BÖYLESİ ÇELİŞKİYE PES DOĞRUSU!…

Ne bu yaman çelişkiler" yumağı Bay Kemal!… Bi net ol ya…  Siyasi yol seyrine; beşer şaşarın" da ötesine, gittin.. Biz bile artık kestiremez olduk; "ne yaptığını?"..

Yahu daha geçen haftaydı!… Sen değil miydin, HDP ile kol kola, Meclis'te tezkereye "hayır" diyen… Hatta, "Milliyetçi(!)" İp'le olan "ittifakına" un serperek ayrışan…

***

Üstüne üstlük bir de nara attın!… "Her kim tezkereye "Evet" derse, Cumhuriyet'e ihanet etmiş olur" diye.. Tabi, Demirtaş'ın "cezaevindeki" durumuna da, hemen "serbest bırakın" diyen de sen değilmiydin!!…

***

Öyle ki, Meclis kulislerinde "yoğunlukla" telaffuz edilmeye başlandı, Bay Kemal, Bayan Meral'le "yolları" ayırıyor.. CHP ve HDP artık saflarını "keskinleştirdi?"… Kandil'e mesaj çaktı.. Ki, kandilden de, aynı minvalde "aleyküm selam" gelmediği değil?..

***

Tüm bu siyasi hamleler, der demez şunu söyletti herkese… "CHP, HDP'yle kol kola, 2023'e bu yol seyriyle girecek" diye… Kimileri de, 1990'ları hatırlattı.. Erdal İnönü'nün SHP'li dönemini, aktararak.. Malum, HDP'nin geçmişindeki siyasi aktörler, SHP ile meclise taşınmıştı!..

***

Hal bu iken!.. Peki ne oldu da, Yozgat'tan bir anda, "kükreme" geldi..  "Milliyetçiliğiyle" bilinen Yozgat'ın "gazıyla mı, ya da oradakilerin gönlünü hoş etmek için mi", yoksa parti tabanından yükselen; "ne oluyoruz Bay Kemal" seslerinin dozajındaki, yükselişten mi geldi?…

***

Öyle ya, CHP'nin "kalemşorları" bile, "hoşnutsuzluklarını" dile getirmiyor değillerdi… "Laikçi, Kemalist, Ulusalcı "kimlik" yerle yeksan oldu" deyip, Kemal Bey "kendinize gelin" demesinden mi?.. Her ne ise…

***

Görünen o ki, bir şeyler fena şekilde kendisini hissettirmiş olmasından dolayı, Bay Kemal bu lafı etti… "Kandil'i yerle yeksan etmezsem bana da Kılıçdaroğlu demesinler?…" İyi de, Kandil’e gidebilmen için "tezkere şart” değil mi?

***

Şimdi bu "kükremenin" ardından, "siyasi hava" nasıl esecek, durum ne olacak?… Muhakkak ki, "siyasi" etkisi bir yerden kendisini hissettirecek.. Özellikle, HDP ile olan "kankalığına.." Der demez; "bu ne biçim dostluk, kankalık" denilecek.. İlişkiler açısından bir yerle yeksan hali ortaya çıkmayacak mı?…

***

Kısacası, HDP'yi de, tabanını da, tabi ki Kandil'i de "kendine küstürdü?" bu çıkışıyla… Diyeceksiniz ki, "yamandan beter çelişkiler ağı içerisinde" Bay Kemal şimdi de "bunu telafi etmenin" yollarını, çabasını gütmeye mi başlayacak?…

***

Hasılı Kelam!.. Bir dediği, diğer dediğini "tekzip" eden Kemal Kılıçdaroğlu'nu artık "iller" düzeyindeki "siyasetiyle mi?" görmek lazım.. Diyarbakır'da "Kürt Milliyetçi", Yozgat'ta "Türk Milliyetçi" kesilen bir siyasi ucube  misali!… Böylesi siyaset "pes vallahi" dedirtmez mi?…

***

NEYİN MESAFESİ!…

Neyin mesafesi olacak?.. Elbette ki, HDP'nin PKK'yla arasındaki mesafe.. İP'in Başkanı Akşener, önceki gün "İttifak’a" dair, sözde tavır koyma adına, tepki koydu ya!.. Klişeleşen,, "mesafe" lafını kurduğu cümlesine dahil ederek; "HDP, PKK'yla arasına mesafe koymalı?"…

***

Neyse, bildik edebiyat!… Gelen-giden hep böyle demiştir.. Ne hikmetse, kimse "mesafe" yerine, "ilişkisini kesmeli" diyemiyor?.. Ya da var olan ilişkiyi "kabullenemiyor?"?.. Neden ya?.. 40 yıldır, "işin hakikatini" bilmelerine rağmen, hep "üç maymun" kodunun içinde kalınmasını gerçekten analiz etmek zor!?..

***

ÇÜRÜK ELMALAR!…

Konuşuluyor; Adana'da "Ödüllü Polis memuru" uyuşturucu kaçakçılığından, suçüstü olup, yakalanmış… 60 kilometrede polisleri peşinden koşturduktan sonra, enselenmiş… Tutuklandı.. Ki bu polisin, "aldığı ödül de" bir operasyonda "yüklü miktarda uyuşturucunun" ele geçirilmesi… Ama şimdi, "uyuşturucu satıcısı?"…

***

 

Konuşuluyor, Diyarbakır'ın Lice ilçesinde bulunan Jandarma Karakolunda görevli, "4 Uzman Çavuş" Şanlıurfa'da "uyuşturucu kaçakçılığı" yaparken, "suçüstü" olmuşlar.. 4'ü de, tutuklanarak cezaevine konulmuş!.. Ki bu uzmanlar da, "Lice kırsalındaki esrar tarlalarını" bulup, imha edenlermiş?.. Ama şimdi, "uyuşturucu satıcısı..?"

***

Eee… Hiç mi, Amerikan filmlerini izlemediniz.. Ya da Brezilya.. Ya da, Çin, Japon.. Hint filmleri de.. Özellikle aksiyonu yüksek, polisiye filmlerinde "mevzu bahis olan, hikayenin ana konusu bu gibi şahsiyetler değil mi?".. Neyse, söylenecek söz "bunlar çürük elmalar, kirli polis ve askerler!?".. Yeter ki, sağlam elmaların içerisinde tez elden ayıklanılmasını becerebilmek!… Malum çürük elmalar çok çabuk bulundukları ortamı çürütürler!…

***

GÜNÜN SÖZÜ

Politikacıların "çelişkiler üreten siyasi bağımlılıklarından" kurtulmalarına çözüm bulunmuş; "Nikotinli Çip!.."