DENİZDE FIRTINA AÇILACAK YENİ DAVALAR İLE DİNER
Deniz kuvvetleri komutanlığının en üst seviyede görev yapan komutanların ardı arkasına istifa haberleri gelmeye başladı.
İstifa eden komutanlar Balyoz davasında Yargıtay 9.Ceza Dairesinin vermiş olduğu kararı kabul etmedikleri için istifa ettiklerini duyurdular.
İstifa eden bu komutanlardan Deniz Kuvvetleri Kurmay Başkanı Koramiral Atilla Kezek ile Deniz Kuvvetleri Teknik Başkanı Tümamiral Sami Örgüç yaptıkları istifa açıklamasında Balyoz davasından yargılanan arkadaşlarına verilen cezaları kabul etmediklerini ve “BİZİM YERİMİZ ONLARIN YANI” dediklerini öğrendik.
Hayatta kim nerede olmak, kimin yanında durmak isterse gereğini yapar, buna kimsenin bir diyeceği olamaz.
Bu komutanlar da balyoz davasından ceza alan arkadaşlarına haksızlık yapıldığını iddia ederek görevlerinden ayrılmışlar ve aslında biz de onların yanında olmalıydık demişler. Tamam anladık.
Onların bu açıklamaları şimdi bizi yepyeni bir hukuki sorun ile karşı karşıya bırakmaktadır.
O da şu:
Balyoz davasının yargılaması yapılır iken, muhalif, muvafık bir çok açıklamalar yapıldı.
Aslında yargılama safhasında yargıyı etkileyecek şekilde yapılmış olan bütün açıklamalar da suç teşkil eder. Ama bu alanda öylesine çok beyan geldi ki, hangi Savcı, hangi kişiye
dava açacak ve hemen her gün yüzlerce yapılan bu tür açıklamalar hukukun neresine konulacak, belli olmadığından, o alanda bir çalışma yapılmadı.
Savcılar biraz da konu hakkında yorum yapanların, eldeki delillere vurgu yaptıkları, kimisi bu delillerin hukuki kıymetinin varlığını, kimisi de söz konusu delillerle insanların mahkum edilmesinin imkansızlığını vurguladıklarını düşündüklerinden, kişiler hakkında yeni davalar açma gereği duymadılar.
Ancak deniz kuvvetlerinden en üst düzeyde görev yapan komutanların istifaları sırasında “biz haklarında mahkumiyet kararı verilen komutanlarımızın yanında olmalıydık” demekle, suç ve suçluyu övme suçunu açıkça ika etmişlerdir.
Zira balyoz davasında haklarında mahkumiyet kararı verilen kişilerin cezaları Yargıtay’ca onanmakla, kesin hüküm haline gelmiştir. Artık kimse, kendileri hakkında açılacak davayı göz önüne almadan, bilerek ve alenen biz onların yanında olmalıydık diyemez.
Deniz Kuvvetlerinden istifa eden askerlerin bu yaptıkları alenen suç ve suçluyu övmek fiilini oluşturmaktadır. O halde bir vatandaş olarak suç işleyen kişilerin hukuki konumunu değerlendirmek için Sayın Savcıları göreve çağırmak hakkımızdır.