YRP ÜZERİNDEN BEYİN FIRTINASI

Çok yaptık!.. Son düzlükte bir kez daha, bu minvalde efor sarf edelim?. Yeniden Refah Partisi, kendi logosu ve adaylarıyla seçimlere giriyor.. Malum, 14-28 Mayıs’taki ittifakı 31 Mart seçimlerinde, şartlar kabul edilmeyince sağlanmadı!..

***

Daha önce de, dile getirdim!.. Her parti hür, bağımsız, müstakil ve özgür iradesiyle, seçime girme hakkına ve hukuka sahiptir.. Ki kuruluş felsefesi de, aparat, payanda olmak değildir.. Her şey, parti kazanımı adınadır!..

***

Tabi, Partili Cumhurbaşkanlığı sistemi, küçük partiler açısından, şartları değiştirdi!.. İşbirliği, uzlaşı ve ittifak kavramlı parti kazanımları noktasındaki bu gelişmeler, artı ve eksileri de, sorgulatır hale geldi.. Özellikle ahlaki ve gayri ahlaki!..

***

Neyse!.. Mevzu, Yeniden Refah Partisi’nin konumu.. Hal-i hazırda kamuoyu, mevzuyu sadece İstanbul üzerinde, konuşup tartışıyorsa da, özünde 81 il için geçerli.. İşte, Diyarbakır.. Belki, Büyükşehir’de etki oranı çok düşük kalabilir, ama kimi ilçelerde sonucu etkileyebilecek düzeydedir?..

***

Seçimin son düzlüğünde, YRP yeni bir karar alır mı; onu bilmem!.. Ama olası, karar değişiklikleri noktasında çıkacak sonuç ihtimallerini, irdeleyebiliriz!.? Hem AK Parti açısından, hem de YRP açısından.. Özellikle de, iki kesimin tabanında oluşacak, sendrom tarafları hayli, hasımlaştıracak!?..

***

Şöyle ki!.. Var sayalım, AK Parti Diyarbakır’da, Dicle’yi, Çüngüş’ü, Kulp ve Hani ilçelerini, Çermik’te dahil kazandı.. Çınar’da da zorlamada bulundu.. Ve bu kazanma yüzdeliği de, düşük rakamlar ölçüsünde, olursa!.. Tabanları birbiriyle örtüşen YRP’ye bakış nasıl olacak?. Hem kendi tabanı hem de, AK Parti tabanı?..

***

Konuşulacak ne!.. Ya da genel kanı nasıl olacak?. Elbette ki, şöyle okkalı bir cümle kurulacak..”Gördünüz mü, o kadar ballandıra ballandıran anlattığınız YRP’nin meğer ki, hiçbir ağırlığı yok.. O da balon.. Kendi adayına rağmen, AK Parti kazandı?.. Bunların ki, ihtiras ve hırstır..”

 

***

Siyasette bu minvalde esen rüzgarın oluşturacağı etki, YRP’nin özünü oluşturan, teşkil eden o Milli Görüş fikriyatını, özellikle anlamsızlaştırır!.. Nerde o inanç, nerde o dava adamlığı?.. Belki işin dozajını yükselten de olabilir ki.. Hal-i hazırda kimileri bunu körüklüyor, “AK Partiye seçim kaybettirmek, inanmışların davasına ihanettir” diye!..

***

 

Bir başka, örnekleme verirsek!. Bugün siyasi ve ideolojik noktada, AK Parti’ye karşı düşmanlık noktasında, tavır ve üslup geliştiren marjinal partiler gibi.. Belli bir kesim, YRP’yi böylesi bir hasımlıkla görebilir.. İşte bu olumsuzluklar zincirini oluşturan genel kanı, “YRP’yi dar alanda, kamulaştıracak?”…

***

Anketler farklı sonuçları ve yüzdelikleri körükleyen siyasete, meyil edici hava estiriyorsa da, YRP’ye söylenecek söz şu olacaktır?.. “Bir daha sizinle yol yürümek mi, haram olsun?”.. Bu da demektir ki, 1 Nisan sonrası, 2028’e kadar, bocalama süreci ile hemhal olunacak… Belki de, “zaman uzun, biz bu işte yokuz” denilebilir?.. Yani kaybeden olur!..

