Görüş Bildir

DİYARBAKIR DEĞİŞİYOR, BELEDİYELER TEMİZLENİYOR!? (III)

Sevgili okurlar.

“DİYARBAKIR DEĞİŞİYOR, BELEDİYELER TEMİZLENİYOR!?” başlıklı yazımızın üçüncü serisindeyiz..

Ve ümit varız..

Şehir için, şehir halkı ve sorunlarının çözümünü bekleyen insanlar için; “ümit” doluyuz..

Niye derseniz; birçok tabular yıkılıyor.

Şer yapıların üstesinden geliniyor…

Yani iyiye, güzele, ehil ve liyakat ölçüsüne odaklı yönetimsel anlayışa doğru yol alıyoruz!

Özellikle yerel yönetimlerde atılan; “doğru” adımlar!

Son iki haftadır kent üzerinde esen rüzgar “serinletici” olduğu kadar huzur verici!

Ki iki gün üst üste kaleme aldığım “değişim ve dönüşümler” bu minvaldeki duygulara ivme kazandırıyor!

Malumunuzdur…

Bu köşede, kalemimizin yazdığı, dilimizin döndüğü, mesleğin vermiş olduğu “özgürlük” sınırları kapsamında ana stratejimiz hep; “milli meseleler” olmuştur..

Ve her meselenin özünde; “şeffaflığın” olması gerektiğine dikkat çekmişimdir..“Çözümünde de” samimiyet ve ihlaslı duruşun olmasını istemişimdir…

Ki bu iki önemli etkenin seyrinde, “emanet ve istikametin” dürüstlüğü de şarttır demişim!

İşte bu temel ölçülerin ışığında; “olup-bitenleri” kaleme alıyorum!

İrdelerken biraz da; “seçici olduğumu da” ifade etmek isterim..

Ne şahsi bir takıntı..

Ne de kişisel hesap..

Ve ne de; “eski defterleri” karıştırıp, bayatlamış mevzulara girmem!

Müdavim okur ve izleyicilerim de; vakıftır!

Bir konuyu ele alırken, “yaşayarak, hissederek, iç teneffüste bulunarak”, tarihsel ve ilmi elekten geçirdikten sonra sonuca odaklı değerlendirmede bulunuyorum..

Buradaki amacımız da; “aldatan bir dil” olmamak!

Allah’ın izniyle; o konuma düşmeyeceğiz…

Düsturumuz; “şeffaflıktan, çalışkanlıktan, dürüstlükten, emanetten ve istikametten şaşmamak olacaktır!.”

İşte bu minvalde temennimiz, devleti temsil eden gelen-giden iktidarlar ve onun mensupları, görevlendirdikleri de; kalbi duygularında “şeffaflık, dürüstlük ve doğruluk olsun..

Ehil ve liyakatten şaşmasın…

Helali helal, haramı da haram bilsin!…

Beyni de, zihni de “hakka hizmet” olsun, cebi doldurup, haksızlık hukuksuzluk, adaletsizlik, olmasın!

Yani, kalpten vücuda sirayet eden kanlar temiz, pak, helal ve dinamik olsun!

***

Sevgili okurlar…

Çıktığımız yolda, özellikle Diyarbakır’ımıza özgü olup-biten hadiseleri, olumlu veya olumsuz vakaları, Diyarbakır SÖZ Gazetesinden seçiyoruz…

Birinci sayfasında yazılan günlük haberler çerçevesinde, “önemli ve aciliyete binaen” mevzuları, zamana ve konjonktüre göre, irdeleyip sorguluyoruz…

Yıllardan beri bu memleketi, bu coğrafyayı, özellikle Diyarbakır’ımızı yönetenlerin, hep halktan yana çalışma şekli istek ve arzumuz olmuştur.

Kirli siyasetin hegemonyasına girmeyerek, uzak durarak, devleti temsilen şeffaflık ve hakkaniyet istikameti doğrultusunda omuzlarına aldıkları emanetlere hakkıyla sahip çıkmalarını istemişizdir…

Ehil ve liyakat sahibi bürokratların işbaşında olması gerektiğine vurgu yapmışızdır…

***

Hatırlayacağınız gibi..

