MEŞRU MÜDAFAAYI ÖĞRENDİK FAİLERİ TANIYORUZ MEZUN OLDUK GELİYORUZ

İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesini bu yıl bitirenler mezuniyet programı yapmışlar, Fakülte dekanının konuşmasından sonra kendi programlarını uygulayacaklarını söyleyerek kürsüye çıkmışlar,

Ve,

Meşru Müdafaayı Öğrendik, Failleri Tanıyoruz, Mezun Olduk Geliyoruz demişler.

Öğrencilerin bu dövizlerine ne çok güldüm bilemezsiniz. Gülme krizim bitince ağzımdan Zavallı Çocuklar sözleri dökülmüş acı acı.

Meşru Müdafaayı öğrenmişler, Failleri tanıyorlarmış, mezun olmuş geliyorlarmış. Gelin bakalım, sizi de göreceğiz.

O kürsünün üst taraflarına çıkınca, kendinizi nasıl da dev aynasında göreceğinizi, astığınız astık, kestiğiniz kestik havasına bürüneceğinizi, Avukat arkadaşlarınızın yüzüne bakmayı kendiniz için zül addedeceğinizi, polis fezlekeleri ile nasıl da hükümler kuracağınıza yine şahit olacağız.

34 yılı bulan meslek hayatımda elbette çok kalender, çok babacan, bilgili, görgülü, seviyeli, mütevazı, nazik beyefendi, hanımefendi Hakimler ve Savcılar gördüm. Ama bunların aksine binlerce örneğine de şahit oldum.

Ben Hakim ve Savcılardan Hukukun Üstünlüğü kuramı haricinde bir talepte bulunmadım. Görevimi yaparken kanunların verdiği yetkiler haricine çıkmadım. Hiçbir Hakimin bana lütufta bulunmasını istemedim. Hakkımın verilmesi konusunda terahi gösterenleri de yine hukuk /kanun/ ölçüleri içerisinde kalarak ya bizzat veya bilvasıta/dilekçelerim/ ile uyardım.

İ.Ü.Hukuk Fakültesi öğrencileri son gezi parkı olayları sebebiyle polise göndermede bulunmuşlar, onların görevini layıkı vechi ile yapmamış olduğunu kanaatine ulaşmışlar ve sonuçta davulu patlatmış, meşru müdafaayı öğrendik, failleri tanıyoruz, mezun olduk geliyoruz sıkı durun demişler.

Biz o arkadaşların çoğunluğunu stajları sonrasında Hakim ve Savcı olmak için mücadele verirken göreceğiz.  Yazılıyı geçip de mülakat seremonisinden galip çıkanlar Hakim ve Savcı olarak kürsülere çıkacaklar ve Failleri biliyoruz dedikleri Polislerin bir çok olayda hazırlamış olduğu fezlekelere uygun kararlar verecekler.

Ne demek Fezlekelere uygun kararlar. Evet aynen öyle, fezlekelere uygun kararlar verecekler.

Ahh o günler ahh. Benim mesleğe beşladığım yıllarda Polis fezlekelerini Hakimler hiç okumaya gerek bile duymazlardı. Sadece taraflara hazırlık tahkikatı sırasında verdiğiniz beyanlar var, onlara ne diyorsunuz diye sorulurdu, hepsi o kadar. Dediğim gibi Poliste verilen ifadeler okunmazdı bile.

Savcılık, Sorgu Hakimliği ve Mahkeme önünde alınan beyanlar verilecek hükme mesnet teşkil ederdi.

Ama şimdi bakıyorum, Mahkemeler Polis Fezlekelerini ellerindeki davanın ana dayanağı olarak görüyorlar. Polis Fezlekelerinin düzenlenmesi sırasında elde edilen lehe delillere zerre kadar itibar etmiyor, aleyhe olanları verecekleri kararın esas delili olarak sayıyorlar.

Yüzlerce örnek anlatabilirim.

Hadi bir tanesini vereyim.

İstanbul Polisi bundan birkaç yıl önce uyuşturucu operasyonu yapıyor. İl Emniyet Müdürü ve İl Valisi televizyonların karşısına geçiyor ve Cumhuriyet tarihinin en büyük uyuşturucu operasyonuna imza attıklarını söylüyorlar. Uyarıcı hap yapımında kullanılan 2 ton civarında Amfetamin maddesinin ele geçirildiğini söylüyorlar.

Dava açılıyor. Avukatlar dosyaları inceliyorlar. Bir de bakıyorlar ki, hazırlık evrakı içerisinde çok önemli belgeler var.

2 ton Amfetamin üretildiği iddia edilen Fabrikaya görevliler gizli kameralar koymuşlar, bu kayıtların incelenmesinden Uyuşturucu veya Uyarıcı bir üretimin olmadığını anlamışlar. Yetmemiş üretilen maddelerden numuneler almışlar bunları labratuvarlarda inceletmişler, üretilen maddelerin uyuşturucu veya uyarıcı nitelikte olmadığını tespit etmişler, ama yine de fezlekeyi tanzim ederken fabrikada bulunan tüm kimyasalların toplam miktarını baz alarak burada 2 ton uyuracı maddenin ham maddesi olan Amfetamin maddesinin üretildiğini beyan etmişler.

Emniyet Müdürü ve Vali buna dayanarak televizyonlar karşısında başarılarını anlatmışlar.

Dava açılmış, uyuşturucu ve uyarıcı olduğu söylenen 273 kalem kimyasalın Adli Tıp Kurumunda incelemesi yapılmış, verilen raporda söz konusu maddelerin böyle bir niteliğinin bulunmadığını tespit etmişler. Yalnız üç ayrı kimyasal madde içerisinde toplam 530 gram 181 miligram Amfetamin maddesinin üretilmesinin mümkün olduğunu beyan etmişler.

İki Ton Amfetamin Üretildiği iddiasının külliyen yalan olduğu ortaya çıkmış. Üstelik Üretilmiş olan bir gram bile amfetamin maddesi bulunmamış. Ya ne, 273 kalem kimyasal maddeden üç tanesinin içerisinde toplam 530 gram, 181 miligram Amfetamin üretilmesinin mümkün olduğunu söylemişler. Yani Şeker Pancarının içerisindeki şeker gibi bir şey.

Amfetamin Maddesi Üretilmiş olsa bile, bunun uyarıcı Ekstazy maddesi haline gelmesi için üç ayrı işlemden geçmesi ve bir Fabrika ortamının teknik donanımı şart. Peki bu üretilmesi muhtemel Amfetaminin piyasa değeri ne kadar. Evet ne kadar, ne kadar olacak 800 Tl.

Peki sonuç ne, onlarca kişi dört seneden beri tutuklu.

Meşru Müdafaayı öğrendiniz, failleri tanıyorsunuz, mezun oldunuz geliyorsunuz.

Buyurun gelin sizi bekliyoruz.