HANEFİ AVCI OLAYI/ALAVERE, DALAVERE.

Önce Simon’un ne anlama geldiğine baktım. Saf, Budala, Ağzı açık ayran budalası anlamlarına geliyormuş.

Hanefi Avcı olayı şöyle anlatıyor.

Ben eskiden o güzelim haliçten geçerken pis kokudan ötürü burnumun direği kırılırdı. Boğulacak gibi olurdum. Ama Haliç’in etrafındaki lüks villalarda oturan insanlar, evlerinin bahçelerinde çoluk, çocuk aile toplanıp yemek yerlerdi. Bunu benim aklım bir türlü almazdı. Nasıl oluyor, ben pis kokudan ötürü nefes alamıyorum, adamlar oturmuşlar o pis kokular içerisinde yemeklerini yiyorlar. Ben işte onları SİMONLARA BENZETİRDİM. Buna bizim oralarda Ayranı yok içmeye atla gider ….. çmaya derler(C.T)

Şimdi Hanefi Avcı bütün ülkeyi, bizleri,hepimizi BİRER SİMON olarak görüyor.

Sebep olarak da, Devletin bir çok biriminin kokmaya başladığını, ama herkesin afiyetle bu pis kokular içerisinde yemeğini yediğini söylüyor. Böylece herkesi Aptal, avanak, ayran budalası yerine koyuyor.

Hanefi Avcı’nın rahatsız olduğu şeye gelince:

Kitabına  bakıldığında, Hanefi Avcı Ergenekon soruşturmasından rahatsız, Danıştay Saldırısı sonrasında meydana gelen Yargılama olayından rahatsız , katil Alpaslan Aslan’ın  Ergenekon sanığı Emekli Yüzbaşı Muzaffer Tekin ile konuşmaları sebebiyle, onun da bu işin içerisinde olduğu yolundaki iddialardan rahatsız, Baykal’ın kasetinin ortaya çıkarılmasından rahatsız,Nuh Mete Yükselin gayrı meşru ilişkilerinin fahşolmasından rahatsız, Erzincan olayında yargılanan Savcı İlhan Cihaner olayından rahatsız, Korgeneral metin Yavuz Yalçın’ın bir kadınla telefon konuşmasının basına sızmasından rahatsız, Tümgeneral Levent Türkmen’in otelde bir kadınla uyuşturucu ihbarı iddiası ile basılması ve ardından istifası olayından rahatsız, İzmir de bir Albayın eşinin kendisini aldattığı iddiaları ile fotoğraflarının basına sızdırılması olayından rahatsız. İNANILACAK GİBİ DEĞİL AMA MAALESEF DURUM BU.

Hanefi Avcı Danıştay saldırısı ile ilgili olarak İstanbul emniyetinin ortaya attığı ilk isim olan Şeyh Salih Kurter ismi üzerinde durulmadığını, bu kişinin Nur cemaatine mensup birisi olduğunu, ancak emekli yüzbaşı Muzaffer Tekin’in ismi ortaya çıkınca mal bulmuş mağribiler gibi işin üzerine atlandığını söylüyor.

Onun bu görüşü, Danıştay saldırısı üzerine (AJİTASYON AMAÇLI OLARAK ORTAYA ATILINCA C.T) konu Nur Cemaatinin önde gelenlerine hemen sorulmuş, böyle bir BÜYÜGÜNÜZ VAR MI, bu isimde Nur cemaati içerisinde birisini en azından tanıyormusunuz denilmiş.

Mehmet NURİ Güleç(Mehmet Fırıncı) :Tanımıyorum, böyle birisini hatırlamıyorum.

M.Emin Birinci: Bu isimde birisini tanımıyorum,uydurmadır. 77 yaşındayım , Cemaatimiz içerisinde böyle birisini duymadım.

Necmettin Şahiner: (Son şahitler kitabının yazarı) 46 yıldır risaleleri okurum, bu isimde birisini ne gördüm ve ne de duydum. Yalandır, iftiradır.

Yavuz Bahadıroğlu: Ben böyle birisini tanımıyorum, benim tanıdıklarım da tanımıyor, olmuş.

