BU DEFA MAŞA ELLERİNDE

ABD de başkanlık seçimleri bugün yapılıyor.

Demokrat Başkan Barak Hüseyin Obama mı, yoksa Cumhuriyetçilerin adayı  Mit Romney mi seçimi kazanacak diye çok tartışmalar yapıldı.

ABD de yapılan Kamuoyu araştırmalarında her iki başkan adayı arasında kıl payı fark bulunduğu, seçim sonuçlarını kararsız 4 eyaletin vereceği oyların belirleyeceği ifade ediliyor.

Dün ABD de yaşayan aynı zamanda bu ülke vatandaşı da olan bir Türk, kararsız 4 eyaletten bir tanesinde bile Obama’nın ikinci seçmenleri kazanması halinde, seçimin galibi olarak çıkacağını belirti.  

Her nedense Türkiye’de hemen herkes Obama’nın seçimi kazanmasını istiyor.

Türk halkının bu tercihinde Irak’tan Askerlerin çekilmesinde Obamanın verdiği kararın büyük etkisi var.

Oldum olası ABD kendisini dünyanın jandarması olarak görüyor.

Onların bu şekilde kendilerini görmelerinde, ekonomik gelişmişlikte, teknolojide ve askeri alanda dünyanın hala bir numarası olmasının tabiî ki büyük etkisi var.

Aslında dünya da onların en büyük güç olduğunu kabul ediyor.

Fakat Obama kendilerine atfedilen bu gücün sınırsız olmadığını, hani bizim tabirimizle denizin giderek tükenmekte olduğunu gördü.

Ve

İlk işlerinden birisi olarak Irak’ta bulunan askerlerini çekme kararı verdi.

Seçim sonrasında ABD li yetkililer Glasnost ve Perestroyka’yı ilan ederlerse şaşmayalım. Hatta ben böyle bir şeyi çok acil olarak bekliyorum.

Şimdi ABD Dış İşleri Bakanı Hillary Clinton olmak üzere Başkanlık yetkilileri Irak’taki operasyonun, daha doğrusu dünyanın 21. Yüzyılda gördüğü en büyük kıyımın sebebi olarak gösterilen Irak’ın nükleer güce sahip olduğu konusunda kendi İstihbarat birimlerinin verdiği haberin yalan olduğunu ve fena halde yanıltılmış olduklarını ifade ediyorlar.

Bir yalan uğruna ABD en az 7000 askerini kaybetti, bunun belki iki veya üç katı askeri telafisi imkansız biçimde yaralandı.

İşgalin ABD bakımından insani faturası bu.

İşin maddi yanına gelince, şu anda ABD nin 450 Trilyon Doları bulan borcunun, ana kaynağını Irak saldırısı ve Afganistan işgali teşkil ediyor.

Evet Zulm ile Abad olanın ahiri berbat olur.

ABD nin Irak işgaline biliyorsunuz bu abdi aciz kardeşiniz çok karşı çıkmıştı.

1 Mart 2013 te Mecliste yapılan görüşmelerin ve verilen oyların 10. Yılı dolacak. Yani gizli oturumdaki gizlilik kararı kalkmış olacak. Hanya Konya o zaman biraz daha aydınlanacak.

Biz taze, biz çırak siyasetçiler o zaman demişlerdi ki, Irak’ın işgali, başta Irak olmak üzere bölgeye telafisi imkansız zararlar verecek. Yüzbinlerce insanın ölümüne sebep olacak, bir tarihi, bir kültürü, bir medeniyeti yok edeceksiniz.

Ve Bush’un göndermiş olduğu özel temsilcisine,

Bir gün gelecek siz buraları terk edeceksiniz, yalan dolan üzerine giriştiğiniz bu eylemden pişman olacaksınız demiştim.

Öyle de oldu.

ABD deki seçim çalışmaları sırasında, Irak’ın işgali ile ilgili tartışmalar önemli yer tuttu. ADB başkanı Obama ve Dışişleri Bakanı Hillary Clinton hiç sözlerini sektirmeden Cumhuriyetçileri açıkça ilzam ettiler. Bir laf uğruna binlerce insanımızın ölümüne sebebiyet verdiniz ve sizin o yanlış politikalarınız yüzünden ülkemiz büyük insan kayıpları yaşadı, çok büyük ekonomik çıkmazlara girdi, ABD nin yaşadığı Morgıç krizinin ana sebebi, Irak’ın işgalinde harcanan ve karşılığı olmayan paralardır, siz o politikalarınızı yine sürdürmek için mi yeniden halktan oy istiyorsunuz dediler.

İyimi?

Obamanın sürdürdüğü daha barışçı bir ABD ve daha barışçı bir dünya politikası, Mit Romneyin geçmişi çağrıştıran ve seleflerinin sürdürdüğü dünya jandarmalığını elinden bırakmama politikası ile taban tabana zıt bulunuyor. Ama ona rağmen, kamuoyu yoklamalarında çıkan sonuca göre, fevkalade bir terslik olmaz ise, Obama seçimleri kazanacak.

Bizim Karadenizli idama mahkum olmuş ve son sözü sorulduğunda, aha bu baha ders olsun demiş.

Peki Obama pürü pak bir insan, yönetimi sütten çıkmış ak kaşık mı?

Neredeeee…

Sadece Irak ve Afganistan saldırılarından daha önemli dersler çıkarmış vaziyetteler.

Yine ateşe körükle gidiyorlar.

Ama

Bu defa maşa ellerinde, anlıyorsunuz değil mi?