İSRAİL ABD, ABD İSRAİLDİR
İsrail bundan tam 14 gün önce başlayan Gazze katliamını tam bir savaş stratejisi üzerine oturttu. Önce Gazze Şeridinin muhtelif yerlerini yoğun hava bombardımanına tuttu. Yüzlerce insanın ölümüne ve binlercesinin de yaralanmasına sebep oldu.
Bu arada sınır boylarına yüzlerce tankını yerleştirmiş , pusuda bekliyor ve dünya devletlerinin olaya bakışını test ediyordu. İsrail yapmış olduğu bu testten de galip ayrıldı.Başta İslam ülkeleri olmak üzere dünya İnsanlığının kayıtsızlığı ortaya çıkınca, tanklar Gazze şeridinin bütünü işgal etti.
Şu anda şehit kardeşlerimizin caddelerden kaldırılamayan naaşlarını köpeklerin ve farelerin yediği haberleri geliyor. Dünya bunun gibi bir vahşeti hiçbir zaman görmedi. Bu kadarına inanın dayanmak mümkün değil. Şehit düşen insanlar nasıl olurda köpeklere ve kedilere yem yapılır? Hangi savaş hukukunda buna yer var?
Aslında bu aziz naaşların köpeklere ve farelere yem yapılmasının yegane sebebi İsrail’le münasebetlerini asgariye indirmeyen İslam ülkeleridir. Hepimiz esiyoruz, savuruyoruz, ama ciddi manada dişe dokunan bir tek aldığımız karar yok. Türkiye bu konuda en büyük tepkiyi koyan ülkelerden birisi olarak gözüküyor. Sayın Başbakan bu bize de yapılmış olan bir saygısızlıktır. Allah bu mazlumların ahını bir gün gelir zalimlerden çıkarır gibi şeyler söyledi. Hepimizin yüreğini buz bağladı.Fakat bu kadar bir çıkış ile kalındı.Sonra bırakın ticari münasebetleri, silah alımlarını askıya almak, büyükelçimizi görüşmelerde bulunmak üzere geri bile çağırmadık.
Bu ve bunun gibi önlemleri almayan sadece biz değiliz. Hiçbir İslam ülkesi de bunu yapmadı. Yapamadı. Neden korkuyorsunuz, hakikaten biz bu kadar mı İsrail’e göbekten bağlıyız.
Tüm İslam ülkelerinin bağnazlığı, vurdumduymazlığıdır İsrail’i cesaretlendiren.
Hava harekatından sonra Gazzenin Karadan ve Denizden kuşatılarak işgal edilmesinin müsebbibi artık Filistinliler değil, İsrail ile münasebetleri asgariye indirmeyen, elçilerini çekmeyen, İsrail’in ekmeğine yağ süren İslam ülkeleridir.
Binlerce kilometre uzaktan Hugo Çavez , İsrail Büyükelçilik görevlilerinin tamamını sınır dışı ediyor, ama müslümanlardan tıs yok. Bu utanç hepimize yeter artar bile. Zaten bu manzarayı gören İsrail ve ABD saldırdıkça saldırıyor, vurdukça vuruyor, büyük katliamlara imza atıyor. İşte bu sebeple İsrail’in kara harekatından sonra Filistindeki kayıpların sebebi biziz diyorum.
Bu arada ABD nin İsrail’e verdiği cesareti görmezden gelmeyelim. Haberiniz oldu mu bilmiyorum, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi yaptığı toplantılardan ABD nin olumsuz tavrı sebebiyle bir sonuç çıkmadı. Güvenlik Konseyinin 14 üyesi İsrail’den Ateşkes istemesine rağmen, ABD olumlu oy vermediği için, karar geçmedi. Ama o da ne? ABD hem Temsilciler Meclisinden ve hem de Senatosundan çıkardığı karar ile İsrail’in kendisini savunmaya hakkı bulunduğunu belirtti. Yani Ey Siyon uşakları vurmaya kırmaya devam edin dedi.
Bizim Meclisimiz de aynı konu için toplandı ve havanda su dövdüler.
Meclisten bir kınama metni çıkaramadılar.
Milletvekillerinden bir teki bile,benim Ebu Gureyb hapishanesindeki rezalet için hazırladığım kınama metnine benzer bir metni hazırlayıp, özel anlamda vekillere imzalatıp, İsrail ve ABD ye göndermedi.
Halk sokaklarda yüzbinler, milyonlar toplanıyor, ah vah ediyor, çoluk çocuğunun nafakasını kesip kardeşlerine gönderiyor, ama Milletin Meclisi bir kınama metnini hazırlıyamıyor.
Düşünsenize ABD Meclisleri İsrail’e vur , kır, öldürmeye devam et diyor, ama İslam ülkeleri Meclisleri İsrail’i durduracak bir metni hazırlayıp, Meclisin onayına sunmuyor.
Biz böyle yapınca sanıyoruz ki, ABD ve İsrail’in nezdinde muteber insanlar, yöneticiler oluyoruz. Vallahi de doğru değil, billahi de. Onların gözüne ancak gücünüz ile girersiniz. Siz eğer zalimlere dişinizi bile göstermez iseniz, gücünüz nasıl ortaya çıkacak? Sonra kalkıp dünya aleme dünyanın dördüncü büyük ordusuna sahibiz diyoruz. Bu güç bir diş bile göstermez ise, ne yapar Allah aşkına.
Tarihinde ilk defa ABD ye karşı 1 Mart Tezkeresini reddederek Milletin gerçek yüzünü gösteren TBMM si ABD nin feleğini şaşırmıştı. Biz o onurlu duruşun keyfini yaşarken, ABD liler hala olayı anlamaya çalışıyorlar. Meclisin bu kararı şunu ortaya çıkardı, biz sandığın gibi köle değiliz, senin gücün de sonsuz değildir. Tarihte ne büyük moralsiz güçler, iman ve inanç sahibi bir avuç insan karşısında mağlup oldular.
Aslında biz ve İslam ülkeleri güçsüzlüğümüzün değil, arzu, istek ve heveslerimizin zebunu olmuş durumdayız. Yenilgilerimizin kaynağı inançsızlığımızdan. Şimdi yine İman ve İnanç konusunda büyük bir fetret dönemi yaşıyoruz ve bir kısım zalim güçlere teslim oluyoruz.
Hani hepimiz hurra ordularımızı alıp yola koyulalım demiyorum, şu an için. Ama zalimlerin bize uyguladığı amborgolaradamı karar veremeyiz, görüşmelerde bulunmak üzere Elçilerimizi mi geri çekemeyiz, İsrail’in ülkelerimizdeki elçilerini mi geri gönderemeyiz?
Kim bilir daha neler yaparız da…birazcık dik durabilsek…