EMEKLİLİĞE SEVK
Balyoz davası sanıkları olan üç generali, ilgili Bakanlar açığa aldılar.
İnsan zihni nisyan ile malul. O açıdan gelişmeleri hatırlamakta yarar var.
Görevlerinden alınan üç general Balyoz davası sanıkları.
Balyoz davasının iddianamesinde bu sanıkların diğer sanıklarla beraber T.C. Hükümetini düşürmeye, görevini yapmaktan men’e çalıştıkları, bu amaçla plan program yaptıkları, ihtilal girişiminde bulundukları belirtiliyor/du/. Sanıklardan Tümgeneral Gürbüz Kaya’nın Şemdinli’de meydana gelen ve 7 Askerin hayatını kaybetmesi ile neticelenen olay sebebiyle, Şemdinli Tuğay Komutanı Tuğgeneral Zeki Es’e "olur böyle vakalar, sen olayı büyütme, canını sıkma" dediğini hepimiz duymuştuk.
Çukurca’da şehit olan Deniz Demirci’nin Kocatepe Camisi’ndeki cenaze törenine bakanlar, Baykal ve Işık Koşaner de katılmıştı.
Başbakan Erdoğan’ın Ahmet Türk’e verdiği randevunun iptal edilmesine neden olan 27 Mayıs 2009’da Hakkari Çukurca’da yedi askerin şehit olduğu mayın patlamasıyla ilgili ilk günden itibaren çelişkili açıklamalar yapıldı. Mayını koyan PKK’lara karşı başlatılan operasyonda savaş uçakları Kuzey Irak’ı vurdu, PKK’lıları takip sırasında bir asker daha şehit oldu. Genelkurmay’ın olayla ilgili yedi ay önce başlattığını duyurduğu soruşturmadan ne sonuç çıktığı ise açıklanmadı.
İşte Çukurca yalanlarının kronolojisi:
» 27 mayıs saat 23:40’ta gerçekleşen patlama ile ilgili ilk açıklama Hakkari Valisi Muammer Türker’den geldi. Vali "PKK’lılarca yerleştirilen mayın düzeneğinin uzaktan kumandayla patlatıldığının sanıldığını" açıkladı.
» 28 mayıs günü Genelkurmay sitesinden "Türk Hava Kuvvetlerine bağlı uçakların Kuzey Irak’taki PKK hedeflerine hava saldırısı" yaptığını duyurdu.
» Ertesi günkü gazetelerde askerî kaynakların Çukurca’daki mayın saldırısı sonrası bölgede başlatılan kara ve hava operasyonuyla ilgili açıklamaları yer aldı. Açıklamaya göre "Cudi Dağı’na top atışı yapılmış, teröristlerin bulunduğu bölgelere 23’üncü Jandarma Komutanlığı’ndan kalkan Sikorsky helikopterlerle timler indirilmiş, hatta operasyonlar sırasında Abuzer Doğan adlı bir uzman çavuş da kayalıklardan düşerek şehit olmuştu."
» Genelkurmay’dan ilk resmî açıklama ise 5 haziranda haftalık basın bilgilendirme toplantısında geldi. Sözcü Metin Gürak tuzaklamayı yapan teröristlerin Kuzey Irak’tan sızdığını açıkladı ve şöyle dedi: "27 Mayıs 2009 tarihinde saat 23:40’ da, Hakkari ili Çukurca bölgesinde arazide yaya olarak operasyon icra eden birliğimizden 6 personelimiz, Bölücü Terör Örgütü mensuplarınca tuzaklanan patlayıcının infilak etmesi sonucu şehit olmuş, 8 personelimiz yaralanmıştır. Olay yerinde yapılan incelemede; patlayıcının basma düzenekli olarak hazırlandığı, tuzaklamayı yapan teröristlerin Irak kuzeyinden sızdıkları tespit edilmiştir."
» Olay üzerine Başbakan Erdoğan 29 Mayıs günü "PKK’ya terörist demeden elini sıkmam" dediği DTP lideri Ahmet Türk’e verdiği randevuyu iptal etti.
