İÇENİ ÇALANA TERCİH EDERİM
Ak Parti iktidarının yaptığı yüzlerce güzel iş var. Bunlardan birisi ve belki de birincisi üç kişiden fazla insanın bulunduğu kapalı mekanlarda,ulaşım araçlarında,kafelerde, kıraathanelerde,sağlık kuruluşlarında, resmi dairelerde sigaranın yasaklanması oldu.
Bendeniz 2002 den önce de Diyarbakır Söz gazetesinde yazmış olduğum yazılarda, sigaranın zararlarına değinmiş, aile fertlerimizden bazılarının sigara yüzünden yakalandıkları hastalıklarda nasıl da büyük ızdıraplar çekerek bu dünyadan göçüp gittiklerini anlatmıştım.
Benim o yazım üzerine ismini şimdi vermeyeyim Diyarbakır’dan bir sendika temsilcisi, gazetemiz Genel Yayın Yönetmeni Ömer Büyüktimur beyi arayarak, bu sigara düşmanlığı da nereden çıktı, bizim bu sektörde çalışan yüzlerce insanımız var, bu yazılar aleyhte propaganda teşkil ediyor ve zarar görüyoruz demiş, Ömer bey de en iyisi siz Cavit Beyle görüşün diyerek şahsı bana havale etmişti.
Kişi benimle epey sinirli bir şekilde konuştu, intizarlarını bildirdi, doğrusu o kızdıkça ben sevindim. Demek ki, attığım taş muradım olan kuşa isabet etmiş dedim içimden kıs kıs gülerek.
O konuşmasını bitirince, dedim ki, bak, istediğini söyleyebilirsin, hatta senin bu konuşman üzerine benim yeni bir yazı yazma hakkım doğdu, ben sigaraya karşıyım arkadaş, sigara benim Ağabeyimin bir ayağının kesilmesine, yakınlarımdan onlarcasının vefatına sebep olmuş, ben o melanet şeye, sizin isteğiniz üzere hiç methiye dizer miyim dedim.
Sonraki gün bir yazı yazdım ve yanlış hatırlamıyorsam bazı örnekler vererek, bana göre de sigaranın haram olduğunu ifade ettim.
Kur’anı Kerim de bir ayette “yiyiniz, içiniz, fakat israf etmeyiniz, çünkü Allah israf edenleri sevmez” diyor.
Sigara da 4000 çeşit zehrin varlığı tespit edilmiş durumda. Peki Cenabı Allah içerisinde 4000 çeşit zehir olan bir maddeyi neden yaratmış. Hiç kuşkusuz yaratılanların bir zerresi bile abes/boş/ değildir. Siz bu maddeyi alır, kimya alanında çeşitli fermantasyonlardan sonra ilaç olarak kullanabilirsiniz. Onun dışında bir başka işte asla.
Çünkü sigaranın bu şekilde kullanımı ile insana zerre kadar fayda sağlaması söz konusu değildir.
Bir kere insanın hayatı damarlarının sağlığı ile doğru orantılıdır.
Eğer damarlarınız sağlam ile sağlığınız yerindedir ve sıhhatli uzun ömür yaşamanız imkan dahilindedir.
Oysa sigara damar tıkanıklarına sebebiyet veren ana maddelerden birisidir. BURGER HASTALIĞININ BAŞ MÜSEBBİBİDİR. Özellikle kalp, kol ve bacak damarlarınızı tıkar, kanın deveranına engel olur ve onları işlevsiz hale getirir. Sonuç yakışıklılığınız! bozulmasın diye sizi genç yaşta ölüme götürür.
Allah Resulu bir gün sahabelerine “O iki şeyi yiyen mescidimize gelmesin” demiş, sahabe “nedir o iki şey” diye sorunca, Peygamberimiz “Sogan ve Sarımsak” demiş.
Sahabe ferasat sahibi, dönmüş Allah Resulüne “Ya Resulallah siz bize bir yere gittiğinizde oranın soğanından ve sarımsağından yiyiniz” demiştiniz. Şimdi de “o iki şeyi yiyen bizim mescidimize gelmesin” diyorsunuz.
Peygamberimiz benim her iki dediğim de doğrudur. Siz yine bir başka şehre gittiğinizde hemen oranın soğanından, sarımsağından yiyiniz, böylece oraya daha kolay uyum sağlar ve hastalanmazsınız, ama bunları yiyenler mescide geldiğinde, insanlar rahatsız olur, ibadetin huzuru kaçar anlamında sözleri ile(Ev Kema Kal) olayı bir güzel özetlemiştir.
