Kış ortasında seçim, Kış ortasında referanduma dönüşmesin

Hükümet 5 yılda bir yapılmakta olan Belediye Başkanlığı seçimlerini, kış ortasında seçim propagandası yapmak ve yine kış ortasında seçimlere gitmenin zorluğunu görerek 6 ay kadar erkene çekme kararı aldı ve bunun için Anayasa’da düzenleme yapmak gerektiğinden, değişiklik kanun teklifini TBMM sine verdi.

Başlangıçta muhalefette bulunan siyasi partiler ile görüşmeler yapıldı.

Ana muhalefet partisi CHP ve diğer muhalefet partisi durumunda olan MHP ve BDP de teklife sıcak baktıklarını söylediler.

Belediye Başkanlığı seçimleriniN 4 yılda bir Ekim ayının son haftasına denk gelen Pazar günü yapılması üzerinde duruldu.

MHP nin buna bir itirazı yoktu, ancak CHP 2013 yılı Kasım ayının 3 ünde Belediye seçimlerinin yapılması şartı ile Anayasa değişikliğine evet diyeceklerini açıkladılar.

CHP nin seçimlerin bir hafta sonra yapılmasına yönelik teklifline, Ak Parti ve MHP karşı çıktılar.

CHP 3 kasım 2013 günü seçimlerin yapılmasını, ancak bu tarihte yapılmaması halinde, genel anlamda karşı olmamalarına rağmen, teklife mesafeli duracaklarını söylediler.

Ak Parti, CHP nin bir hafta sonra,yani 03 Kasım 2013 tarihinde yapılması teklifine niye karşı çıktı, CHP liler neden 27.Ekim.2013 tarihinde seçim yapılmasını istemedi,doğrusu biz anlamış değiliz.

03 Kasım 2013 tarihinde seçimlerin yapılmasına Ak Parti evet demiş olsaydı, hiçbir sıkıntıya uğramadan Belediye Başkanlığı seçimleri 6 ay önceye alınmış ve parti istediğini elde etmiş olurdu.

CHP ise 3 kasımı niye bir takıntı haline getirdi, doğrusu bilmiyoruz. Acaba CHP 03 Kasım 2002 de yapılan Milletvekili seçimlerini kazanarak tek başına iktidara gelen Ak Partiyi, “bu tarihte iktidara geldiler ve bu tarihde iktidardan olacaklar”! propagandası yapmayı mı düşündü ve Ak Parti de onların böyle bir propaganda yapmasından mı endişe etti, bilmiyoruz.

Bence Ak Partinin bu tür propagandalarla iktidardan edilmesi imkansız. Zira öylesine önemli icraatlara imza attılar ki, böyle ucuz taktiklerle iktidarlarının zarar görmesi mümkün değil.

Hatta Ak Parti 03 Kasım 2013 te Belediye seçimlerinin yapılmasının daha iyi olacağını düşünebilir ve o meşhur seçim şarkılarının nakaratında olduğu gibi ”Haydi bi daha, haydi bi daha”  diyerek sandıkların dolmasını temin edebilir ve iktidarları döneminde; hiçbir iktidara nasip olmayacak kadar çok seçim ve referandum yapmış olmakla, yani halka tercihlerini sunma imkanı vermekle övünç duyduklarını açıklayabilirlerdi.

Ama gittiler, MHP nin kritik desteğine güvendiler, işleri de zora soktular.

Anayasa değişikliği teklifi 360 oyla geçti ama, Sayın Cumhurbaşkanı teklifi bir daha görüşülmek üzere geri göndermez ise, yeni bir referandum yapılması mukadder.

İşte burada o meşhur sorun gündeme geliyor, yani kış ortasında seçim yapmak.

Eeee biz kış ortasında, yani Mart ayında yapılacak seçimde yaşanacak zorluklar sebebiyle seçimlerin altı ay erkene alınması için Anayasa değişikliği yapmadık mı?

Şimdi aynı zorluğu referandum için yaşayacağız. Hem de kış mevsiminin daha sıkıntılı döneminde bunu yapacağız.

Zira Sayın Cumhurbaşkanının kanunu onaylaması diyelim ki, bu ayın sonuna kadar gerçekleşti. Konu Yüksek Seçim Kuruluna gelecek ve Yüksek Seçim Kurulu da 60 gün sonrasına referandum tarihini belirleyecek. İşte alın size kışın ortasında seçim/referandum/

Kanunun bu hali ile TBMM sinden geçmesi üzerine, Ak Partinin kimi yetkilileri Sayın Başbakanın konu hakkındaki görüşünü almadan çok erken açıklamalar yaptılar. Hele Ahmet İyimaya’nın beyanları tamamıyla bekara karı boşamak kolay cinsindendi.

Bir referandum kaça mal olur, parası nereden gelir, Türkiye ekonomik verilerini revize etmeye, kalkınma planlarını gözden geçirmeye ve yıllık kalkınma oranlarını aşağıya çekmeye kendisini mecbur hissettiği bir ortamda, trilyonları bulan harcamaları yapabilir mi, buna gerek var mı gibi düşünceleri göz önüne almadan, Sayın Başbakan haydi referanduma gidelim der, biçiminde oportünist beyanlar,  aç kabadayılıktı.

Eee iş şimdi yine Sayın Cumhurbaşkanımıza düşüyor.

Bu Anayasa değişikliğinin yapılmak istenmesindeki en büyük gaye, kış ortasında seçime gitmeyelim bir, ve bir yılda iki seçim yapmanın zorluğunu yaşamayalım iki.

Şimdi Anayasa değişiklik teklifini Sayın Cumhurbaşkanı onaylar ise, kış ortasında bu defa referanduma gitmiş olacağız.

İşte sadece bu gerekçe ile de olsa Sayın Cumhurbaşkanı, değişikliğin ana gayesi olan kış ortasında seçime gitmeyelim düşüncesinin gerçekleşmediğini, güdülen amacın hasıl olmadığını ve kanunu bir daha görüşmek üzere TBMM sine gönderdiğini ifade edebilir ve böylece Türkiye’yi lüzumsuz bir masraftan kurtarabilir.