ÖZEL’İN ÖZELLİĞİ ARIZALI!..

Eee, boşuna söylenip durmadık arkadaş!.. Özgür Özel’in, hiç bir özelliğinin olmadığını.? Var olan mevcudiyetin de, arazi durum içerdiğini.. Nihayet, farkına varıldı.. Ama, iş işten geçti?.. Zat-ı Muhterem CHP’nin başında!.. Peki, Kalıcı olur mu?. Sanmam..! Daha önce de ifade ettim; 1 Nisan sonrası, sıradan bir Manisa Milletvekili olarak, Meclis’te oturur!.. Ötesi yok..

***

Çünkü!.. Ne muhalefet cephesinde lider olabilme adına, rüzgar estirebildi.. Ne de, Partisine Genel Başkan olabildi.. Ki, Grup Başkanvekilliği aranır oldu. CHP’nin dağınık, kendi rotasından çıkmış, alzhemir hastalığına yakalanmış gibi; ağzından çıkanları kulakları duymuyor.. Ne dediğinin de farkında değil.. Kemal beyin gaflar rekortmenliğini bir kaç ayda egale etti!…

***

Üslup hırçın ve saldırgan!. Ruh hali dağınık.. Lüzumsuz mevzulara takıntılı… Bağımlı gibi.. Temelsiz konuşuyor.. Kurduğu cümlelerin gerisine, berisine, getirisi veya götürüsüne bakmıyor.. Cumburlop!.. Mahallesindeki şarlatanlara çok kafa yoruyor.. Sloganist siyasetin bir hayli etkisi altında, kalıyor!.. Velhasıl, fecaat bir siyasi aksiyonlaşması var!..

***

Yoksa, durup dururken “Türkiye’yi sevenlerden oy istiyoruz. Bedelli askerliğe kaçanlardan değil” gibisinden, dehşetli bir cümle kurar mıydı?… Ne yazık ki, kurmuş.. Ha bir de, seçim arifesinde böylesi bir söz söylenir mi?.. Kaç gündür anlam verilmeye çalışılıyor.. Özel beyin özelliğinden gelişen bu laf bir gaf mı, yoksa berisi var mı?..

***

Hedeflenen ne ise kendi ayağına kurşun sıkmadır bu söylem!?. Dile kolay, ülke sathında, ki yurt dışında bin değil, onbinlerce kişi, yasal hakkını kullanarak, bedelli askerlik yaptı.. Hala da yapanlar var ve de sıra bekleyenler var.. Bir ay da olsa vatan görevini yapıyorlar.. Hal bu iken; “siz nasıl oluyor da, bu kesime vatan haini muamelesi yapabilirsiniz?”..

***

Bir halk deyimi var!.. “Aklını, ekmek peynirle mi yedin, e be Özgür Özel bey..” Bu laf, bu itham, bu ihanetlikle suçlama halini de hele, hangi akılla izah edebilirsin?.. Kaldı ki, bunu söyleyen kişi sıradan biri değil.. Kendini bu ülkenin kurucu partisi olarak gören ve gösteren, yüzde 25 oranında oya sahip, ana muhalefet partisi lideri olarak, sen söylüyorsun?..

***

En önemlisi de 31 Mart seçimlerine bir aydan daha kısa bir zaman dilimi kalmışken!.. Psikolojik bir vakıa!.. Neyse!.. İşi minimize etme adına, tespitte bulunmuşlar.. Özgür Özel’in arıza-i özelliğinden çıkan bu beyanın hedefi, ahali değilmiş.. Sadece ve sadece, Ekrem İmamoğlu imiş!.. Onu kast ediyor imiş?…

***

YERELDEKİ ANLAYIŞ!..

Yerel seçimlere bakış noktam değişmezdir.. Hep, kent milliyetçiliği üzerine olmuştur?!.. Öyle düşünüyorum ki, Diyarbakır ahalisi de aynı fikirdedir.. Siyasi, sosyal, ekonomik ve kültürel değerleri yaşadığım kent adına kazanım sağlayan her kim olursa olsun, onunla yürürüm!.. Yeter ki, benimle birlikte yaşadığım şehrin havasını soluyabilen olsun..

***

Kişi ve Parti eğer ki, belediyecilik anlayışını “kentin mevcudiyetine değer katan projeler üretiyorsa..” Şehri, toplumsal bir uzlaşı içerisinde yönetiyor ve meyil edici ise o benim benimsediğimdir.. Ötesi, ne benim ne de kent ahalisinin benimsediği değildir?… Sizce!..

***

ARİZA-İ BİR DURUM YOK MU?.

Şöyle ki.. Güvenirliği tartışma konusu olan, TÜİK’e göre, Türkiye geçen yıla göre, sosyo-ekonomik yönde yüzde 4.5 büyümüş!.. Yani, zenginlik!!! Eee! Büyüme veya zenginlik vaki olmuşsa, ahalinin hal-i pür melali neyin nesi!.. Yoksulluk, fakr-u zaruret ve de hayat pahalılığı, herkesin malumu!..

***

Yoksul, yoksullaştı, zengin zenginleşti.. Orta sınıf vardı, o da yok oldu!.. Makas o biçim; sosyo-ekonomik yönde açılmış!?. Ki yoksulluk sınırı 53 bin liraya dayanmışken!.. Deyin hele!.. Nasıl oluyor da, ülke sosyo-ekonomik kulvarda yüzde 4.5 büyüme gösterebiliyor.. Ki, kaynak yok ki, emekliyi açlığın dibini yaşamaktan azıcık da olsa kurtarsa bu hükümet!..

***

Velhasıl, benim diyeceğim şu!.. Korkunç bir arıza-i durum var.? Ki 31 Mart seçim sonrası, “beterin beterinden de söz eden” var.. Siz deyin ucuzluk nerde?

***

SEÇMEN NE DİYOR?

Selman Uruk.. “Ayırım yapmayan bir belediye başkanı diliyoruz. İnsanlara yaklaşımları, herhangi bir mahalleye, gruba ve siyasi partiye yakın olma ya da olmaması gibi bir düşünce olmamalıdır.?”

***

İhsan Turan, “Kim olursa olursun bizler hizmet bekliyoruz. Kim seçilecekse de memnun kalacağımız kişi olmasını istiyoruz" 

***

Yusuf Arslan, “Seçilecek olan belediye başkanının başta adaletli biri olmasını ve şehrin her köşesine eşit bir şekilde hizmet yapmasını istiyoruz.”

Eyüp Erdem, “Memleketini ve şehrini bilen, kentin sıkıntılarına vakıf olan, ehil ve liyakatı yüksek bir kişi olmasını istiyoruz.”

***

Hasan Savaş, “İnsanlara karşı ayrımcı biri olmasın ve herkese eşit biri olsun. Herkese eşit hizmet yapılması lazım”

***

Muhammed Yetiş, "Seçilecek olan aday inşallah adaletli biri olur ve gençler için manevi değerlere, örf ve adetlerimize uygun etkinlikler düzenlemesini isteriz."

***

Cemal Aslan, “Şeffaf, samimi, ihlaslı, eşitlikçi, bir başkan istiyoruz. Siyasi ve ideolojik, kutuplaştırıcı, politik hesaplar peşinde olanı istemiyoruz.”

***

GÜNÜN SÖZÜ…

Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz. Şahsın görünür rütbe-i aklı eserinde…