YÜREĞİMİZİN PİR PARÇASI KOPAR
Buna bir yenisi eklenmek üzere.
Çermik ilçemizde çıkan Çermik gazetesinden aldım haberi.
Diyarbakır Şehir stadyumu , şehir dışında yeni bir stadyum yapma karşılığında müteahhitlere verilecekmiş.
Şehrin dışında Devlete ait 1300 dönüm arazi , her kim olacak ise o müteahhide verilecekmiş,
O da bu arazi üzerinde yeni bir stadyum yapacakmış , karşılığında da şehrin göbeğindeki bu arazi kendisine tahsis edilecekmiş.
Stadyum şehrin tam merkezinde.
Merkezde bundan büyük arazi kalmamış.
Ha bir de Endüstri Meslek Lisesinin arsası var.
Oraya da birileri el koymak istiyor.
Ben onları bilirim,
Sabah erkenden kalkarlar, binerler arabalarına,
Şehri fellik fellik dolaşırlar.
Yeni eski demeden binalara göz koyarlar,
Yıkar yenilerini yaparlar gözleri ile.
Sonra planlarını gerçekleştirmek için var güçlerini kullanırlar.
İşte şimdi buna benzer birileri bu iki yere ciddi ciddi göz koymuş.
İştahlar öylesine kabarmış ki sormayın gitsin.
Şimdi hayaller şöyle kuruluyordur.
Şu andaki stadın yerine en azından 10-15 bina dikilir, altına iş merkezleri yapılır.
Buna göre 600-700 daire bir o kadar da iş yeri ortaya çıkar.
Ortalama 250 bin YTL den 300 Milyarlık rant ufukta göz kırpar.(Eski para ile 300 Trilyon)
Bunun yüz milyarı inşaata, yüz milyarı yeni stad yapımına gitse, geriye 100 milyar temiz para kalır.
Hem zaten bu para da cepten çıkacak değildir.
Şehir stadına kazmayı vurduğunuz anda yapılacak yeni daireler ve işyerlerinin maketlerini mini etekli kızlar eşliğinde pazarlamaya başlarsınız, para peşin, kırmızı meşin gelen paralar iki yerin inşaatını birden götürür.
Kendinizi yormanıza hiç gerek yok, en fazla iki yıl içerisinde 100 milyarı(yüz trilyonu) cebinize koyarsınız.
Sen de amma da abarttın diyenlere, hadi bu rakamların yarısı olsun, az mı?
Hicran kaplamış yaraları sarmaz mı?
5-10 trilyon tahsis problemleri için harcarsınız. Öyle şey mi olur sözlerine, aaaa efendim lafımı olur, bu sizin ananızın ak sütü gibi hakkınız, helal olsun dersiniz. Ve bitmeyecek ebedi dostluklar kazanırsınız.
Ama bu işi kotarmak isteyenlerle bir konuşsanız,neler demezler, neler?
Diyarbakır stadyumu çok küçük,yeterli hizmet vermiyor,
Şehrin merkezinde kalmış,
Maç günleri trafik allak bullak oluyor,
Nüfusu bir milyondan fazla şehrimize bu stad hiç yakışmıyor,
Biz yeni yapılacak stadyumda çok çeşitli sosyal faaliyetlerin yapılmasına imkan verecek yeni düzenlemeler yaptıracağız,
Herkese spor yapma imkanı vereceğiz,
Özellikle gençlerimize ve hanımlarımıza(aaa az kalsın unutuyordum, esas hizmet hanımlar için zaten!!!) yeni spor tesislerinin inşasını sağlayacak ve bu alandaaa, hiçbir Urupa ülkesindeeeeeen geri kalmayacağızzzzzz.
Sanırsınız ki, adamlar sadece bu işler için yaratılmışlar ve kendilerini feda etmişler.
Bu girişimlerin hepsi açık ve net söyleyelim ranta yöneliktir.
Bendeniz de elbette bu stadın şehrimize yakışmadığını biliyorum
Çok daha güzellerine ilimin insanının layık olduğunun farkındayım.
Ben 1963 yılında Çermik'ten okumak amacı ile Diyarbakır'a geldiğimde bu stadyum vardı.
O zamanlar stadyum şehrin dışında sayılırdı.
Açık tribün tarafının tahtadan tribünü vardı.
Stad şehrin içersinde kaldı ve gerçekten halkın, göz nurumuz gençlerimizin ihtiyaçlarına cevap vermiyor.
Stadın yeni bir spor kompleksi yapılmak üzere şehrin dışına taşınması büyük ihtiyaç haline gelmiş bulunuyor.nüfusu 1 Milyondan fazla olan Diyarbakır'a koca T.C Devleti bir stat yapamaz mı? Ona bir şey verilir iken, can damarının kesilmesi mi lazım?
Bu yapılır iken muhakkak birilerine rant sağlanması mı gerekir?
Bu alan yaz aylarında sıcaktan bunalan Diyarbakır halkının ihtiyaçlarını karşılamak üzere bir park haline getirilemez mi?
Şöyle düşünün.
Çamlar, çınarlar, çiçekler içerisinde güzel bir mesire alanı mı istiyoruz, yoksa şehrimizin soluk borularını yeniden kesip, bizi nefessiz bırakacak çirkin binaların yükselmesini mi istiyoruz.
Dağkapı parkı yıkılarak yerine Selahaddini Eyyubi çarşısı yapıldı.
O GÜZELİM ÇAY BAHÇESİ YOK OLUP GİTTİ, YERİNE BETON YIĞINI GELDİ.
PEKİ KİM BURANIN HAYRINI GÖRDÜ?
Ey halkım, stadyumun bulunduğu alanı da birilerine peşkeş çekmek istiyorlar veya birileri kendilerine peşkeş çekilmesinin peşindeler, haberiniz olsun.
Gelin birlik olalım ve yüreğimizin bir parçasının daha kopmasına fırsat vermeyelim.