VAZİYET NEYİ GÖSTERİYOR?…
Vallahi ne diyeyim, denir ya her şey orta yerde cereyan ediyor.. Saklı bir durum yok.. Tek sıkıntı, fikri beyanda, ya da sahadaki havanın solunmasında, “samimiyet ve ihlaslı duruşun imtinası söz konusu..” Zikirler de, fikirler de, flu seyrediyor..
***
Neyse!.. Mesleki tecrübe ve anketlerin kendi dillerinden aktardıklarına bakarak, irdelersek.. Vaziyet ilk turda bitecek gibi değil.. Oran ihtimaller yüzdeliğiyle, 50’lerin altında.. Yani ne Kılıçdaroğlu ve ne de Erdoğan çıktıkları maratonun ilk kulvarında; ipi göğüslemiyorlar..
***
Oy yüzdeliklerinde fark gözetilse de oranlar birbirine yakın.. Ama, Erdoğan önde.. Tabi her seçimde “gözardı edilse de” özünde etkisi yüksek olan, Yurtdışı oylarının belirleyiciliği.. Ve genç neslin bu dönemde; “marjinal” tutum sergilemeye odaklanması..
***
Tüm bunlar, tarafların terazisinde, hissedilendir.. Yurtdışı oylarında, önceki dönemleri dikkate aldığımızda, Erdoğan’ın şansının daha bir yüksek olması beklenebilir.. Ancak, örgütlerin ve ülkelerin hal-i hazırdaki tutumları; “oyları kaydırabilir?”… Taraflar, hassas ve temkinli olması lazım..
***
İnce ve Ogan’a gelince.. Mitinglerini, gezintilerini, çarşı-pazar ziyaretlerine bakıyorum; pek de ilgi gördüklerini, söylemek mümkün değil.. Kaldı ki, parti ve aday noktasında, oy tercihinde değişkenlik var.. Öyle görüyorum ki, seçime bir kaç gün kalınca mevcut destekler, tamamen düşebilir.. Evdeki hesap çarşıya uymaz..!
***
Meclis aritmetiğinin “cumhur ittifakı” açısından, değişebileceğini, söyleyenlerdendim.. Tabi bunu, “İyi Parti’deki travmatik ve psikolojik” hadiselerin, vücut bulmadığı dönemde, dile getiriyordum.. Ama şimdi, ibre tamamen “Milliyetçilik-Ülkücülük” nokta—i nazarında, değişti… Çünkü, Akşener üst üste stratejik hatalar yaptı… Kaldı ki bunu fark ettiği için de, agresifleşti.. Bu da kan kaybını yükseltiyor..
***
Şöyle ki.. MHP’de bir canlanma, dönüş var.. Oylarında, hatırı sayılır bir artıştan söz ediliyor.. Ki bu da, İyi Parti hanesinden, akanlar.. Nitekim, bir kaç ay öncesine kadar yüzde 12-16 bantlarında gösterilen Akşener’in başında bulunduğu partide kayıplar yüzde 30-35’lerde.. Oy yüzdeliği; yüzde 7 ila 8 arası.. Bu veri ciddi bir düşüşü gösteriyor..
***
HDP.. Yani Yeşil Sol Parti’yle makas açan TİP.. Ki Yeniden Refah partisi de.. Doğrusu, pozitif bir rüzgar yakaladıklarını söylemek mümkün.. Oylar da, ibre artışı gösteriyor.. Yani hatırı sayılır bir yüzdelik sandıktan çıkarsa, sürpriz olmaz..
***
Yeşil Sol Parti’nin oy oranı Güneydoğu’dan daha çok Batı illerinde, sürpriz neticeleri doğurabilir.. Güneydoğu için, “Türk solu akımına” takılmanın alerjisi.. Batıdaki artı ise, CHP’deki “geleneksel damarın” Kılıçdaroğlu eksenli değişimin yarattığı handikabın, kayması olacak gibi geliyor..
***
Saadet!.. DEVA ve Gelecek.. Üç Parti’nin “oy oranları” yönünde, CHP ile girdikleri “sandık ittifakı, çatı liste uzlaşısında” hayal kırıklığı yaşayacaklar.. Hal-i hazırda, oy yüzdeliklerinin toplamı anketlerde “diğer partiler” olarak yüzde birlerin bile altında!..
***
Tek şansları.. Ki Parti liderleri içindir bu şans.. Eğer ki, “Yürütmeyi” sandıktan alabilirlerse.. Yani Cumhurbaşkanlığını, “Altılı masanın” adayı, Kılıçdaroğlu alırsa.. Kendileri açısından, “reis yardımcısı” olacakları için; gel keyfim gel olacak.. Ama, siyasi parti olabilme hayalleri sona erecek!..
***
Neyse, son düzlüğe girdik.. Bugün 11. Gün.. Gelecek haftaya seçim var.. Bu düzlükte, çok şey değişebilir.. Ne diyordu bizim mahir siyasilerimiz, “siyasette bir saat bile fazla zamandır?”..
Çok daha ilginç gelişmelere şahit olacak gibiyiz. Eee, burası da Türkiye olduğuna göre; her an her şey olabilir?!.. Az daha bekleyelim.. “Mevla görelim neyler, neylerse güzel eyler…”
***
MİTİNGLERE DAİR…
Mitinglerdeki kalabalığı seçim sonucuyla kıyaslamak ne kadar doğru bilmem!.. Ama, bir ilgi, alaka, teveccüh, oy desteği noktasında da, “bir ölçü” teşkil ediyor.. Özellikle yola çıkan kervan için, “güven verici” oluyor.. Yani meydanların bir dili var.. Yeter ki, o dili anlayabilesin!..
***
Ak Parti’nin Ankara ve İzmir mitingi.. CHP’nin İzmir mitingi.. Şöyle teraziye aldığımda, yukarıdaki analizin sonucunu çıkarıyor; yarış başa baş gidiyor.. Ama finişin ilk etabı, netice vermiyor.. Peki partiler ne diyor, kendi mitinglerine.. Doğrusu iki taraf da toz kondurmuyor bu yönde, kendilerine!..
***
AK Parti “gümbür gümbür geliyoruz, zafere koşuyoruz.?” diyor.. CHP ise, “Cumhurbaşkanlığı seçimi biz kazanmışız” havasıyla, meydanlar bizle coşkulu.. Ha iki taraf da birbirlerine “miting kalabalığına” bunların alayı taşımalı diyor. Aslında iki taraf da, aynı işi yapıyor..
***
Neyse; sokağın coşkusunu, teveccühünü her kim arkasına almışsa bugüne kadar hep “o sandıkta, kazanan olarak” çıkmıştır?!.. Kimse, boş yere haybeye “kimseyi dinlemez, hele ki mitingine hiç gitmez?”.. Sizce…
***
GÜNÜN SÖZÜ…
Son düzlükte atılan her depar, rakibi geride bırakan bir sonuçtur…
