İSTEYEN KOMPLO DESİN...

Esed’in sahibi olduğu kimyasal silahların imhası için atılması gereken adımlar bir bir konuşulur ve anlaşmaya bağlanır iken, Esed insanları öldürmeye devam ediyor.

Pek tabii muhalifler de boş durmuyor.

Suriye’de hemen her gün ölenlerin sayısı yüzlerle ifade ediliyor.

Suriye’de sadece insanlar ölmüyor, koca bir ülke yerle bir ediliyor. Yakılıp yıkılmayan yer kalmadı. Halep, Hama, Humus, hatta Şam’ın kenar mahallelerinde taş taş üstünde kalmadı.

Tarihi eserler yağlamanmış durumda.

İnanması güç belki ama, Suriye’de bulunan fabrikalar sökülerek komşu ülkeler götürülüyor ve yok pahasına satılıyor.

Ülkede bunlar gerçekleşir iken, Rusya ve ABD, Suriye’nin elinde bulunan kimyasal silahların ne şekilde imha edileceğini günlerdir görüşüyorlar.

Varılan anlaşmaya göre Suriye elinde bulunan kimyasal silahlarının envanterini çıkaracak ve bunların bulundukları yerleri bir hafta içerisinde Rusya ve ABD nin oluşturduğu komisyona ve rivayet o ki, BM lere bildirecek.

 

BM ler silah denetçileri de bir iki ay içerisinde bu ülkede yeniden denetimlere başlayacaklar ve ardından söz konusu kimyasal silahların nasıl imha edileceği kararlaştırılacak.

Esed’in elinde bulunan kimyasal silahların Rusya ve ABD nin oluşturduğu konsorsiyuma veya BM lere teslimi sürecine nasıl geldiğimizi hatırlayalım.

Muhalif güçler Şam’ın etrafını sarmışlar ve bir anlamda kuşatmalarını giderek daraltmak üzereyken, muhaliflerin yoğun olarak yaşadığı El Guta bölgesine 21.Ağustos.2013 günü kimyasal silah atıldı ve bu saldırı sonrasında, 1500 den fazla insan hayatını kaybetti, binlerce insan da tedavi için hastanelere taşındı.

Esed bu saldırı sonrasında yapmış olduğu açıklamada; ben muhalifleri bütünü ile çembere almış ve onları konvansiyonel silahlarla yok etme üzere iken, neden gideyim kimyasal silah kullanayım, uluslar arası camiaya karşı kendimi zor durumda bırakayım, burada muhalifler kendi insanlarına karşı kimyasal silah kullandı, böylece beni dünya kamuoyu önünde kıskaca almaya çalıştılar dedi.

Bu açıklamaya karşı muhalif kesim, böyle bir açıklama yapmak için, Esed gibi bir yalancı olmak lazım, o her şeyi yapar ve işin içerisinden sıyrılır, biz kendi çoluk çocuğumuzu nasıl katlederiz dediler.

BM ler silah denetçileri yapmış oldukları incelemeler neticesinde Şam’ın doğu mahallelerinden Guta’da kimyasal silah kullandığını tespit etti. BM ler silah denetçilerinin raporu henüz açıklanmamış olduğundan, söz konusu kimyasalların hangi taraf vasıtası ile kullanıldığını şimdilik bilmiyoruz.

Ancak BM ler silah denetçileri evet, El Guta bölgesinde kimyasal silah kullanılmıştır, ama bunu kimin kullandığını tespit edemedik derlerse, geçen gün yazdığım gibi üçüncü seçenek gündeme gelecektir.

Hatırlarsanız geçen gün yazdığım yazının bir bölümünde, ya bu kimyasal silahlar insansız hava araçlarından, mesela Predatorlardan atılmış ise, bunu kim nasıl tespit edecek diye sormuştum.

Benim soruma cevap veren çıkmadı.

Herhalde insanlar bu sorumu bir komplo teorisi gibi algıladılar.

Kim ne derse desin ben sorduğum sorunun cevabını bu gelişmeler üzerine almış bulunmaktayım.

Olaya bakar mısınız, konvansiyonel silahlarla Suriye’de ölenlerin sayısı yüzbinleri geçmiş, bunun durdurulması için yapılması gereken en önemli şey, Esed’in bir köşeye çekilmesini sağlamak.

Ama bu yapılmıyor, Esed’in kimyasal silahlarının imhası için atılması gereken adımlar bir an önce hayata geçiriliyor.

Sebebi çok açık ve basit. İstediği kadar Rusya, Suriye’nin dostu gözüksün, Rusya da, ABD de şimdi kendi canlarının derdine düşmüşler.

Onların ülkeleri Suriye’den onbinlerce kilometre uzakta, nedir canlarının derdi diye soracak olursanız? Cevabım şu: Rusya’nın da, ABD nin de CAN’I İsraildir.

İsrail için en tehlikeli ülke konumunda bulunan Suriye bu şekilde denklemden çıkarılacak ve Suriye olayı patlak verdiğinden beri öne sürdüğüm, Suriye olayı, Türkiye’nin ve Başbakanın Ortadoğu liderliğini ortadan kaldırmak ve İsrail’in güvenliğini sağlamak için çıkarıldı tezim hayata geçmiş olacaktır.

Esed’in kimyasal silahlarının yerlerini bildirmesi ve belirli bir sürede bunların imhası hiç konuşulmaz iken öne çıkan barış formülü, Suriye’de 2014 te yapılacak Başkanlık seçimlerinin öne alınması, Esed’in bu seçimlerde aday olmaması ve bunun gereği olarak tarafların ateş kes yapmaları değil mi idi? Bu plana ne oldu?

Hiç ne olacak? Her iki taraf Esed’den İsrail’in güvenliği için istediklerini elde ettiler ve Esed’in iş başında kalmasına göz yumdular.

Böyle giderse her şeyi elinde tutan Esed’in 2014 seçimlerini kaybetmesini düşünebilir misiniz? Buna imkan var mı?

Bir ara John Kerry’yin Suriye hava sahasını uçuşa yasak bölge haline getirme, Suriye içerisinde güvenlikli bölgeler oluşturma, Esed ile mücadele eden muhaliflere parasal destek sağlama, şu anda Suriye’nin yükünü çeken ülkelere maddi destek verme gibi formüllerden tek kelime ile olsun söz eden yok.

Öyle anlaşılıyor ki, bu meselede Suriye muhalefetine destek olmada tek başına kalan Türkiye’nin gücü de bir süre sonra tükenecek ve Suriye muhalefeti tümden naçar kalacaktır.

Ha bir de şu anda ABD ile çok iyi ilişkiler kurma yolundaki Mısır ihtilalcilerinin Suriye’ye verdikleri destek, pazılın parçalarının daha iyi yerine oturmasına işaret ediyor.

İsteyen bütün bunlara komplo desin, isteyen de basiretimiz açıldı, Rabbim gücümüz tükendi, yardım et diye dua etsin.