Şimdi bu hadisi şerif doğrultusunda sigaraya dönelim. Soğan sarımsak gibi insan vücuduna çok faydalı sebzeleri yiyenlerin mescide gelmesi istenmez iken, sigara içenlerin mescid de ve toplumun herhangi bir kesiminde o leş gibi kokan halleri ile bulunmaları gerçekten insanları huzursuz etmez mi?
Fethullah Gülen Hocaefendi sigaranın haram olduğu fetvasında bulunmuştur.
Sigaraya müptela hocaefendilerin sigara mekruhtur şeklindeki sözlerine asla itibar etmeyin. Zira onlar sigarayı terk ettiklerinde haramdır derler, yeniden sigaraya başladıklarında mekruhtur fetvası verirler.
Bugün Türkiye dünyada tütün ve tütün mamülü tüketen ilk on ülke içerisinde yer alıyor.
Ve her sene Türkiye de sigara yüzünden yüzbinlerce insan kanser hastalığına yakalanıyor.
Yapılan bilimsel araştırmalarda sigara akciğeri koruyan en önemli bir geni yok etmekte ve mutlak ölüme sebebiyet vermektedir.
Dün akşam TBMM sinde Alkollü içecekler ve sigara mamüllerinin kullanımı ile ilgili yeni bir kanun kabul edildi.
Evet sigara Allah Resülünün zamanında olmadığı için açık bir hükümle yasaklanmamıştır. Fakat israfın haram olduğu yönündeki ayeti kerime ile biz sigaranın haram olduğuna hüküm verebiliriz. Ama içkinin haramiyeti ile ilgili olarak, hem ayeti kerime var, hem de hadisi şerifler var.
Allah içki, kumar, fal oklarını şeytan ameli/işi/, pislik olarak vasfediyor ve haram olduğunu söylüyor.
Peygamberimiz “Külli Muskirun Haramun-sarhoşluk veren her şey haramdır” diyor.
Şimdi bu müskiratın kullanımı ve satımı ile ilgili bazı kurallar getirildi kanunla.
Buna ne kadar uyulacak ve nasıl biri sonuç alınacak, zaman gösterir. İnşallah çıkarılan bu kanun insanlarımızın içki alışkanlığına bir ket vurur ve özellikle karaciğeri yoran, siroz hastalığının baş sebebi olan içkiden insanlarımız bir nebze olsun kurtulur.
İçkinin kullanımının ve satımının kurallara bağlanması ile ilgili kanun çıkanca , Kültür ve Turizm eski Bakanımız Ertuğrul Günay bey attığı tweette “Başkasının yediğine içtiğine karışmak kolay, marifet insanın kendisini haramdan, haksızlıktan sakınması/koruması/ demiş.
Evet ben sayın Bakanımızın bu görüşüne de sonuna kadar katılıyorum.
Sayın Bakanımızın bu görüşünü biraz açmak lazım.
İçki içenin sorumluluğu kendisi ve çok yakınları ile ilgilidir. Hatta mahza konunun muhatabı kullananın kendisidir desek, hata etmiş olmayız. Yani kimi şeyler vardır ki, kişiye sıkı sıkıya bağlıdır. Zararı da, karı da ona aittir.
Ama haksızlık gibi, adalete mugayir davranmak gibi, yolsuzluk gibi, çalmak, çırpmak, iç etmek gibi eylem ve fiillerin zararı başkasınadır ve elde imkan var iken, insanların bu tür kötülüklere asla prim vermemesi gerekir.
Bir ayette Yüce Allah “Şüphesiz ki Allah adaleti, ihsanı, yakınlara bir şeyler vermeyi, fuhşiyatın her türlüsünden ve kötülüklerden sakınmayı emreder, O(Rab) düşünüp tutasınız diye size öğüt verir” diyor.
Peygamberimiz de “Eddiynu El muamele-din muameledir” diyor.
Yani içki içenin verdiği kötülük ile, haksızlık yapanın, onun bunun malına el atanın, devletin, milletin malını devenin hamudu ile götürür gibi götürenin, adaletsizlik edenin toplumda açtığı yara ve kötülük, asla mukayese kabul etmez.
Bana sorsanız, adam ne içki içsin ne de haksızlık yapsın derim.
Ama mecbur kalırsam,
İçeni, çalana tercih ederim.