tekmeler atıldı, Camilerden Bakanlar kovalandı.
Orgeneral Eşref Bitlis’in helikopteri düştü/düşürüldü.Pervanaler buzlandı,helikopter düştü sözüne aile hala inanmış değil. Orgeneral Eşref Bitlis,PKK terörünün bitmesi için , silahlı çatışmadan başka yöntemlerin olduğunu söylüyordu.
Cumhurbaşkanı Turgut Özal silahlı saldırıya maruz kaldı. Ardından üzerindeki şüpheler bir türlü giderilemeyen ölüm olayı gerçekleşti.
Turgut Özal , mahalli anlamda özerkliğin tartışılmasını istiyordu.
Bütün darbe planlarında ,bütün operasyon hazırlıklarında sürekli olarak Gayrı Müslim vatandaşlarımıza karşı harekete geçileceğinin karara bağlandığı biliniyor.
Bu planları hazırlayanlar hani gayrı müslimlere karşı harekete geçilmesini planlıyor,onları katletmeyi operasyonlarının en önemli parçası olarak görüyorlarda, ÇOK İYİ MÜSLÜMAN OLDUKLARI İÇİN Mİ BUNU YAPIYORLAR?
Ne gezer. İslam ile zerre kadar alakaları yok. Üstelik en büyük dertleri Müslümanlarla. Kenan Evren gibi birisi dahi, bu ülkenin en büyük düşmanı şeriatçılardır, terörden daha tehlikelidirler dememişmi idi?
Müslümanların gayrı müslim vatandaşlarımız ile zerre kadar bir problemleri yoktur. Çünkü onlar haksız yere bir insanı öldürmeyi bütün insanlığın katli olarak görürler.
Peki Gayrı Müslüm vatandaşlar neden huzursuz edilecek,Sinagog saldırılarında olduğu gibi neden hayatlarına kastedilecek?
Tek bir sebebi var.
İdareye el koyarken hep yaptıkları gibi Laiklik tehlikede sözünü dünya aleme/batı dünyasına/ kabul ettirmek için.
Dış dünyaya, görüyorsunuz, şeriatçılar gemi azıya aldılar, gayrımüslim vatandaşları katlediyorlar, oysa bizim laiklik anlayışımızda ancak onlar rahat yüzü gördüler!!! Bu itibarla "balyozumuza" "SAP" olun mesajı vermeye çalıştılar.
Belki/eminim/batılılar tüm bu olup bitenleri biliyordu. Ancak ülkemiz insanlarının çoğu bu kalleşliklerden haberdar değildi. O açıdan hep biri birlerini suçlayıp duruyorlardı. Devran değişti.Ay doğdu yüzlerimize.
Geriye bir tek CHP kaldı. Bir tek O, tel tel dökülen sırmalardan keline perçem yapmaya çalışıyor, hepsi o kadar.