İSLAM’SIZ BİR DÜNYADA SİYONİZM’İN HÂKİMİYETİ!? (VI)

Sevgili okurlar…

Sohbet serimiz devam ediyor... Başlığa çıkardığımız ifade de yerini koruyor... Muhtevası tartışılmaz hakikatleri, İslam dünyasına ve Müslümanlara haykırıyor! Bugün değil, 1,5 asırdır İslam dünyası kendi öz değerlerinden, inancından, kültüründen, medeniyetinden, ahlakından, insanı karakterinden uzaklaştırılarak, “asimile” edildi…

***

İşte bu “ırkçı, şoven, ideolojik, kapitalist, faşizan” anlayışın vesayetiyle, küfrün çizmeleri altında kan, gözyaşı, şiddet ve terör sarmalı içerisinde, İslam dünyası inim inim inlemektedir… İşte Gazze, Filistin, Lübnan, Ürdün, Irak, Mısır ve Suriye! Emperyalizmin kölesi haline gelen- Suudi Arabistan’ın anlayışı! Birleşik Arap Emirlikleri dâhil... Hepsi, Siyonizm’in ve Emperyalizmin “emir eri” gibi!

***

Bakınız, İran’da dün peş peşe bombalı saldırılar, patlamalar yaşandı… Gelen bilgilere göre, 103 insan yaşamını yitirmiş... Yüzlerce insan da yaralı... Saldırının yapıldığı yer manidar… Bir süre önce ABD tarafından vurulan İran devrim Muhafızları Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani’nin mezarına yakın bölge…

***

Olay sıcak, henüz kimin yaptığı belli değil... Ama bu saldırının hizmet ettiği akıl, İran’da “iç karışıklığın” yaratılmasını istiyor... İki gün önce, Türkiye’de İsrail’in istihbarat örgütü olan MOSSAD’a operasyon yapıldı… 34 kişi gözaltına alındı… Sorgulamaları sürüyor... Bunların yakalanmasının akabinde İran’da bu patlamaların yaşanması, tesadüf değil...

***

Ne diyordu, Netanyahu! Türkiye dahil olmak üzere, İslam ülkelerinde MOSSAD operasyonlar yapacak ve saldırılar düzenleyecek... Kimse İsrail’i tehdit edemez, ambargo uygulayamaz…”  Belki de MOSSAD’a Türkiye kendi içinde operasyon yapmamış olsaydı, benzer hadisenin yaşanmaması içten bile değildi.

***

Bakınız, günlerdir yazıyorum dillendiriyorum, İslam dünyası ne hazin ki bir avuç Siyonist Yahudi’yle baş edemiyor diye! Ki hal-i âlem orta yerde cereyan ediyor... Çünkü İslam dünyası “İslamsız, Kur’an’sız, Peygamber’siz” bir rotada gidiyor... Eski cahiliye devrinden beter bir halde, toplum ve devlet yönetimleri eziklik içerisinde, cehaletin batağında yürüyor!

***

Tıpkı, İslam’ın bi’setinden evvel yaşanan ve yaşatılan bir cahiliye devri söz konusu… Oysaki orta yerde Kur’an-ı Kerim var... Cahiliye devrini yerle yeksan eden, Peygamber Efendimiz Hazreti Muhammed (S.A.V) var... Kur’an deyimiyle “O rahmeten lil Alemindir...” Tüm âlemlere rahmet olarak gönderildi… Ona inananlar, onun yolunda gidenler, sağlam yörüngede yer aldılar…

***

Hz. Muhammed (S.A.V)’i kendine düstur edinenler, Kur’an-ı Kerim’i de fani ve ebedi hayatın Anayasası olarak görenler, İslam’ın bayrağı altında, toplanan ümmettir… Ki o ümmet de Müslümanlardan oluşmaktadır… Ki büyük İslam devletlerini oluşturup kurdular… Selçuklulardan tutun da, Osmanlı’ya kadar!

***

“Kelime-i Tevhid” sancağı altında, İslam orduları Avrupa’nın en ücra köşelerine kadar at koşturdu… Her gittiği ülkede, İslam’ın bayrağını dalgalandırdı… Medeniyetler inşa etti. İman şuuruna sahip nice Selahaddin-i Eyyubi’ler, Yavuzlar, Fatihler İslam sancağını, dünyanın dört bir tarafında dalgalandırdı…

***

Onlara zaferler kazandıran; ruhlarındaki, bedenlerindeki “iman meşalesiydi…” Kur’an-ı Kerim’in hükümlerinden, Peygamber Efendimizin yol göstericiliğinden, zerre-i miskal sapmadan ilerlediler... Sanayisi de teknolojisi de ekonomisi de yer küresinin en öncüsü ve dirisiydi!

