SUMMUN, BUKMUN, UYMUN

Hiçbir kimse

Hiçbir şeyi

Hiçbir zaman

Kur’an kadar güzel tarif edemez.

Hani bir çok kişi Kur’an-ı Kerimin kimi insanları tarif eden o üç önemli kelimesini dillerine pelesenk ederler ya

Ancak bunun Kur’ani bir tabir olduğunu söylemezler.

Çünkü bunun bir Allah kelamı olduğunu söylerlerse

Haşa

Sanki sözlerine halel gelir, kıymetten düşer!!! Diye düşünürler.

Yüce Rab gerçekleri görmeyenler için

Onlar

Sağırdır

Hissizdir

Kördür diyor.

Müfessirler bu üç kelimeyi Kulakları var işitmezler, kalpleri var hissetmezler, gözleri var görmezler diye tarif ediyor.

Biz, örf dışına, adet dışına, anane dışına, hukuk dışına, kanun dışına, nizam  dışına çıkanların hal ve haraketlerinde bir "ahlakilik" bir "manevilik" arayacak değiliz.

O , zaten hedefine ulaşmak için her türlü güzelliği çiğnemeyi kendisine hedef seçmiştir.

Vurar, kırar, öldürür, ırza geçer, mal gasbeder, çoluk çocuk demeden katleder, işkence yapar.

Çünkü , o çok önemli  bildiği hedefe, "kişisel" veya "umumi" menfaate ulaşmanın artık başka yolu kalmamıştır. Zaman geçmekte, ömür tükenmektedir.

O emele ulaşmanın en kestirme yolu ne ise, bunu denemekten bir an için olsun geri durmaz.

Ama bunlar "medenileşmiş" hiçbir devlet için söz konusu olamaz.

Medeniyetin şiarı, kültürdür, bilgidir, erdemdir, yüksek ahlaki değerlerdir,  sevgidir, müteal/aşkın değerlere sadakattir, doğruluktur, dürüstlüktür, çalışkanlıktır, yardımseverliktir, hoşgörüdür, hukuktur, kanundur, kötülüklerin yerilmesi, hakikatlerin yüceltilmesidir, alicenaplıktır, daha iyiye, daha güzele varmak için durup dinlenmeden mücadeledir,

BAĞIŞLAMADIR,

MERHAMETTİR, MERHAMET.

Memleketimin altı ölüm kuyularına çevrilmiş,

Binlerce faili meçhul cinayetler işlenmiş,

Mefullerin/maktüllerin giydikleri elbiselerin parçaları, kemiklerinden parçalar ve

Saçlarından birer tutam şimdi derin kuyulardan bir bir ortaya çıkarılıyor.

Herkesin kanını dondurması gereken bu olaylar , gerçekten kamuoyunda gereği kadar yer bulmuyor,

Yer yerinden oynamıyor,

Sivil toplum kuruluşları ortaya dökülüp,

Hesap sorulsun,

Katiller yargılansın,

Pankartları taşımıyorlar.

Üstelik Ana Muhalefet Partisinin Genel Başkanı, yıllar yılı bu ülkeyi kaosa sürükleyen eylemlerin faili olduklarında zerre kadar şüphe edilmesi söz konusu olmayan kişilerden bir kısmının derdest edilip, Mahkemeye sevklerine,

BU BİR KOMEDİ DİYOR.

Ay yapma Baykaaalll.

Ben de  "dram" kokan bu eylemler için, Baykal’ın "komedi" değerlendirmesine, madem komedi diyor, o halde güleyim bari dedim.

Sahibi olduğu bütün görüşlerini iktidara taşımak için mücadele vermesi gereken Ana muhalefet Partisinin Genel Başkanı,bunca eyleme, bunca dökümana, bunca ortaya çıkan ses kaydına, bunca belgeye rağmen, eylem faillerinin yargılanması ile ilgili konuya,

Yargıyı etkileme pahasına,

Susurluk eylemleri için fasa fiso diyen "muhterem" Erbakan gibi o da Ergenekon terör örgütü için, böyle bir komedi dünyanın hiçbir yerinde görülmedi diyorsa… O iktidara, miktidara oynamıyor, böyle bir hedefi yok, veya bu millet ile iktidara gitmesinin mümkün olmadığını görüyor, o nedenle güç sahiplerinin eteğine sığınıyor, yaptığı açıklamalar bundan.

Bu seçimi de Ak Parti "Ergenekon Terör Örgütünün"üzerine gitmede gösterdiği başarı ile alıp götürüyor. Baykal hala olup bitenin farkında değil/mi? (Bence fena halde farkında, ama zamana oynuyor ve yine bir ŞAFAK VAKTİNİ gözlüyor, Başbakanlık gelecekse,böyle gelecek sevdalarına yatıyor).

Hani gözün görmemesi, kulağın işitmemesi, kalbin hissetmemesi böyle bir şey olsa gerek.

Bizi meselelere kanun, nizam, hukuk, ahlak, adalet ölçüleri içerisinde baktığımız için böyle görüyoruz, böyle değerlendiriyoruz.

Ama sizin amacınız başka, bakış açınız değişik, görüş mesafeniz farklı ise, elbette buna benzer değerlendirmeler yapabilirsiniz.

Şimdi Kulp’ta 1993 yılının sonbaharında işlenen katliamı,

Şemdinli eylemini,

Elazığ yolu üzerinde şehit edilen 33 Askerin dramını,

Sivas olaylarını, Başbağlar, Dağlıca, Aktütün, Diyarbakır Kulp, Diyarbakır Koşuyolu, Diyarbakır Ofis, Diyarbakır Dershane, Ankara Anafartalar, Danıştay, Hırant Dink, Rahip Santaro, Malatya Zirve Yayınevi katliamlarını görmüyorsanız,

Sarıkız, Ay ışığı, Atabaylar,Ergenekon darbe girişimlerini ve bunların yapmış oldukları eylemleri duymadıysanız,

Kalbinize bu eylemlerin, şu anda sahiplenmek istediğiniz insanlar tarafından yapıldığına dair bir his gelmedi ise,

Biz ne söyleyelim,

Sizi Allah tarif ediyor.