"BUGÜN FUTBOL KONUŞALIM"...

Diyarbakırspor'un başarılı bir grafik çizdiği bu sezonda maçlardan sonra yazdığım yazıların çoğu futbol analizinden ziyade kulübün yaşadığı sorunlara ilişkin olmuştur. Bu başlığı görenler sakın sorunların çözüldüğünü sanmasınlar. Aynı terane devam ediyor. Bu konuları yine işleyip kafanızı yormayacağım ancak maç değerlendirmesine geçmeden çok kısa bir yorumum olacak. Aslında yorum değil tespit. Hayatlarını Diyarbakırspor'un başarısızlığı üzerine kuranlar, takımın başarısından rahatsızlık duyuyor.Bunu net bir şekilde görmek mümkündür,en azından ben bundan eminim. Diyarbakırspor, Bank Asya 1.Lig'de kaldığı sürece birilerine sürekli muhtaç olacak. Daima bunların kapısını çalmak zorunda kalacağız,"aman bu takıma sahip çıkın" diyeceğiz,sürekli kendilerinden medet umarak onların vereceği lolitop şekerleriyle günü kurtaracağız. Sonra kendileri de kahraman olacak. Takım Süper Lig'e çıkıp,akıllı bir yönetim anlayışıyla naklen yayın,sponsorlar ve reklam gelirleriyle kendi ayakları üzerinde durarsa "iyilik meleklerine (!)" ihtiyaç kalmayacak. Bunların kim olduğunu sakın sormayın,bu seçim arefesinde,insanların sinirlerinin gergin olduğu bir ortamda,herkesin siyasi hesap ve çekişmeler yüzünden çatacak birilerini aradığı bir ortamda başımıza iş açtırmayalım !. Yalnız bir kesimi kast ettiğimi de düşünmek gibi bir yanılgıya düşmeyin. Benim bu tespit,yorum ve mesajım siyasi,iktisadi,ticari,bürokrasi olarak herkesedir.
Gelelim maçın değerlendirmesine. Giresunspor maçının zor geçeceğini tahmin ediyordum ancak Diyarbakırspor'un hele ilk yarıda bu kadar kötü olacağını düşünmemiştim. Diyarbakırspor, bu sezon attığı 31 golün 12'sini ilk yarıda,19'ünü ise ikinci yarıda buldu. Sonuca gitme bakımından ilk yarıda zorlanıyor,ikinci yarıda açılıyor. Fakat hiç bir maçın ilk yarısında bu kadar silik bir görüntü çizmemişti. İlk yarıdaki tutuk görüntünün nedeni rakibin çok iyi olması değildi. Giresunspor, tipik bir deplasman takımı gibi oynadı. Diyarbakırspor'un üzerine gelmesini bekledi. Diyarbakırspor ,bırakın rakibin üzerine gitmeyi pozisyona dahi giremedi. Futbolun bir gerçeği var,zirve mücadelesi veren takımlarla karşılaşan alt sıralardaki ekipler önce rakibin gücünü test eder,rakibin korkulacak bir ekip olmadığını anlayınca üzerine gider. İlk yarıda böyle bir oyun vardı sahada. Diyarbakırspor'un ilk yarıda en iyi tarafı kaleci Fevzi ve savunmaydı. Orta saha,kanatlar hiç çalışmadı,forvet ve orta saha,savunma ile orta saha arasındaki kopukluk kimi zaman Dicle nehrinin genişliği kadar açıldı. Deplasman korkusunu üzerinden atan Giresunspor, ilerleyen dakikalarda sanki kendisi şampiyonluğa oynuyormuş gibi oyuna hakim oldu ve oyunu Diyarbakırspor yarı alanına yıkmaya başladı. 20 ile 35.dakikalar arasında 3 net pozisyon buldu,Allah'tan kaleci Fevzi formdaydı. Yoksa ilk yarı Diyarbakırspor için acı bir tabloyla sonuçlanabilirdi. Bu şekilde maç kazanılmayacağını ikinci yarı başlarken ilk önce teknik heyet gördü. Maça bir gün kala hastalanan Ersin'in yokluğunda ilk 11'de başlayan Mehmet Türkmehmet kenara alındı,onun yerine giren Mutlu ile kötü giden oyun canlandırıldı. Mutlu'nun girmesiyle oyun düzeni de değişti. Mithat sol açığa geçti,Mutlu forvetin arkasında oynamaya başladı,Erhan Şentürk ve Emrah'a daha fazla boş alan imkanı doğdu. Mutlu'nun kazandığı topları çabuk ve etkili bir şekilde kullanması Engin'in yükünü de hafifletirken,golün erken gelmesi ilaç gibi oldu. Nitekim Mutlu'nun başrolde olduğu pozisyon sonucunda Erhan Şentürk,akıl dolu bir asist yaptı,Emrah Bozkurt da suskunluğunu kritik bir golle bozdu.
1-0'dan sonra oyun Diyarbakırspor'un istediği şekle dönüştü. Giresunspor uzun süre yediği golün şokundan çıkamadı,Diyarbakırspor daha iyi pas yaptı,oyunu forse etti,pozisyonlar da buldu ancak final vuruşlarında sonuca gidemedi. Mesela Hakikat'ın uzatmalarda yakaladığı bir pozisyon var,kaçırılması atılmasından daha zordu. Bu pozisyonun mimarının da Mutlu olduğunun altını çizelim. Allah'tan maçın sonlarıydı,eğer bu pozisyon maç içerisinde olsaydı sanırım uzun süre hayıflanacaktık. Kaçırdığı gole kendisi de inanamadı ancak Hakikat'ın oyuna girdikten sonra takıma çok verimli olduğunu da belirtelim.
Diyarbakırspor,çok önemli bir engeli daha aştı,kazandığı 3 puanla hedefe bir adım daha yaklaştı. Son 7 haftaya 4 ve 5 puan önünde girdiği takımların Diyarbakır'a geleceğini hesaplarsak büyük bir avantaj. Fakat böylesine çekişmeli geçen ligde 3 puanlık sistemde çok şeyler değişebileceğini de unutmayalım. Onun için önümüzdeki Altay maçı büyük önem taşıyor. Diyarbakırspor,İzmir'den 3 puanla dönersek bana göre yolu yarılar.