Dünkü yazımızda yüce kitabımız Kur’an-ı Kerimden iki ayet-i kerimeyi aktarmıştık…

Emaneti ve itaati” simgeleyen iki ayet-i kerime idi..

Nitekim bugünkü hasbıhalimiz de aynı çizgide devam ederken, beş önemli kavrama da dikkat çektik…

Devlet adına görev yapan, milletin dertleriyle dertlenen bürokratların varlığı bu beş ana kavram üzerinde; olmalı!

Şeffaflık, çalışkanlık, dürüstlük, istikamet ve emanet!

Öyle inanıyorum ki devletin rotası, özellikle de Diyarbakır’ımızda esen yeni rüzgârın, ilgili ve yetkili zevat nezdinde, bu minvalde, hava solunacak.

Özellikle hükümet ve İçişleri Bakanımız Sayın Soylu’nun, bu paralelde toplum adına ileri sürmüş olduğumuz temennileri peyderpey gerçekleştirmeye başladığını da ifade edebiliriz…

Ki bu beş ana kavramı yakalayan bürokratların da, her zaman için halkla, toplumla bütünleşerek adım atacağına inanıyoruz.

İşleyiş böyle olunca doğal olarak da Allah’ın emrettiği hüküm yerine gelmiş olur..

 “Emanetleri ehil olan kimselere verin..”

Yapılan uygulamalar da adil ve hukukun üstünlüğüne uygun olarak gerçekleşir.

***

Ama diyeceksiniz ki her şey güllük gülistanlık mı?..

Değil..

Bir gülle bahar olur mu; olmaz?!..

Ancak, çıkan yılda bir samimiyet hasıl ise; sahiplenmek gerekir.. Ki; o bir gül, bir bahçe ve akabinde bahçeleri beraberinde getirsin…

Bakınız, son bir ay içerisinde Diyarbakır’da özellikle başta Valilik olmak üzere Belediyelere atanan Başkanvekilleri…

Yani kayyımlar, Diyarbakır’a yeni bir çehre kazandırmışlardır.

Yeni bir açıklık getirmişlerdir.

Güzel uygulamalar, büyük memnuniyetler içerisinde barış, güven ve kardeşlik olguları devletle pekiştirmeye çalışılmakta olduğunu görüyoruz.

İnanın, iki yıldan beri şu Kayapınar Belediyesine kayyım olarak atanmış olan Kaymakam Ünal Koç’un yanlış uygulamaları, her gün biraz daha kendini deşifre edip ele veriyor.

Özellikle şu Üçkuyular Mahallesindeki arsa mafyalarının vurgunları ve bazılarının halkın üzerine kurmuş oldukları “korku imparatorluğu” hegemonyası; tartışılmazdır…

Özellikle yakından takip ettiğimiz bazı konular, öyle bir hal almıştı ki mülkiyetine ait özbeöz tapu sahibi olan vatandaşlar dahi rahatlıkla arsalarını, arazilerini satamıyor veya işleyemiyor…

İllaki birileri çıkıp “benim işgalimin altındadır” diyor…

Vatandaşı tehdit ediyor…

Satan da mağdur oluyor, alıcı olmaya kalkan da mağdur oluyor…

Ve o mal; murdar hale getiriliyor…

Ya ucuza, kelepir mahiyetli satıyor..

Veyahut da o işgalcinin istediğine boyun eğiyor…

Bu minvalde birçok mevzuyu, dosyayı, arsayı açık ve aleni şekilde ben bile buradan aktardım..

Yazdım, çizdim, söyledim…

Ama Belediye Başkanvekili Kayyım Sayın Ünal Koç ve onun mahiyetinde çalışan Yazı İşleri Müdürünün direktifleriyle “resmi evrakta tahrifat ve sahtecilik” yapılarak, hak gaspı yapıldı..

Hukuksuzluğa, zorbalığa meşruiyet vermek üzere imzalar atıldı…

Tabii biz bunları yazdık.

Yukarılara bildirdik.

Kamuoyuyla paylaştık.