***

Ne vakit ki İslamiyet’e sırt çevrildi! Kur’an-ı Kerim tozlu raflara kaldırıldı… Peygamber Efendimiz (S.A.V)’e “çöl bedevisi” denildi... Batının ve batılın Bolşevik baykuşlarına meyil edilince… Kültüründen, medeniyetinden, değerlerinden, örfünden uzaklaşıp, “batılın dünyevi şehvetine” meyil edince, çöküş ve tefrika başladı…

***

Osmanlı’yı ne yıktı? Arap ırkçılığı... Tıpkı bugün içimizdeki Siyonizm’e ve Emperyalizme hizmet veren, batılın aklıyla hareket eden, tekçi, vesayetçi, ırkçı şoven kesimlerin, Kelime-i Tevhid’e karşı gelişleriyle; bölünüp, parçalandık… Geriledik... Bugünkü halimiz işte, bu fotoğrafı haykırıyor…

***

İslam dünyasını şöyle göz önüne getirelim… Öldüren de Allahû Ekber diyor, ölen de Allahû Ekber diyor... Çünkü tefrika var, ifşa var, kör ideolojilerin sapıklığı var... İç kavgalar kadar, terör bugün İslam ülkelerinin yakasını bırakmadığı gibi, sosyal, siyasal, ekonomik ve toplumsal barış noktasında, iki yakasını da bir araya getiremiyor…

***

Zira İslam hâkimiyeti yok... Kur’an hâkimiyeti yürürlükte değil…

Günlerdir bu minvalde yazıyorum… Belki bazı okurlarım sıkılmışlardır hep aynı mevzu içerisinde, haykırıyoruz diye! Olabilir… Ama ülkenin ve toplumun hal-i pür melaline göz yumamayız, söyledik geçtik ile kalamayız!

***

Ki söylediklerimiz sadece laf-ı güzaftan ibaret değil... Bir hikâye de anlatmıyoruz. Bizimkisi, bilimsel ve tarihsel bir tespitlerdir…

***

Tarih sayfalarını çevirelim! Tevhid bayrağıyla yola çıkan Müslümanlar hiç bir zaman hedeflerinde galebe çalmış değillerdir… Çok büyük azınlıkta oldukları dönem Avrupa’nın Viyana’sına kadar at koşturdular... O ecdatlar ki, Hz. Ömer’den sonra Kudüs’ü fetheden Selahaddin-i Eyyubi’lerdir.

***

Ama bugün bakıyoruz ki bu fedakârlığı yapacak bir lider yok... Ne Hz. Ömer var, ne Selahaddin-i Eyyubi’ler var, ne Fatih Sultan Mehmet Hanlar var... Onların misyonunu taşıyabilecek İslam dünyasında bir lider dahi göremiyoruz... Yok... Onun için bugün bir avuç Yahudi, Filistin’i nerdeyse tümüyle ele geçirmiş durumda!

Bu hal bir İslam topluluğu için, ümmet için yaşanmamalıdır ve yakışmıyor da! Bir zilletlik halidir.

***

Netice itibariyle, diyoruz ki; Kur’an-ı Kerim’i tozlu raflardan indirelim.. Toplumun her kesimine götürelim.. Onu yayalım ve de okutalım… Eğitim ve öğretim müfredatımızın baş tacı yapalım… Onunla yaşamımızı donatalım, rehber edinelim! Siyasi ve içtima tüm hayat faktörlerimizi, onunla dizayn edelim!

***

Aksi takdirde hiçbir şeye sahip olamayız… Kimse kusura bakmasın. Birilerinin şüphesi varsa da gelsinler televizyonda açık oturum yapalım, bunu kamuoyu onunda tartışalım... Ve yalan söylemeyen tarihimizi orta yere koyalım! İslam ülkeleri hangi dönemlerde zaferden zafere koşmuşlar, hangi dönemlerde zafiyete düşmüşlerdir?!

***

Özü itibariyle diyorum ki; O İslam ki Selahaddin-i Eyyubi’leri yetiştirdi, o İslam ki Hz. Ömer ile Kudüs’ü fethedebilecek bir toplum yetiştirdi.

Ama bugünkü o ecdadın torunları olarak, Hz. Ömer’i, Selahaddin-i Eyyubi’leri ve Viyana kıyılarına kadar at koşturan devlet büyüklerini yetiştiremiyor, yetiştirme gayretinde bulunmuyor!

***

Çünkü Kur’an hâkimiyeti yürürlükte değil, çünkü Kur’an’ın hükümlerini arka plana attılar da ondan. Bu nedenle Kur’an’ın manevi şamarından kendimizi kurtaramıyoruz.

En derin saygı ve sevgilerimle.