» 25 haziranda internete düşen Hakkari Tümen Komutanı Tümgeneral Gürbüz Kaya ve Çukurca Tugay Komutanı Tuğgeneral Zeki Es arasındaki telefon kaydında Çukurca’daki mayının askerler tarafından döşendiği itiraf ediliyordu.
» 26 haziranda bir açıklama yapan PKK ‘mayını biz değil, askerlerin döşediği ortaya çıktı’ dedi
» Ses kaydı üzerine olayda şehit olan Deniz Demirci’nin ailesi Hakkari Savcılığı’na suç duyusunda bulundu. 26 ağustosta Türkiye, suç duyurusunu ilk olarak Taraf’tan öğrendi.
» 29 Ağustos Radikal’den Murat Yetkin, komutanların ses kaydından sonra sessizliğe bürünen Genelkurmay’ın, Çukurca ile ilgili bir soruşturma açtığını yazdı.
» Ve ses kaydının üzerinden 10 ay, Genelkurmay’ın soruşturma başlattığının duyulması üzerinden yedi ay geçtikten sonra Demirci ailesinin başvurusunu değerlendiren Van Başsavcılığı iddianamesini açıkladı: Mayınları asker döşedi.
Bu kronolojik gelişmeyi yazmamızın sebebi, Balyoz davası sanığı Gürbüz Kaya, Tuğgeneral Zeki Es’in göz göre göre ölüme yolladığı 7 askerin şehadetini neden önemsememiş, neden olur böyle vakalar demişti.
7 askerin şehadeti ile ilgili davanın elbette Balyoz Davas ile birleştirilmesi gerekecektir.
O olayda hayatını kaybeden er Özkan Dumlu’nun annesi, oğlunun vefatının hemen öncesinde kendisine telefon açtığını, "ANNE BU DEFA HİÇ BİLMEDİĞİMİZ YERE GİDİYORUZ, BUNLAR BİZİ ÖLÜME GÖTÜRÜYORLAR, DÖNMEMİZ İMKANSIZ" dediğini bir daha hatırlamamız lazım. O gençler gerçekten geri dönmediler. Bu olayda askerler mayına bastıkları için hayatlarını kaybetmemişlerdi. Çünkü 7 askerin birden mayına basması mümkün değildi. Olayın meydana geldiği yere döşenen mayınların tamamı, UZAKTAN KUMANDA İLE PATLATILMIŞ ve ERLER BU ŞEKİLDE HAYATLARINI KAYBETMİŞLERDİ.
HUKUKİ İÇIDAN İŞİN BU YÖNÜ HİÇ AMA HİÇ KİMSENİN DİKKATİNDEN KAÇMADI/KAÇMAMMALADIR./
Balyoz davası sanığı üç general terfi alamayınca, konuyu Askeri Yüksek İdare Mahkemesine götürmüş ve yürütmenin durdurulması kararı almışlardı.
Buna karşılık hükümet bu üç generali açığa aldı. Onlar da yürütmenin durdurulması istemli olarak AYİM ne başvurdular. AYİM bugün vermiş olduğu kararda generallerin talebini reddetti.
Hükümet Balyoz davası sebebiyle üç generali açığa almıştı. Onların yürütmeyi durdurma talebini AYİM reddettiğine göre, bu kişiler BALYOZ DAVASI NETİCELENENE KADAR, herhalde görevde kalıp, bedavadan maaş almayacaklardır.
Bu üç kişinin emekliliğe sevkleri bugün yarın neticelenir bir,
Gürbüz Kaya’nın Balyoz davası dosyasına, Hakkari Çukurca’da hayatını kaybeden 7 askerin dosyası birleştirilir iki,
Askerlerin durduk yere şehadetleri ile ilgili olarak hakkında dava açılan ve tutuklanan Tuğgeneral Zeki Es’in davası EK İDDİANAME İLE BALYOZ DAVASI İLE BİRLEŞTİRİLİR ÜÇ. Yukarıdaki yalanları uyduran görevlilerin sonu ne olur, ne olmalı, dört. Hakkari olayı hükümeti devirmenin delili değilse, neyin delilidir, beş.