Günü gelince İçişleri Bakanımız da fark etti; neşteri vurdu..

Meğerki söylediklerimizden daha fazlasıyla çok kirli oyunlara imza atmış…

Ki Vali Karaloğlu ile arasına da “kara kedi” girmiş..

Rant paylaşımı; uzlaşmazlığı..

Yine orada bir rüşvet veyahut evrakta tahrifat yapılmış ki nihayetinde hak ettiğini buldu, karşılığını tenzil-i rütbe ile aldı.

Koç gitti..

Şimdi, Kayapınar Belediyesi ve Kaymakamlığı rahat bir nefes almış durumda!

Hele hele yeni gelen Kaymakam Arif Karaman beyefendinin halka karşı güler yüzlülüğü, halkın her kesimine inmesi dikkat çekici…

Çarşı pazarı geziyor…

Çok mütevazı bir şekilde, halkla kaynaşıyor…

Kapısı herkese açık..

Bunlar, ilçe halkı için çok sevindirici gelişmeler!

İnanın, kısa süre olmasına rağmen hal-i hazırda Kayapınar ilçesi, yepyeni bir çehre kazanmış durumda!

Aynı zamanda alt kadroda bulunan Kaymakamlığa yakın eski HDP’lilerin kalıntılarını da peyderpey değiştirmeye başladı.

Diyarbakır halkı, artık yavaş yavaş Sayın Karaman’a sevgilerini, bağlılıklarını pekiştirmek üzere rahatlıkla ve güvenle Belediyeye gidip geliyor..

İşte her zaman biz de memlekete yıpranmamış, sürgüne tabi olmamış, genç beyinleri, temiz, helalini helal, haramını haram olarak bilen ve halka hizmet vermek üzere inançlı bürokratların atanmasını istemişizdir..

Kamu adına, talep etmişizdir…

İl Valimiz Sayın Ali İhsan Su’nun Büyükşehir Belediyesinde, son iki gün içerisinde yapmış olduğu “taze kan” uygulaması önemli!

Sur Belediye Başkanvekili Abdullah Çiftçi’nin Genel sekreterlik görevine, yıllardan beri birlikte çalıştığı Veysel Kızılay ile Ensari Erdem adlı iki gencin de Genel Sekreter Yardımcılığına atanmaları bize göre çok isabetli olmuştur.

Diyarbakır’ın saf kanından olan bu her iki genç, kirli ideolojilere uzak temiz ailelere mensup olan gençlerimizdir!

Onun için Diyarbakır SÖZ Gazetesi dünkü birinci sayfasında, gelişmeyi şu başlıkla okurlarına duyurmuştu…

“Karaloğlu’nun ithal bürokrat devri Büyükşehir Belediyesinde sona erdi”

O DEVİR BİTTİ” başlıklı haber şöyle devam ediyor.

“Ardından skandal izler bırakarak merkeze çekilen Vali Karaloğlu’nun yerine atanan Vali Su’nun, Büyükşehir’de başlattığı revizyon sürüyor.

Genel Sekreterden sonra iki yardımcı da değişti.

Artık ithal değil, yerli.

Kızılay ve Erdem.

Vali ve Büyükşehir Belediyesi Başkanvekili Ali İhsan Su’nun Belediyede başlattığı revizyon devam ediyor.

Vali Su, görevden el çektirilerek merkeze alınan Vali Münir Karaloğlu’nun Belediyedeki ithal bürokrat devrini kapatarak, halkın benimsediği yerel bürokratlara odaklandı.”

İşte bu haber, çok sevindirici ve isabetli bir haberdir.

Yerli yerinde bir tespittir.

Allah yardımcıları olsun.

Daima halkın dualarına mazhar olsunlar diye biz de dua ediyoruz.

Ancak daha var.

Büyükşehir Belediyesinin birçok önemli daire başkanları, özellikle inşaat ve imar dairelerinin başındaki eski HDP kalıntılarını da artık oradan uzaklaştırma çabasının gösterilmesini kamu adına bekliyoruz.

En derin saygı ve sevgilerimle.

 

 


Bu Makale 4968 kere okunmuştur.