***

Gelirsek, işin diğer yüzüne!.. Var sayalım, sözünü ettiğimiz ilçelerin tümü veya bir kaçında, AK Parti seçimi, kaybederse!.. Ve bu kayıp oranı da, yine düşük rakamlar ölçeğinde olursa!.. YRP bir anda, kaybettiren parti konumuna düşmez mi?.. İlk etapta, siyasi ihtirasın refleksiyle övünme, bölürlenmede bulunabilirler!..

***

Ama sonra!.. İşte fırtına o zaman kopar, hem tepki dozajı daha bir yüksek sesle dillendirilir.. Bunu DEM Parti için de, CHP için de, ya da başka bir parti için de, ifade edebilecekler.. Her kazanan hangi parti olursa!.. Ki, Diyarbakır ekseninde, DEM Parti.. Ülke sathında ise, İstanbul ve Ankara’yı da katarak…

  

***

En radikal tepki şu olacaktır!.. Ey YRP sizin yüzünüzden, toplumun iradesini  dini değerlere önem vermeyen, Kur’an-ı Kerim’i 1400 yıl önceki çağın, ürünü olarak gösteren, batının ve batıla biat eden, ırkçı ve şoven, kutuplaştıran, siyasi anlayışlara mahkum ettin, deyip durulacak!.. Yeniden, 28 Şubatı hortlatacaklar denilecek..

***

Ve Saadet Partisinin düştüğü durum gibi.. Celladına hizmet eder noktada, bu kez YRP için söylenecek?.. AK Parti’ye kazandırdın, sen hiçbir şey kazanmadın, ama kazanan senin davana karşı olan, seni inkar ve asimile eden, oldu!.. Velhasıl, YRP’nin seçimdeki hali yüksek dozajlı şekilde, AK Parti’ye kaybettiren her belediye, kendi zararınadır!…

***

Kaldı ki, kimi analistler ne diyordu YRP, AK Partinin devamını sağlayacak diriliştir.. Bu minvalde fikriler hemhal olunurken!? Tabandan yüksek geçişlerin olabileceği ihtimalleri üzerinde, yeni stratejiler hedeflenirken, kaybettirme politikası, büyük bir fırsatı da, bir hiç uğruna heba etmiş olmayacak mı?..

***

Bir önermem var!.. İki yazı öncesi de, satır arası ima etmiştim.. Şunun şurasında, üç haftadan daha az süre kaldı.? Son düzlük, son viraj.. Eğer ki, Yeniden Refah Partisi.. Yekün şekilde, Diyarbakır’da saydığım ilçeler.. Ve en önemlisi de İstanbul’da istediği dört ilçe, Kocaeli ve Sakarya ile Malatya İlleri’ni istemeden çekilirse!..

***

Net bir şekilde, ifade edersek!.. Şu an için zor görünse de, özünde mümkün!.. “YRP olarak, 31 Mart’ta yapılacak Mahalli Seçimlerden çekiliyoruz.. Seçimlerde, AK Parti’yi destekleyeceğiz, denilse..”  Ne olur?. Hele ki, sandıklar açıldığında, düşük bir oy yüzdeliğiyle, AK Parti’nin adayları kazanmış olsa!…

***

Denir ya, YRP için gel keyfim gel olmaz mı?. Öylesine hava, öylesine nara atar ki, kim tutar seni olur.. “Gördünüz mü, biz kazandırdık, gördünüz mü, biz olmasaydık, kaybetmişlerdi?!..” Sahi böylesi bir havaya, böylesi bir sonuca vesile olma noktasında; kimin ne itirazı olabilir? Özellikle, Parti tabanından ne tür bir olumsuz ses çıkabilir?.. Bilakis, dava adamlarının kalbi derinliklerinde, taç sahibi olunur!.. Sizce.. Ne dersiniz..

***

GÜNÜN SÖZÜ..

Davan varsa, davanla yol yürüyenle hareket et, karşı çıkma ki, samimiyetin hasıl olsun!..