İSHAK PAŞA SARAYINDA AHMET ARİF

Sevgili Kültür Bakanımız damarlarındaki devrimci kanın cevvaliyeti ile Van-Hakkari güzergahını ziyaret ederken "hun çavanın, başın" diyor, puşe bağlıyor, halay çekiyor. Artık biribirimizi anlama zamanı, biri birimize kendi özgün dilimizle hitap etme zamanı. Bu dağlarda türküler çığrılsın, hoyratlar , uzun havalar söylensin, halaylar çekilsin. Güzelliğin, sevginin, hoşgörünün dili hakim olsun. Dağlarda kurşun sesleri değil, kardeşliğin, biribirine sarılmanın sevgi çığlıkları yankılansın, diyor.

Tabiiki bu hızla yerinde durmak mümkün olmadığından, Ahmet Arif’ten Anadolu şiirinden bölümler okuyor.

Öyle yıkma kendi,

Öyle mahzun, öyle garip,

Nerede olursan ol,

İçerde , dışarda, derste , sırada,

Yürü üstüne-üstüne,

Tükür yüzüne celladın,

Farsatçının, fesatçının , hayının,

Dayan kitap ile,

Dayan iş ile, dış ile,

Umut ile, sevda ile, düş ile,

Dayan rüsva etme beni.

Gör nasıl yaratılırım,

Namuslu genç ellerinle.

Kızlarım,

Oğullarım var gelecekte,

Her bir vazgeçilmez cihan parçası,

Kaç bin yıllık hasretimin koncası,

Gözlerinden gözlerinden öperim.

Bir umudum sende anlıyormusun.

Anlıyoruz sayın Bakanım, hem de çok iyi anlıyoruz.

Ama işte anlama sırası sizde,

Van’da, Hakkari, Ağrı’da, ve de İshak Paşa sarayında,

Bu milleti anlayacak, kavrayacak güzel sözleri,

Bizim dilimizle, bizim şairlerimiz, ediplerimizin söylemleri ile dile getirmeniz bizleri çok gururlandırıyor.

O hızla Meclis Başkanımız, Bakanlarımız ve de Parti büyüklerimiz İshak Paşa sarayına doluşup, kültür ve medeniyetimizin izlerinde yol almaktan duydukları hazzı dile getiriyorlar.

Sayın Bakanımz , yıllardan beri buraların havasını doya doya içine çekme arzusundaymış. Bunu, devletin bir sorumlusu olarak gerçekleştirmekten duyduğu memnuniyeti ifade ederken, çok mutlu görünüyordu.

Nasıl olmasın,uçsuz bucaksız insana enginlik duygusu veren dağlar, bunlar arasından delicesine çağlayarak akan berrak Zap suyu, ters laleler, muhabbet kuşları.

Ve tabiiki biçarelikten, fıkaralıktan bitap düşmüş, eğitim yoksunu Ahmet Arif’in kızları, oğulları.

İşte tam da bu ortamda "sizler ne güzel insanlarmışsınız" deyip geçmeme zamanı. Büryan kebabından sonra demli kaçak çayın tadı da o serinlikte damağımızda kaldı dememenin zamanı.

İstanbul-İzmir arasını 3,5 saate indiren otoyolun yapımı için sanki seferberlik başladı.7 Milyar Dolar para harcanacakmış. Olsun.

İstanbul-İzmir arası hızlı tren seferinin Eskişehir etabından sonra İstanbul’a uzanan kısmının yapımı hızla devam ediyor. Olsun.

Ankara-Konya hızlı tren seferi için çalışmalar tam gaz.Olsun.

Daha çok sayarım da gerek yok.

İşte Sayın Bakanım,

Oralara gitmiş iken,

Eliniz değmiş iken,

Temeli atılalı 4 yılı geçen şu Ilısu Barajının yapımında/yapılmazlığında/ neler oluyor,

Şu Silvan Barajı’nın temeli ne zaman atılacak,

2012 yılına kadar GAP gerçekten bitirilecek mi?

12 Milyar Dolar para yerli yerinde duruyor mu?

Zap Suyu üzerinde yapılması planlanan 7 baraja ne zaman strat verilecek?

Asya Pasifik ülkelerinin 2004 yılında Şanghay’da aldığı , Türkiye’nin 2005 yılında Meclisinde onaylayarak kabul ettiği Uluslar arası Antlaşma uyarınca,dünya yol güzergahlarından en önemlilerinden birisi olan Türkiye-İran Otoyol geçişine ne zaman başlanacak?

Ahmet Arif’in şiirinde olduğu gibi,

Bizimkisi,

Umut işte.