Hanefi Avcı o eski pişmiş ve nerede ise kokma aşamasına gelmiş bir iddiayı bütün bir Cemaati karalamak ve devleti koruyorum pozisyonu içerisinde şecaat arzedeyim derken, merdi kiptiler gibi sirkatini ortaya koymuş.

Eski dedikoduların bir iftira olduğunu bildiği halde,Cami duvarına ……. ten çekinmemiş.

Hanefi Avcı’ya soralım bakalım, ŞEYH SALİH KURTER KİMDİR, SEN TANIYORMUSUN, BU KİŞİ İLE İLGİLİ OLARAK ELİNDE NE TÜR DELİL VAR VE BU KİŞİNİN ALPASLAN ASLANI DANIŞTAY SALDIRISINA AZMETTİREN ŞEY NEDİR? SEBEBİ NEDİR?

Nur Cemaati üyelerinin bugüne kadar asayişi muhil en küçük bir eylemine bir Emniyet Üst birim amiri olarak şahit oldun mu?

Ergenekon’nun ülkenin dört bir yanında yapmayı planladığı eylemler, bombalar,silahlar bulundu , ortaya çıkarıldı. Bunlar gerçekten hayal mahsülü şeyler mi? Ergenekon şemaları yalanmı, Oraj, suga,balyoz,yakamoz gibi darbe eylem planları uydurma mı?

Baykal’ın Milleütvekili Nesrin Baytok ile uygunsuz görüntüleri, Emniyet içerisinde bulunmadı.  Bu görüntüler Baykalların Garsiyoner olarak kullandıkları bir özel yerde ele geçti. Onların bu halini Baykala en yakın olan kişilerden başkasının bilmesi imkansız. Baykal da Cemaatin böyle bir şey yapmadığına  kani olduğunu yaptığı açıklama ile ortaya koydu. Sen hala hangi gerekçe ile cemaatin  bu işi planladığını(Baykalı tongaya düşürerek, NESRİN Hanım ile yanyana getirdiğini)gerçekleştirdiğini söylüyorsun, gerçekten elinde delilin nedir?

Hanefi bey son 6-7 yıl içerisinde göreve gelen üst düzey Müfettişlerin, Hakimlerin,Savcıların, Emniyet Müdürlerinin derhal görevlerinden alınmasını salık veriyor ve elindeki gizli nitelikteki bilgi ve belgeleri suç duyurusu halinde Savcılıklara teslim edeceğini söylüyor.

Hiç durmasın , hemen yapsın.

Neyin Ak, yenin kara olduğu gün gibi ortaya çıkacaktır.

Talebeliğinde 5 vakit namaz kılıyormuşta, Fethullah Gülen le tanışmışta, falan filan.

Geç onları bayın geç.

Beyaz Türkler ne kadar suç işlerse işlesin, hangi cürmü icra ederse etsin yaptıkları hep yanlarına kar kalıyor, ardından bu ülkenin ne kadar namuslu insanı varsa onları irtica ile, gericilik ile, bölücülük ile suçluyorlardı.

Çünkü onlar Beyaz Türk’tü. Diğerleri ise solgun ve yorgun Türkiye halkı.

Ama devir değişti.

HALK İKTİDARINA SAHİP ÇIKTI.

BÜTÜN MESELE BU.

HALKIN İKTİDARI VE GÜCÜ KARŞISINDA PERİŞAN OLANLAR,İFLAS BAYRAĞINI ÇEKENLER,ARSIZLIK, HAYALIZLIK YAYPANLAR, NAMUS KONUSUNDA EN KÜÇÜK DEĞERDEN BİLE YOKSUN OLANLAR,ŞİMDİ HANEFİ AVCIYI KULLANMAYA KARAR VERDİLER.

Ama ne yapılır ise yapılsın,

Halkın kendi iktidarına sahip çıkması sebebiyle,

Bu ülke 80 seneden beri bağrında biriken safraları nihayet atıyor.

Nerede bir namussuzluk, nerede bir ahlaksızlık, nerede bir aymazlık, nerede birbaşıbozukluk, nerede bir BEYAZ TÜRKLÜK alavere, dalaveresi varsa, ortaya çıkıyor, çıkmaya devam edecek.

Hanefi Avcı bu kitabın paralarını iftira attığı kişilere tazminat olarak ödeyecek.