AŞKLA KOŞANLARA İHTİYAÇ VAR!

23 yıl öncesine gidersek; Tarih 14 Ağustos 2001.. AK Parti’nin kuruluşu ilan ediliyor. Kürsüde Erdoğan. İlk sözü; “Bilinmelidir ki, artık hiçbir şey, eskisi gibi olmayacak.” İşte o günden bugüne geçen zaman dilimi içerisinde, denilen oldu; “Sessiz devrimler gerçekleşti.” Ve hiç bir şey eskisi gibi olmadı. Kerameti kendinden menkul vesayetçi anlayışlara, dur denildi Askeri cunta heveskarlarını tasfiye etti.  Darbeler dönemini kapattı. Milli irade hâkimiyetiyle devlet çarkı sivil siyasetin eline geçti.  Engeller, takozlar, iradeyi alt etmeye yeltenenler yol seyrinde çıksa da, milli irade tarafından, atıla düşürüldü.

***

Yönetim sistemini değiştiren parti ünvanıyla, AK Parti 23 yılda çok şey yaptı. 22 yıl bilfiil iktidar olan ve her seçimde kendini yenileyerek sandıktan birinci çıkmayı başardı?.. İlklere imza atıp, değişimlerin kapısını açtı. En önemlisi darbelerin devirdiği iktidar değil, darbeleri püskürten iktidar oldu.

Ülkenin kanayan yarası haline gelen milli meselelere çözme iradesi koydu. Dil, inanç, ırk ve kültür ile birlikte düşüncelerin önündeki yasakları kaldırdı. Zihinlere atılan prangaları, dağıttı. Başörtü yasağını kaldırdı, ki bugün kamuda serbest.

***

Kürtçe önündeki yasakları kaldırdı. Ki, 80’leri, 90’ları bilen bilir. Daha açık ifadeyle, Cumhuriyetin kuruluşundan itibaren Kürtler’e dair sergilenen inkar ve asimilasyonu tarih hep not etmiştir. Bugün, Kürtçe serbest, eğitim ve öğretimi de serbest! Radikal ve de inkarcı kesimler ateşi körükleseler de, devran eski devran değil!

En önemlisi de, İslam tarihi ve Türkiye’nin milli duruşunda önem arz edici olan Ayasofya’nın konumu… Ki bu bir milattı. İstanbul’un fethine yakışan bir anlayışla, ibadete açıldı ve Cami olarak bugün hizmet veriyor. Sosyal, ekonomik ve kültürel alanda devrimler yaptı.

***

Her ne kadar bugün ekonomik yönde iyi bir hal yaşanmıyorsa da, ülkenin kalkınması noktasında Cumhuriyet tarihinde yapılanın, kimi alanda iki, kimi alanda üç, hatta dört misli yapıldı. Ülke yönetiminde halk sistemin öznesi edildi. Ki bu, hem parlamento için hem de cumhurbaşkanlığı için söz sahibi oldu.

Erdoğan, AK Parti’nin mutlu ruhunu, merhum, Diyarbakırlı şair Sezai Karakoç’tan, getirdiği vecize sözle aktardı. “Biz koşu bittikten sonra da koşan atlarız.” Yoksa, 12 Eylülcülerden, 28 Şubatçılardan, 15 Temmuzculardan hesap sorulabilir miydi?Hepsi ceza aldılar, halk iradesine dokunulmayacağını bildiler…

***

Hiçbir iktidar kusursuz değil! Önem arz edici olan, artılar ile eksilerin terazideki, ölçüsüdür. AK Partinin iktidarlarına baktığımızda, artılar fazla!  Demokrasi adına, insan hakları adına, özgürlükler adına!

Netice itibariyle gel gitler yaşasa da erozyona uğrayan yanları bulunsa da kimi zaman özgürlükleri kısıtlayan hava estirilse de çok şey değişti! 4 Başbakan, 2 Cumhurbaşkanı, onlarca bakan, binlere ulaşan milletvekili çıkaran bir iktidar olarak, Erdoğan kurucu irade saygısıyla, kafasını kuma gömen olmadı. Ki hep lokomotif oldu!

