MUZTAR HALE DÜŞÜNCE

Lût'u da [elçi olarak kavmine gönderdik]. Hani o, kavmine; "Göz göre göre hâlâ o aşırılığı [hayâsızlığı]yapacak mısınız? Şehvet yönünden kadınlardan aşağı olan erkeklere yaklaşacak mısınız? Aslında siz cahillikte devam ede gelen bir kavimsiniz!" demişti.

56. Sonra da kavminin cevabı sadece "Lût ailesini memleketinizden çıkarın; baksanıza onlar temiz kalmak isteyen insanlarmış!" demeleri oldu.

57. Bunun üzerine onu ve geride kalmasını takdir ettiğimiz karısı dışındaki yakınlarını kurtardık.

58. Ve onların üzerlerine öyle bir yağmur yağdırdık ki! Ne kötü idi uyarılanların yağmuru!

59. De ki: "Hamd Allah'a mahsustur. Selâm [esenlik, güvenlik]de seçip arı duru hâle getirdiği kullarınadır. Allah mı hayırlıdır, yoksa onların ortak koştuğu şeyler mi?"

60. (Onların ortak koştuğu şeyler mi hayırlıdır?)Ya da, gökleri ve yeryüzünü yaratan, gökten sizin için su indiren mi? Sonra da Biz onunla, bir ağacını bile bitirmenizin söz konusu olmadığıgüzel güzel bahçeler bitirmişizdir. Allah'la beraber başka bir ilâh mıvar! Aksine onlar zulümde devam eden bir kavimdir.

61. (Onların ortak koştuğu şeyler mi hayırlıdır?)Ya da, yeryüzünü barınak kılan, aralarında nehirler akıtan, onun için sabit dağlar kılan ve iki deniz arasına engel kılan mı?(Denizler aralarına konulan bir perde ile biri birlerinden ayrılırlar. Yani Karadenizin tuzluluk oranı % 1.7, Marmara Denizinin tuzluluk oranı % 2.2, Eğe Denizinin tuzluluk oranı % 3.8 dir.Marmara Denizinin bittiği bir noktada bir den tuzluluk oranı değişir. Denizlerin aralarına konulan perdeden kasıt budur) Bir noktada Allah ile beraber bir ilâh mı var? Bilakis onların çoğu bilmiyorlar.

62. (Onların ortak koştuğu şeyler mi hayırlıdır?)Ya da, kendine yalvardığı zaman bunalmışa karşılık veren(Muztar hale düşen, yapacak bir şeyi kalmayan, tek bir çıkış noktası olarak Rabbin yardım ve merhametini bekleyen) ve kötülüğü gideren, sizi yeryüzünün halîfeleri yapan mı? Allah'ın yanında başka bir ilâh mı var? Çok az düşünüyorsunuz!

63. (Onların ortak koştuğu şeyler mi hayırlıdır?)Ya da, karanın ve denizin karanlıkları içinde size kılavuz olan, rahmetinin önünde rüzgârları müjdeci olarak gönderen mi? Allah ile beraber bir ilâh mı var? Allah onların koştukları ortaklardan çok yücedir.

64. (Onların ortak koştuğu şeyler mi hayırlıdır?)Ya da, önce yaratan, sonra onu iade edecek olan ve sizi hem gökten, hem yerden rızklandıran mı? Allah ile beraber başka bir ilâh mı var? De ki: Eğer doğru kimseler iseniz, kesin delilinizi getiriniz!

65. De ki: "Göklerde ve yerde gaybı Allah'tan başka kimse bilmez. Ve onlar, ne zaman diriltileceklerinin bilincine varmazlar.

66. Aslında onların âhiret hakkında bilgileri art arda gelmektedir. Fakat onlar bundan bir şüphe içindedirler. Daha doğrusu onlar bundan kördürler.

67–68. Şu inkâr edenler de; "Biz ve atalarımız toprak olduktan sonra mı gerçekten biz mi dirilip çıkartılacağız. Andolsun, bu [azap ve dirilme tehdidi] bize ve daha önce atalarımıza vaat olunmuştu. Bu, ancak geçmişlerin uydurma masallarından başka bir şey değildir" dediler.

69. De ki: "Yeryüzünde gezip dolaşın da günahkârların [suçluların]sonlarının nasıl olduğuna bir bakın!" (İtalyanın Pompei şehrinde yanardağların çıkardığı lavlar ve kül fırtınası sonrasında meydana 1980 yıl önce meydana gelen hadiseden hayatını kaybedenlerin ibretlik durumları şu anda bile izlenebiliyor. Sodom Gomore de öyle C.T.)

70. Sen onlara karşı hüzne de kapılma ve onların kurmakta oldukları tuzaklardan dolayı da sıkıntı içinde olma!

71. Ve onlar "Eğer doğru kimseler iseniz, bu vaat olunan [azap] ne zaman?" diyorlar.

72. De ki: "Belki de çabuklaştırmakta olduğunuzun bir kısmı size yetişmiştir bile."

73. Ve hiç şüphesiz, senin Rabbin, insanlara karşı büyük lütuf sahibidir de, velâkin onların çoğu şükretmiyorlar.

74. Veşüphesiz ki, senin Rabbin, onların göğüslerinin gizli tutmakta olduklarını ve açığa vurduklarını kesin olarak bilmektedir.

Fırsat buldukça günde 10-15 sayfa Arapça metninden Kur’anı Kerimi okuyor ve anlamını vermeye çalışıyorum. Nahl suresini okurken 62.ayeti kerimede geçen ve insanların MUZTAR hale düşmelerinden sonra, işi Allah’a (c.c) bırakan ayeti kerimede iyice irkildim. Bu ayetin önceki ve sonraki ayetleri de adeta aklımı başımdan aldı. Ah dünya dedim, sen ne kadar mekkarsın, sen ne kadar aldatıcı ve hafif meşrebsin. Birisinin muztar hale düşmesinden sonra, ya Rabbi yapacak bir şey kalmadı, bütün olanı biteni sana havale ediyorum dediği anda, insan karşısında hesap gören olarak Allah’ı bulur. Allahummefazniy, veli ümmiy, veli ebiy, veli ehliy, veli evladiy ve lil müminiyne vel müminat, velmüslimiyne vel müslimat, elahyaiy minhum vel emvat, ya kadiyel hacat, ya muciybel da’vat ya rahmetenlil alemiyn, amin, amin, amin.