YENİ OLUŞUM HAREKETİ

Yeni oluşum hareketi denilince aklınıza İnternet’te açılan bir site geldi sanırım.
Google’da Yeni Oluşum Hareketi.com.u tıkladığınızda karşınıza eski Devlet Bakanı Başbakan Yardımcısı Abdullatif Şener  ait site ile karşılaşıyorsunuz.
Abdullatif Bey ülkemizin yetiştirdiği ender şahsiyetlerden birisidir.
Bilgi birikimini, kariyerini, insani ilişkilerindeki inceliği , zarafeti , vatan ve millet sevgisindeki engin duygularını tanıyan herkes kabul ediyor.
O, 22.Temmuz.2007 seçimlerinde Milletvekili adayı olmadı.
Bir ara yapılan yorumlarda, kendisinin parti tarafından istenmediği, hatta adaylığını koysa bile listeye alınmayacağı yorumları yapıldı.
Bunların hiç birisinin doğru olmadığı onun istifası sırasında ortaya çıktı.
İstifa için Ak Parti genel merkezine gittiğinde, kapıda bekleyen basın mensuplarına bu bir veda ziyareti olacak demişti.
Yani MKYK salonuna girdiği sırada herkes onun istifa etmek üzere geldiğini biliyordu.
Basına yansıdığı kadarı ile MKYK nın toplandığı salonda Sayın Başbakanın yanına gittiğini ve istifa dilekçesini verdiğini, uygun görürse arkadaşlara bir veda konuşması yapacağını, ama mümkün değilse kendisine veda edip ayrılmak istediğini biliyoruz.
Sayın Başbakanın verdiği izin üzerine veda konuşması yapıyor ve ayrılıyor. Başbakan kendilerine salonun yarısına kadar eşlik ediyor.
Daha sonra da Genel Sekreter Sayın İdris Naim Şahin’in arabasına kadar eşlik ettiğini zaten basında herkes gördü.
Sayın Şener’in ayrılışından sonra Sayın Başbakan "biz böyle olmasını istmezdik, ayrılması hoş olmadı, aslında ben kendilerinin 22. Temmuz seçimlerinde aday olması için çok uğraştım, ama o bunu kabul etmedi" dediğini biliyoruz.
O bakımdan Abdullatif Bey  aday olsa idi bile listelere alınmayacaktı karalaması boş çıktı.
Seçimlerin üzerinden bir yıl gibi bir zaman geçti.
Bu süre içerisinde hepinizin tanık olduğu üzere Sayın Bakanın sistemin bütününe ve bu arada parti uygulamalarına karşı kimi eleştirileri oldu.
Bu eleştirileri yaptı diye kimileri onu iflah olmaz bir muhalif olarak değerlendirdi, hatta hıyanet içerisinde bulunuyor diyenler bile çıktı.
Bu laflara gülüp geçmekten başka çare yoktur.
Çünkü o,ne bir iflah olmaz muhalif ve ne de kimi kendini bilmezlerin iddia ettiği üzere hıyanet içerisinde. Bu hıyanet lafını da herkes bilir bilmez bir şekilde diline doluyor.
Ama siz o iddiada bulunan insanlara ülke , siyaset,hatta kendi parti içerisindeki sorunlarla ilgili olarak bir şey soracak olsanız, bir söylersiniz, bin ah işitirsiniz. Buna kesinlikle eminim.
Ama kamaralar önünde herkes kendisini dürüstlük abidesi olarak lanse etmeye çalışıyor. Bu doğru değil
Hıyanet lafını söyleyen kişi çıksın böyle değil desin, delilleri ile ispat edeyim. Kim dürüst ,kim yalancı demiyeyim de Hanyayı , Konyayı o zaman göstereyim. 
Sayın Bakanın Konya’ya yaptığı son geziyle bendeniz de katıldım.
Biz bazı arkadaşlar ile sadece Sayın Bakan bir yerlere gittiğinde eşlik etmeye çalışıyoruz. Başka hiçbir şey şu anda yok. Konya’da güzel bir karşılama yapıldı ve insanlar taleplerini dile getirdiler. 2000 den fazla araç bizi karşıladı. Sayın Bakan ülkenin ekonomik durumu hakkında güzel bir konferans verdi.
Özellikle dış borçlar, ki özel sektörümüzün dış borcunun 160 Milyar dolara fırladığı , devletin de dış  borçlarının 10 milyar dolar arttığı, CARİ AÇIĞIN FİNANSMANINDA BÜYÜK sıkıntı içerisine girildiğini, durumun böyle devam etmesinin imkansızlığını vurguladı. Bu tespitlere kimsenin siyaset yapıyor, muhalefet ediyor demesi mümkün değil. Zira Devlet Bakanı Mehmet Şimşek, bu son gelişmeler üzerine ülkenin mali kaybının 110 Katrliyon olduğunu söyledi. Onun bu açıklamasını da muhalefet olarak mı değerlendireceğiz?
İnsanlar hep bize yeni parti kuruyorsunuz, kimlerle hareket ediyorsunuz gibi sorular soruyorlar. İnanın benim bu konuda hiçbir bilgim yok.
Yeni oluşum hareketini hemen bir siyasi parti girişimi olarak algılamak ne kadar doğru bilmiyorum.
Bir insanın memleketini hizmet etmesi için behemehal bir siyasi parti kurması gerekmiyor. İnsanlara hizmetin bin bir türlü yolu var. İşte sayın Bakan son bir yıl içerisinde 3 yeni kitaba imza attı, 4 tane ekonomi alanında önemli makale yayınladı.
Osmanlı maliyesinin şeffaflaşması ile ilgili olarak yazdığı kitabının tanıtımında bendeniz de yanında idim. Bu töreni en azından 50 e yakın gazeteci, televizyoncu izledi. 
O arada bana da sorular geldi. Yeni Oluşum Hareketinde beraber misiniz? Diye.
Ben " sayın Bakan Milletvekilliğim döneminde İlimiz ile ilgili sorunları kendisine götürdüğümde büyük duyarlık gösterdi, kendisine minnet borcumuz var, o bu bir siyasi harekettir demedikçe , harekete siyasi anlam vermek bana göre doğru değil. Ancak şu anda ülke çok sıkıntılı bir dönemden geçiyor, bir kapatma davası gündemde, İnşallah dava red ile neticelenir, ama aksi olursa, siyasi belirsizliğin daha fazla devam etmesi mümkün değil, elbette birileri ben de ülke sorunlarının çözümünde varım dediğinde, hayır sen yoksun demek kimsenin hakkı değil" gibi şeyler söyledim.
Abdullatif bey , halka hep şunu söylüyor, "siz bir şeye evet derseniz olur, hayır derseniz olmaz". Çok doğru bir söz. Her şey size bağlı.