HANNA ALAN
Hanna Alan Diyarbakır Dilan Sinemasının altında cadde üzerindeki dükkânlardan birisinde terzilik yapardı.
Biz o zamanın, yani 1960 ila 1970 li yıllarının çocukluk ile gençlik arasındaki dönemi yaşayan gençleri olarak Ermeni Vatandaşımız olan Hanna Ustanın müşterileri idik.
Hanna usta çok güzel pantolon dikerdi. Her sene biz gençler ona yazlık pantolon diktirmeye çalışırdık. Paramızı denkleştirip, bir de gömlek diktirebilir isek, bizden mutlusu olmazdı.
O yaz boyu bir pantolon ve gömlek ile idare ederdik. Kirlenince akşam yıkar, sabah giyerdik.
Hanna usta pantolonları biraz pahalıya dikerdi. Sebebini soranlara "ben ustayım" derdi.
Hanna Usta şu anda İstanbul Kadıköy’de Moda Caddesinde Rexx sinemasının bulunduğu sokakta yine terzilik yapıyor.
İstanbul’a gittiğimde /doğrusu yolumun üzerinde olmasını da fırsat bilerek, hep ziyaret ederim. Düşünsenize nerede ise 45 yılı bulan bir tanışıklığımız var. Ve biz bir araya geldiğimizde çok rahat bir şekilde 45 yıl öncesini konuşabiliyoruz.
45 yıl öncesinin Diyarbakır’ını aramak mı? Elbette 45 yıl öncesinin Diyarbakır’ının bugün ile kıyaslanmayacak kadar büyük özellikleri vardı. Şehrimizi şimdide çok seviyoruz. Adeta aşığıyız. Ama o ilk göz ağrılarını, o ilk heveslerini, o ilk "artık ben de varım" nostaljik duygusunu söküp atmak mümkün değil. Geçmişe özlemimizi, geleceği hor görmek olarak değerlendirmezsiniz ümit ederim.
Hanna Usta ile Pazar günü dükkânında yine görüştük. Pazar günü olmasına rağmen çalışıyordu. Beni görünce çok mutlu oldu.
Her niye ise, o bana "bakanım" der.
Yine "bakanım" diye konuşmaya başlayınca, "ya usta vekillik elden gitti, bakanlık nerede" diye güldüm, o da biraz buruk bir biçimde tebessüm etti ve "valla abe ben kabul etmiyorum" dedi.
Hanna usta, gördüğüm bir rüyayı sana anlatmak istiyorum, ne olursun Tayyip Babaya bildir dedi.
Olur dedim, sen anlat ben yazarım, inşallah kulağına ulaşır.
"Referandum öncesinde Çınarcık’ta tatildeydik. Oylamadan iki gün önce TAYYİP BEYİ rüyamda gördüm. Bana diyordu ki, kardeş yardım et. Bende efendim elimden geleni yaparım. SÖZ MÜ DEDİ, SÖZ DEDİM" Birden uyandım. Hanımı kaldırdım. Ya hanım bir rüya gördüm Başbakan rüyama geldi. Hanna kardeş yardım et dedi, ben de elimden geleni yaparım dedim. Vallahi Başbakan referandumda oy vermemizi istiyor, ne yapacağız dedim. Bilmem ki deyince, yok bilmem ki olmaz, yarın hemen vapura binip İstanbul’a gideceğiz, oyumuzu verip geri döneceğiz dedim. Tamam dedi"
Sabah oldu, vapura binip İstanbul’a geldik, referandum lehinde oyumuzu kullandık ve Çınarcık’a geri döndük. Seni göreyim, rüyamı anlatıyım, sen de Başbakana ulaştırasın istedim. Kısmet bugüneymiş.
Hanna Alan konuşmasına devam etti. Ben gayrı müslimim. Herkesin inancına saygı duyuyorum. Ama yeminle söyleyeyim, ben Tayyip Beyin iktidarı zamanında yakaladığımız istikrarı, güveni, itimadı hiçbir iktidar döneminde görmedim. Allah razı olsun. Aha telefonlarımı veriyorum, isteyen arasın hem benden, hem de hanımdan olanları sorsun.
Eskiyi en iyi biçimde yad edelim ve o güzel ilimizin en nostaljik yanını bir kez daha hatırlayalım diyorsanız işte size Hanna Ustanın telefonları. 0216 346 19-0 34 ve 0216 371 34 75.