***

Bugün bile konuşulan ne, Erdoğan sonrası Ak Parti ne olur? Halkın partisi olan AK Parti, aynı zamanda lider partisidir. Gelinen aşamada, AK Parti için değişim gerekliliği noktasında, herkes hem fikir. Çünkü, iktidar ateşten gömlek olma realitesiyle belli bir dönemsel yıpranma ve erime ile yangının etkisiyle geriledi.

Şimdi yeni döneme, değişim ve dönüşüme ihtiyaç var! Bundan sonra ne yapılmalı? Erdoğan'ın, kuruluş yıl dönümündeki konuşmasının şu bölümü dikkat çekici!

***

“Zamanın ruhu toplumu dönüştürürken; siyasal alanı yeni baştan tanımlamakta, alışılagelmiş siyaset tarzlarını da değişime zorlamaktadır. Halktan yükselen değişim dalgasının ürünü olarak siyaset sahnesine çıkan AK Parti’nin, yeni dönemin ruhunu ıskalaması tabii ki düşünülemez”

Dikkat çeken, ki bir çok kesimin de eleştiri oklarını yönlendirdiği, değişim, neden gecikmeli gidiyor, sözü. Erdoğan için, itici..  Buna da vurgu yaptı.. Biz değişimi uzun soluklu, düşünenlerdeniz, hemen yarın değil. Ki görünen o ki bu minvalde bir süreç işletiyor Erdoğan. Daha önce metal yorgunluğu diyordu, şimdi “yorulanlar yolumuzdan çekilsin.”

***

Bu sözüne Erdoğan şöyle açıklık getirdi, konuşmasında! Kendini yorulmuş hisseden varsa, bitkin hisseden varsa, onlardan kenara çekilip biraz soluklanmalarını istiyoruz. Heyecanını kaybedenler, millete hizmetin önünde engel olmamalıdır…”

Önemli bir mesajı da, parti tabanına, halka oldu. Onu da şu sözlerle dile getirdi. Tabi ki, İslam dünyasını, Ortadoğu’daki hal-ı perişanlığı da, öne çıkararak. Dedi ki; “ “Milletin ve ümmetin umudunu heder edenlere hoşgörü göstermeyiz, gözünün yaşına da bakmayız. Yenilenerek, güçlenerek, tazelenerek ilerlerken, kimsenin bize ayak bağı olmasına müsaade etmeyiz.”

***

Tabi süreç artık icraat zamanı dedirtiyor. 4.5 yıla yakın zaman diliminde seçim yok. Eğer ki, hedeflenenler ikmale getirilmez, sorunlar çözüm bulmaz ise; o zaman muhalefetin arada bir nabız yokladığı erken seçim ikmal olur. İşte o zaman da, iş işten geçmiş olur. Onun için, AK Parti önümüzdeki zamanı, icraat zamanına dönüştürmeli. Sosyal, siyasal ve özellikle de ekonomik yönden!

Bilmem dikkatinizi çekti mi, Erdoğan’ın konuşmasında, kutsal değerlerimize karşı içten ve dışarıdan sergilenen, saldırılara dair, ortaya koyduğu net tavır.. “Ezana, bayrağa, camiye, Kuran’a, cami cemaatine, kutsal değerlerimize saldırmayı aklının ucundan geçirenin gözünün yaşına bakmayız”..

***

Hasılı kelam, AK Partinin 23. yaşın kemale erdirdiği olgunluğun da kazanımıyla, yepyeni bir ruh, tavır, anlayış, felsefe ve stratejik bir siyaset manzumesiyle; milli, yerli öncelikli hadiselerine çözüm bulma gayretine girmeli ki, dış etkenlerle mücadelede iç buhran, etkisinde kalmasın! Değişim ruhu şart! Yorulanlarla koşulmaz, aşkla koşanlarla koşulur!

***

ÖZEL OKUL ÜCRETLERİ?

