Görüş Bildir

KALEMİN DİLİ

GURURLUYUZ, MUTLUYUZ...

Hiç kuşkusuz ki başarı "azimle" gelir.. Yeter ki, insanoğlunda "mücadele" ruhu eksilmesin… Azim, mücadele ve başarı; "birbirlerini" tamamlayan, üç temel kuraldır… İşte, Uzay Haber Televizyonu ve Diyarbakır Söz, yayın hayatlarına start verdikleri gün itibariyla; üç kuralı "yaşam iksiri" olarak kabul ederek bugünlere geldi. Taviz yok, keyfiyet yok, zafiyet hiç yok!..

***                                                   

Aynı minvalde; "yayın ilkelerini de" tüm "ahlaki" değerler ölçeğinde, olmazsa olmaz olarak gördü, görüyor.. Objektif, tarafsız, ilkeli, doğru, gerçekçi ve bir o kadar da milli ve yerli manevi değerleri kutsayan, sahiplenen oldu. Olmaya da devam edecek!.. Kişi hürriyetinden, yaşamın "ahlaki" toplumsal, inanç ilkelerine kadar!.. Yani, doğruya doğru, yanlışa yanlış diyerek, bugünlere geldi.. Düsturu hep bu olmuştur…

***

Onun içindir ki, iki kardeş kuruluşun yayın hayatı, onu besleyen, büyüten, okuru, izleyicisi ve tabi ki bulunduğu kentin ahalisi ile dinamikleriyle olan, entegrasyonudur.. Ki, sürekli gelişiyor ve büyüyor… Diyarbakır Söz kendi alanında, 31 yılını geride bırakıyor.. Yarım asra merdiven dayayan Diyarbakır Söz, ilk günkü "aşkla, şevkle" üstlendiği misyonun ilkeleri doğrultusunda, mücadele ediyor…

***

Bu evrede, saldırılara, suikastlar, kumpaslara, karanlık zihinlerin iftiralarına, maruz kaldı.. Uğrunda, "şehadet" şerbeti içen, canlar verdi!.. Ama, hep doğrudan, hakikatten yana oldu; "boyun eğen" olmadı… Kötüye kötü, iyiye iyi dedi.. Yolsuzlukların, usulsüzlüklerin, rüşvetin, suiistimallerin, ahlaksızlıkların, kamuda ve sivil alandaki, "hukuk dışı, ahlak dışı" her türlü, vakanın ve ismin üzerine giderek; "şeffaflığı" önemseyerek, bayrak yaptı!

***

Kimi zaman siyasiler, bürokratlar, iş dünyası, kimi zaman da sivil kesimler "makam, mevki, maddi ve manevi yöndeki güçlerini" gün yüzüne çıkaran, maskelerini düşüren haberlerde "nüfuz" edici oldular… Farklı ayak oyunlarına yeltendiler, "hukuk dışılığı" kendilerine koruma kalkanı yapmaya çalıştılar… Terörcükler, adi oluşumlarla, "yılan" misali, faaliyet içerisinde olduysalar da "boyun eğen" değil, bilakis karşı duruşla "asileşen" oldu.. "Hakikatlerin" rotasından şaşmadı!..

***

Söz bağrında, "Söz Televizyonunu" çıkardı, ardından "Yeni Sayfa" gazetesi.. Ve son halka; Uzay Haber Televizyonu.. Uzay Haber Televizyonu, görsel yayıncılık alanında; "kendi ilkeleriyle" farklı bir sayfa ve çığır açtı.. Yerelin tüm imkanlarıyla, ülkeye ve dünyaya "habercilik ve tartışma programlarıyla" ulaşılabilineceğini kanıtlayan bir yayın profiliyle izleyicilerinin karşısına çıktı.. Ve kısa sürede büyük teveccüh gördü.

***

Diyarbakır'ın ilk "uyduda" yayın yapan televizyonu olan Uzay Haber, bugün "TÜRKSAT" aracılığıyla, Türkiye dahil olmak üzere, 184 ülkede izlenebiliyor. İmkanlar ölçüsünde teknolojinin her kulvarını kullanarak yayınını sürdüren Uzay Haber, daha yolun başında olmasına rağmen, ulusal yayın yapıp "ben benim diyen", reklam pastasının büyük dilimlerini yutan kanalları da geride bırakarak kendisine özgü izleyici profili oluşturarak gelişti.

