Görüş Bildir

Zihnimle İstişareler

FAKİRSİN SEN HADDİNİ BİL

Başlığı yadırgadınız değil mi? Kim böyle cümle kurar. Hiç öyle denir mi?

Doğru söylenmez, ama dolaylı olarak, çoğu zaman farkında olmayarak davranışlarımızla bunu hepimiz yapıyoruz.

2 kilo domatesin pazarlığını yapıp Lacoste, Gant tişörtlere derya paralar ödüyoruz.

Diyarbakır Nebi Camii önünde ayakkabı tamiratı yapan gerçek emekçiler var bildiğiniz üzere; 2 hafta önce oradan geçerken bir bayanın boyattığı ayakkabıların 15 lira olan tutarı için pazarlık yaptığını fark ettim, kolunda da filanca marka pahalı çanta…

 Nasıl tezat bir manzaraydı ya rabbim!

Falanca marka spor ayakkabı 300 liraya (indirime) düşmüş diye koşturup alan bizler, 15 lira boya parasını çok gören yine bizler.

       Alışveriş sitelerinin adına indirim dedikleri alış satış çılgınlığında, A markanın ürünü 500 liraya inmiş “ bu fırsat kaçmaz”. 

İndirimli alışveriş yapınca kendimizi iyi hissediyoruz ya.

Bazı kimseler için A markaya verilen 500 lira ucuz lakin tekerlekli arabaların üzerinde satılan 10 liralık elma-armut pahalı.

Parfüm kokulu, barkod sistemli mağazalarda kravatlı beylerin satışını yaptıkları ürünler için pazarlık yapabiliyor muyuz?

Hayır, onlar bize iteliyor bizde ne yapalım, küçük esnafa itelemeye çalışıyoruz. Hayır hayır! Bunun bilinçli olduğuna ikna olmayacağım. Farkındalığımız yok.

        Hangileri daha çok ihtiyaç sahibi, 50 liralık yemeği 300 liraya yediğimiz, birde üstüne bahşiş bıraktığımız lüks restoran zincirlerimi? Yoksa küçük tezgâhında çerez satan mı?

Çorap satan işportacı mı daha çok ihtiyaç sahibi yoksa makyaj mağazası zinciri mi?

Şık mağazaların mini etekli satıcılarından indirim istemeye utanıyoruz ama sokak sokak bağırarak araba üstünde balık satan garibandan çekinmiyoruz.

Belki de fazladan vereceğimiz 10 lirayla evdeki çocuğuna minik bir oyuncak alacaktır ama bu detay bizim aklımızın köşesinden bile geçmiyor.

Geçiyor olsa herhalde bu denli şuursuz davranmazdık. Bu yazıyı okuyanlardan rica ediyorum (haliniz vaktiniz yerindeyse) küçük esnafla pazarlık yapmayalım.

      Açığınızı 10 gün kadar restoran da yemek yemeyerek, alacağınız elektronik ürünün bir alt modelini seçerek, çok sevdiğiniz markaların indirimini bekleyerek, kapatabilirsiniz.

Kapanmasın mahalle bakkalları, köşe başındaki terziler, ayakkabı tadilatı yapanlar hep otursunlar yerlerinde. Bunlar bizim LOKAL KÜLTÜRÜMÜZ…

 

 


Bu Makale 1410 kere okunmuştur.