HEPSİ YALAN BU GERÇEK

BBP Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu ile hiç tanışmadık. TBMM sinde yapılan toplantılar esnasında tesadüfi el sıkışmalar bir tarafa bırakılacak olursa…
Ama dışarıdan gözlemlediğim kadarı ile O,dürüst, namuslu, fikir ve inançlarına bağlı temiz bir Anadolu çocuğu.  
Ailesi fertlerinden kimilerini iki gündür televizyonlar gösteriyor. Ailedeki hanımların büyük çoğunluğu hem geleneksel olarak ve hem de "inanç" bağlamında başları örtülü insanlar. Eşi ve çocukları şu ana kadar televizyon kanallarında boy göstermediler, tevazüyü, temkini, tevekkülü elden bırakmadılar. Allah yardımcıları olsun.
Siyasi çalışmalar için ilk defa kiralamış olduğu helikopterinin Kahramanmaraştan Yozgat’a giderken koybolmasından/düşmesinden bu yana başta anası olmak üzere aile fertleri büyük bir tevekkül içerisinde  evlatlarının kendilerine bağışlanması için "dualar" ettiler.  
Kahramanmaraş Çağlayancerit’te 26.03.2009 günü yaptığı mitingte son sözleri "hepinizi Allah’a emanet" ediyorum şeklinde idi.
Ve kendisini de Allah’a emanet etmiş olarak yola çıktı.
Uzun yolculuğu bu satırların yazıldığı sırada hala devam ediyor.
Bu arada 25 sene önce kapatıldığı Mamak Cezaevinde yazdığı şiirinde hep vuslattan, Allah’a kavuşmaktan söz etmiş, akşama doğru koğuşunun kapı ve pencerelerinin kapatılmasına "büyük bir nezaketle" Allah aşkına ne olur yapmayın, güneşimi karartmayın, koğuşun mermer döşemeleri çok soğuk , ÜŞÜYORUM dediğini kendi sesinden öğrenmiş olduk.
Üşümeyi hiç içine sindiremiyen bu insan nerede ise 40 saatten fazla bir zamandan beri eksi 15 derecelerde karın altında.
Bizde çiftçiler kışın hep çok kar yağsın, ekinlere "yorgan,yastık" olsun derler.
Önceleri bu söylediklerini pek anlamaz, bilmezliğimi ortaya dökmemek için niye böyle söylüyorsunuz, karın zaten kendisi buz, nasıl olacak yorgan görevi yapacak, diye sormazdım.
Sonra bir gün bir dostum "kar ana memesi gibi hem ekini sular/besler, hem de kuru yelden, akan selden onu korur" demişti.
Daha sonraları ben, çiftçimizin yüzü gülsün , bol ekin alsın diye, kış ayları boyunca hep "yarabbi çok kar ver" diye dua ederdim.
Muhsin beyi arayanlar çok yağan kardan şimdi şikayet ediyorlar. Aramada güçlüğe sebep olduğunu söylüyorlar.
Hak veriyorum. Söyleyecek bir şeyim yok.
Ama bir de Muhsin bey ve yanındakilere yağan kar yorgan görevi yapmış, onları soğuktan korumuş ve İnşaallah kısa sürede sağ olarak bulunmalarını temin etmiş/edecek ise…
Kar beyazdır, nur sayılır.
Muhsin bey ve arkadaşlarının sağ bulunması, nurun ala nur olur.
Makalemizin başlığı hepsi yalan bu gerçek.
Yani nerede ise yöneticilerimiz iki aydan beri ülkemizi, geldiğimiz noktayı, yapılan çalışmalar sayesinde elde ettiğimiz değerleri uzun uzun anlattılar.
Hepimizde süper güç haline geldiğimiz intibaı uyandı.
Ama işte bakın nerede ise 3 günden beri ülkemiz topraklarına düşen  helikopterde bir kere  yaptığı konuşma sebebiyle peşinen  sağ olduğunu bildiğimiz bir insanımız dahil, çok değerli vatandaşlarımızı, BBP Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu beyi  bulup hastahaneye kaldıramadık.
Esas gerçeğimiz bu.

YARIN SEÇİM
Yarın seçim var.
Mahalli birim temsilcilerimizi seçeceğiz.
Herkes oyunu verir iken elbette elini vicdanına koyacak , ona göre hareket edecek.
Halkı cahil sayan, onların menfaatlerini tayin ve tespitten aciz varlıklar/sürüler olarak değerlendirenlere karşı da bu seçimin bir başka ehemmiyeti var.
CAHİL OLUP OLMADIĞIMIZI VERDİĞİMİZ OYLARLA ORTAYA KOYACAĞIZ.
Emekli General Levent Ersöz, döneminin Genelkurmay Başkanı İsmail Hakkı Kabadayı’dan geri kalmamak için, gazeteci kılıklı Mustafa Balbay’ın "geçen gün yaşlı bir amca aradı, 60-70-80 ihtilallerini gördüğünü, ama hiç şimdiye kadar bu günden daha fazla bir darbeye ihtiyaç olduğunu düşünmediğini" söyleyince "gerçekten bu defaki farklı olmalı, çok kan akmalı, bunların hepsini kesmeli, yoksa onlar demokrasi, memokrasi diye her gün biraz daha fazla başımıza çöreklenecekler" diye mukabele ediyor.
Eminim bu kerameti kendinden menkul, Şecaat arzedeyim derken sirkatlerini/hırsızlıklarını söyleyenlere karşı "basiretimizi" "erdemimizi" ortaya koyacak ve onların "arımıza, hayamıza, namusumuza,gönlümüze" el uzatamayacaklarını göstermiş olacağız.
Son gelişmelere bakıldığında bu seçim,
Demokrasinin,
İnsan Haklarının,
Özgürlüğün,
Hürriyetlerin halk tarafından ne kadar önemsendiğinin çok büyük göstergesi olacaktır.
Son söz,
Sağ kulaklarını tutup, sol yanaklarına vuralım.