SİYONİZM’İN VARLIĞI İSLAM DÜNYASINI ZAYIFLATIYOR(II)!?

Sevgili okurlar...

Dünden devam diyoruz. Ve diyorum ki İslam dünyasının hal-i hazırda başındaki en büyük bela, “Siyonizm’dir…” Bu bile bugüne özgü değil, 1,5 asırdır vaki… Siyonizm, Yahudi İsrail’in özel ve gizli bir adıdır. Bunun manası, dünyaya hâkim olmak demektir... Varlığı yeryüzüne ve insanlığa büyük bir tehdit ve tehlikedir…

***

İslam dünyası, özüne dönmeli, özünü yaşamalı! Yenilik adı altında, sözde çağdaşlık adına, modernite adına, şunun bunun yasalarını ithal ederek, bir ilerleme kaydedemez. Batıdan, Amerika’dan içimize taşıyacağı, bir beşeri yönetim anlayışı, değerlerimizle örtüşemez! Bugünkü hal-i perişanlık da bundan kaynaklıdır?

***

Bir halk deyimidir; “sürüden ayrılanı kurt kapar.” Bu misalle yola çıkarsak, İslam dünyası da özünden, değerlerinden uzaklaşırsa, “Siyonizm ve küfür” onu kapar... Ki mevcut hal bunu haykırıyor... Onun için ne yaparsak yapalım, illaki bizim parolamız, pusulamız, ecdadımızın tarihi kültürü ve medeniyeti olmalıdır.

***

Onlar aynı kültürle, aynı tarihle dünyaya hükümran olmuşlardı. Yeryüzünde ta Viyana kıyılarına kadar gitmişlerdi… Avrupa’nın yüzde 70’ini mağlup etmişlerdi…

O tevhit inancıyla yola çıktıkları için, zaferden zafere koşmuşlardır… O iman şuuru eğer ki İslam dünyası içerisinde zafiyete uğrarsa, çöküş, dağılma, bölünme ve tefrikalar kaçınılmaz hale gelir…

***

Basmakalıp ifadelerle “Ben Müslüman’ım” demek kâfi gelmez. Fiilen taşınan bu isme sadakatle bağlı olunmalıdır... Aksi durumda diyoruz ki; İslam dünyası kendini bu halin içinden bu zilletten kurtaramaz!

***

Bakınız, yüce kitabımız Kur’an-ı Kerim, Âl-i İmrân suresinin 139. Ayetinde bizlere ne diyor?

Diyor ki;

“Gevşemeyin, hüzünlenmeyin. Eğer (gerçekten) iman etmiş kimseler iseniz üstün olan sizlersiniz.”

Kur’an bunu bize vurgulayarak hatırlatıyor. Peki, ne oluyor da İslam dünyası bugün kendi kendini toparlayamıyor… İslam meşalesini taşıyamaz hale gelmiş…

***

Büyüklerimiz hep derlerdi… “Sille-i Hûda’nın sesi yoktur, bir vurdu mu da devası yoktur.” İslam dünyası ne yazık ki nerdeyse Allah’ın bu sillesine maruz kalmıştır, kalmaktadır… Bir avuç Yahudi, Filistin’i eziyor ve istila ediyor. İslam dünyası da yaşanan vahşeti, “İsrail’le Filistinliler kavga yapıyor” diyerek geçiştiriyor.

***

Peygamber Efendimiz (S.A.V) ne diyordu? “Mümin, diğer mümin için birbirine kenetlenmiş sarsılmaz bir taş duvarına benzer.” Peki, bugün bir ümmet şiarı var mı; yok? “Mümin, müminin kardeşidir” meşalesi yanıyor mı; yok? O sarsılmaz birliktelik var mı; o da yok?

***

Onun için kulağımızın dibinde bir avuç Yahudi, nerdeyse Filistin’i istila etmek üzeredir… Peki sonuç? Siyonizm bununla sınırla kalacak mı? Ne mümkün! Bir kere, iştahı açılmıştır İslam dünyasının “zillete düşen” hali karşısında... Çünkü ona karşı duran, direnç gösteren, üstesinden gelen bir güç, bugün İslam dünyasında vücut bulmuş değil…

Gidişat büyük bir belirsizliği gösteriyor… Tabi bu belirsizlik, İslam dünyası için... Yeni hedefler belirleme gayreti içerisinde bulunuyor bugün; Siyonizm ve onun maşası olan Emperyalist güçler... İşte burada kendimize gelmemiz lazım... Özümüze dönmemiz gerekir…

***

Laiklikle, Kemalizm anlayışıyla, CHP’nin tasallutuyla bu memleket bir yere gidemez ve de gideceği güvenli bir liman da yoktur… Bu itibarla kendi asaletimize dönmemiz lazım. Kültürümüze dönmemiz lazım. Harflerimize dönmemiz lazım.

***

Bir gecede 50 milyon insanı mutlak bir cehalete sürükleyen o zihniyete aldanmayalım. Çünkü o zihniyet, bir gecede bin senelik Osmanlı harflerini, Selçuklu harflerini, Kur’an harfini, yasaklayıp kaldırdı… Yeni Latince harflerle bir milleti yönetme ve yönlendirme kararı aldı… Ama bir çırpıda milyonlarca insanı da cehalete sürükledi. Ki hala da o cehalet içerisinde kıvranıp duruluyor…

***

Oysaki bin senelik bir harf kültürü, aba ecdattan mirastı... O mirası zayi etmemek gerekiyordu… Güçlü, imanlı ve samimi evlatlar, hiçbir zaman aba ecdadının kültürünü çiğnemezler ve çiğnetmezler… Başka şeylere yönlendirmezler.

***

Ne oluyor da bizim bin yıllık alfabemiz, batının istemi doğrultusunda, kaldırıldı... Yeni alfabe olan Latince alfabeye bağlandık… Ki o da Avrupa’dan ithal edildi. Hep ifade ediyorum, o harf devrimiyle koskocaman Türkiye halkını, 7’den 70’e bir gecede cahilleştirdiler.  Bu hayra alamet değildir. Bize göre işin içinde çok büyük kasıtlar var.

***

Yoksa bin senelik kültürü değiştirip de bir gecede milyonlarca insanı cahilleştirmeye kimsenin hakkı yoktur ve olamaz da. Ama ne yapacaksın? Demek ki milletçe buna da boyun eğmek zorunda kaldık. Takdir-i ilahi dedik ki öyledir. Başka gidecek bir yol da yoktu? O yolumuzdan kasıtlı olarak saptırıldık, cahilleştirildik… Buna da “görülen lüzum üzerine yapılmıştır” diyorlar.

***

Netice itibariyle sonuç ne olacak derseniz? Görünen o ki toplum olarak yalpalayıp durmaya devam edeceğiz... Nitekim, kültürümüzü bir türlü yakalayamıyoruz. Eğer o kültürü yakalarsak, o eski harflerimizle tanışırsak yepyeni bir Türkiye oluruz diyenlerin başında geliyorum!

***

Viyana kıyılarına kadar at koşturan o ecdadın kültürü ancak bizi diriltip şahlandırabilir? O kültüre dönersek, o bilime, ilime, tarihe dönersek yepyeni bir Türkiye oluruz... Ama o da meçhul tabi bilemiyoruz.

Allah encamımızı hayreylesin.

En derin saygı ve sevgilerimle.