YENİ İSTİHDAM PAKETİ
Yakın bir süre içerisinde TBMM sine yeni istihdam paketi gelecek. Bu yasa tasarısı Meclis Genel Kuruluna indiğinde inceleyip sizleri bilgilendirme imkanı buluruz inşallah.
Yeni Türkçe,
İstihdam Arapça,
Paket’te İngilizce.
Yani buna mümasil/eşdeğer/ olarak biz de We are speaking Türkçe İnşallah desek aynı kapıya çıkmış oluruz.
Neyse bu ufak şakadan sonra konumuza dönelim.
TBMM sine gelecek olan İstihdam paketinde ön bilgilerime göre önemli düzenlemeler yapılacak. Özellikle sigortasız işçi çalıştırma tarihe karışacak. Sigortalı çalışanların prim ödemelerinde ortaya çıkacak sorunları hükümet çözecek ve bazı kişilerin/özürlü vatandaşlarımız gibi/ işsiz kaldıkları ay ve yılların primini ödemeyi idare kendi üzerine alacak. Yukarıda da değindiğim üzere yasa henüz Meclis Genel Kuruluna inmediği ve orada ne tür bir değişikliğe maruz kalacağını bilmediğimiz için size çok detaylı bilgi vermek mümkün olmuyor.
Fakat burada esasen şu konu üzerinde durmak istiyorum.
Özellikle Diyarbakır’a bu paket kapsamında aktarılacak olan kaynaklar.
Şunu herkesin gayet iyi bilmesini isterim ki,
Genelde Güneydoğu ve özelde de Diyarbakır siyasetin hep "bulaşık" tarafı ile ilgilenmiş.
YANİ YEMEĞİ BAŞKALARI YEMİŞ, BİZİMKİLER DE ARTA KALAN BULAŞIĞI YALAMIŞLAR.
Bulaşığı yalamışlar yalamasına ama , yine de karınları doymuş mu? Ne gezer.
Bulaşıktan kimi karnı doymuş ki, onlarınki de doysun? Dediğimde kiminizin gözlerini dört açtığını , ne bulaşığı yahu…….. dediğini duyar gibiyim.
Her isteyen istediği her boşluğu gönlünce doldurabilir.
Siz ne doldurursanız doldurun bana uyar arkadaş.
İşin özünde siyasetçinin bölgesine kaynak aktarımında önemli rolü var.
Siyasetçi milletin istekleri doğrultusunda mesaisini harcar, önemli projelerin karar veren makamlara iletilmesinde gayret gösterir, ikna edici delillerle neden bu işlerin yapılması gerektiğini samimiyetle anlatırsa, hiç kuşkunuz olmasın kaynak gelir.
Neden mi kaynak gelir?
Sebebi çok açık ve basit.
Her sene ülkenin bütçesi yapılıyor.
Nereye ne kadar kaynak aktarılacağı bir bir, kalem kalem belirleniyor.
İşte burada siyasi tercihler çok önemli yer tutuyor.
Eğer siz her sene çıkarılan bütçeyi iyi takip eder,
Meclis Plan Bütçe Komisyonuna bu konudaki yasa tasarısı gelmeden önce hükümet nezdinde girişimlerde bulunur,
Plan Bütçe Komisyonunun çalışmalarına akitf bir şekilde katılır,
Size ayrılan kaynaklardan başka yatırım birimlerine aktarım yapılmasını engeller,
Genel Kurul da da olumsuz revizyonların yapılmasına fırsat vermez iseniz bölgenize düzenli biçimde yatırım için kaynak aktarılmasını temin edebilirsiniz.
Yatırım ve kaynak aktarımı için vekillerin bilgi, birikim ve donanım sahibi olmaları, bunu yerinde ve zamanında en üst seviyede ilgilisine iletmelerinin ehemmiyeti çok büyük.
Hükümet istihdam paketi kapsamında Güneydoğu’ya bütçe haricinde 3 Milyar Ytl/katrliyon/ civarında bir parayı bu sene aktarmayı hedefliyor.
Kaynak olarak işsizlik fonunda biriken paranın faizlerinden bir bölüm,
Ve Özelleştirme İdaresinin kaynaklarından da bir başka bölümü aktarmayı hedefliyorlar.
Daha önce bir kez daha yazmıştım sanıyorum. 2007 yılında Samsundan bir gece yarısı özel oto ile şimdi Ak Parti Gurup Başkan Vekili Nihat Ergün bey ile Ankara’ya dönerken GAP’A verilmesi gereken önem ve aktarılması gereken kaynak ile ilgili olarak konuşmuş ve o esnada gündeme getirdiğim işsizlik fonunda biriken 25 katrliyon civarındaki paranın bir bölümünün bu bölgeye aktarılması yönündeki görüşüm Nihat bey tarafından olumlu karşılanmış ve O, evet biz de bu konu üzerinde çok ciddi olarak duruyoruz demişti.
Şimdi iş dönüp dolaşıp yine siyasilere düşüyor.
1-Bölgeye aktarılması düşünülen bu paranın üzerinde ciddiyetle durulmalı,
2-Konu Genel Kurula gelmek üzere olan İstihdam paketi içerisinde karara bağlanacağından, şu anda azami kaynak aktarımının mümkün olup olmadığının hükümet nezdinde yapılacak girişimlerle araştırılması,
3-Gelecek paranın çar çur edilmesinin önüne geçilmesi.
Böyle önemli bir konuda vekillerimiz tabii ki Meclis Genel Kurulunda konuşacaklar, konuyu bu sene yaşanan kuraklıkla bağdaştırıp, tüm ulusa önemli mesajlarını ileteceklerdir.
Gökten rahmet gelmeyince insanımız perişan oldu.
Oysa yanı başımızda akıp giden nehirler, rahmete dönmek için, ufak zahmetimizi bekliyor.