***

Her ne kadar "ekonomik" yönde sıkıntılar yaşansa da, her ne kadar, Diyarbakır'ımızda özellikle sanayi sektörü başta olmak üzere  yatırımcı ve üretici kuruluşlar "reklam" kültüründen uzak kaldıkları gibi, sahiplenme duygusundan yoksun davranışlarına rağmen "Kendi yağında" kavrulan bir ekonomiyle Uzay Haber her geçen gün daha bir geliştiği gerçeği ile "azmin, mücadelenin" getirdiği başarının hep ipini göğüslemektedir.

***

Özetle aktardığım bu "biyografinin" sonuca dair hikmeti mucibesine gelirsek.. Yani, "gururluyuz, mutluyuz" başlığının muhtevası.. Hiç kuşkusuz ki, her mücadelenin iki getirisi vardır.. Biri maddi, diğeri manevi.. Bizim mücadelemizde, "maneviyat" her şeyin üstünde gelir. Çünkü, sizde oluşacak "manevi üstünlük" hedefinizde önemli bir "motivasyon" dinamiği olmaktadır.  Teşvik edici, "azmi" yükseltir!…

***

İşte, Uzay Haber Televizyonu önceki akşam "manevi kazancın" en üst zirvesindeydi.  Kendi alanında yürüttüğü mücadelenin oluşturduğu "başarının" mükafatı vardı."Takdir edilmek." Onu da, bünyesinde 320 yerel, bölgesel "yayın kuruluşu" bulunan,  Anadolu Yayıncılar Birliği'nden aldık. Geçtiğimiz hafta, yurdun bir çok kesiminde yürütülen saha araştırması neticesinde, "Yılın Televizyon" kanalı ödülüne layık görüldük. Geçtiğimiz yıl hakkın rahmetine kavuşan Şanlıurfalı dostumuz İbrahim Torul Özel Ödülü kapsamında önceki gün, Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde tören düzenlendi.

***

"6. Anadolu Medya Ödülleri" başlığı altındaki törene Uzay Haber'in Genel Yayın Yönetmeni olarak katılım göstererek ödülümüzü aldık. Doğrusu bugüne kadar, "onlarca" ödül aldım.. Yerel, ulusal ve uluslararası, ödüller idi!… 40 yılı bulan "meslek yaşamım" süresince aldığım ödül sayısı, yüzün üzerinde.. Hepsi, yazılı basın alanındaki ödüller.. İlk kez görsel alanda bir televizyonun genel yönetimi ve yayının bütünlüğü  içerikler de dahil…" Bir ödül alıyordum, ki ödülü aldığım kurum, ödül töreninin yapıldığı mekan...Duygularımı en üst seviyeye çıkaran ise, ödül tevdiyesinin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından yerine getirilmesi...

***

Gerek ödül esnasındaki bir kaç cümlelik sohbet ve gerekse sonrasında gerçekleşen "istişare" odaklı görüşme... Azmin, mücadelenin getirdiği başarının "meyvesi" olan ödülün manevi kazanımı kadar, Diyarbakır'ın ve Güneydoğu'nun temel sorunlarını dillendirip, çözüm odaklı önerilerin sunulması daha büyük bir kazanım oldu.

***

Erdoğan'ın törende yaptığı konuşmada şu ifadesi bizler için önemliydi ; "Anadolu basını demokrasinin beslenmesi ve sağlıklı işlemesi bakımından hayati öneme sahip.. Hem halkın vaktinde ve doğru bilgilenmesi hem de idarecilerin halkın gündemini sağlıklı takip edebilmesi bakımından medya, yeri doldurulamayacak bir görev ifa ediyor… Erdoğan, genel olarak basın, özellikle de Anadolu basınının bu yönüyle de mutlaka desteklenmesi ve teşvik edilmesi gereken bir vazife gördüğünü kaydetti.

***

Mutluyuz.. Çünkü, azmin, mücadelenin getirdiği başarı "takdir" görmüştür.. Gururluyuz!.. Çünkü "takdiri" tevdi eden Türkiye Cumhuriyeti Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'dır… Mutluluğumuzun ve gururumuzun da "gerçek sahipleri", izleyicilerimizdir. Uzay Haber Televizyonu ailesidir… Nice ödüllü, takdirli "azmin ve mücadelenin" getirdiği başarıların dileğiyle...

***

GÜNÜN SÖZÜ

Paranın satın alamayacağı bir şeye sahip oluncaya kadar zengin değilsiniz…


Bu Makale 3347 kere okunmuştur.

Yorumlar