Velilerin özel okulların ucuz hale gelen, ücretleriyle alakalı sorularına yanıt, noktasında şu bilgilendirmeyi yapmak isterim! Şöyle ki;

***

SORU 1: Gelecek yıl, özel okula başlamış bir öğrencinin ücret artışı en fazla yüzde kaç olacak?

YANIT: Özel Öğretim Kurumları Yönetmeliği'ne göre, özel okullarda ara sınıfların eğitim ücreti belirlenirken bir önceki yıl ilan edilen ücret, okulda devam eden öğrencilerin eğitim ücreti belirlenirken ise öğrenci kayıt sözleşmesinde belirlenen ücret dikkate alınacak ve bu ücretlere [(bir önceki yılın ortalama yurt içi ÜFE+bir önceki yılın ortalama TÜFE)/2]+5 oranından fazla artış yapılamayacak.

Bu formüle göre yapılan hesaplamalara göre, özel okulların, gelecek yılki eğitim öğretim ücretlerini ara sınıflardaki öğrenciler için en fazla yüzde 56,89 oranında artış yapabileceği öngörülüyor.

***

SORU 2: Özel okullara yeni başlayacak öğrencilerin ücretleri nasıl belirleniyor?

YANIT: Özel okullar, öğrenci ve kursiyer ücretlerini; veli veya kursiyerlerle yapacakları Bakanlıkça belirlenerek Genel Müdürlük internet sayfasında yayımlanan özel sözleşmelerinde sağlayacaklarını belirttikleri eğitim ve öğretim imkânlarına, gelişmelerine imkân verecek yatırım ve hizmetler ile diğer işletme giderlerine göre tespit ediyor.

Dolayısıyla 1,5 ve 9. sınıflara başlayacak öğrencilerin ücretleri, veli ile okul arasındaki sözleşme hükümlerine göre belirlenecek.

***

SORU 3: Özel okul ücretleri ne zaman ilan ediliyor?

YANIT: Özel Öğretim Kurumları Kanunu'na göre, öğrenim ücreti ve diğer ücretler, kurumlarca her sene belirlenerek ocak ayından itibaren en geç mayıs ayının sonuna kadar ilan ediliyor.

***

SORU 4: Özel okullar yemek ve kıyafet gibi ücretleri ne zaman ilan ediyor?

YANIT: Mevzuata göre, özel okullar, öğrenci veya kursiyerlerden; yemek, kahvaltı, servis, pansiyon, yatakhane, kitap-kırtasiye, kıyafet, etüt ve benzeri hizmetler karşılığında alacakları ücretleri mayıs ayının sonuna kadar ayrıca tespit ediyor. Bu hizmetlerden, talep eden veliler faydalanıyor.

***

SORU 5: Özel okullar ara sınıflar için mevzuatta belirlenen oranın üzerinde bir fiyat uygulayabilir mi?

YANIT: Özel Öğretim Kurumları Yönetmeliği'ne göre kurumlar ücret ilanlarını, Millî Eğitim Bakanlığının Bilişim Sistemleri (MEBBİS) programına işleyerek alınan çıktının bir örneğinin süresi içinde doğrudan bağlı bulundukları milli eğitim müdürlüğüne veriyor ve belirtilen süre sonuna kadar kurumda velilerin görebilecekleri bir yere asıyor.

***

Dolayısıyla özel okullar mevzuattaki formülle belirlenen ücret artışının üzerinde bir artış yapamıyor. Mayıs ayından sonra açılan kurumlar ise bu işlemi kurum açma izni aldıkları tarihten itibaren bir ay içinde yapıyor.

Kurumlar ilan ettikleri ücretlerin altında bir ücretle de kayıt yapabiliyor ancak, ilan edilen ücretin üzerinde ücret talep edemiyor. İşte bu soru ve yanıtlar ışığında, hareket etmeyen özel okullar belirlenmesi halinde, ceza-i müeyyideye tabi olur..

***

GÜNÜN SÖZÜ…

Kendin olursan, ancak ve ancak hür iradeye sahip olabilirsin.