Görüş Bildir

Zihnimle İstişareler

MESAİ SAATLERİ

Türkiye de 4857 nolu iş kanunun 63. Maddesine göre haftalık çalışma en fazla 45 saat, (günde 8 saat) olarak belirlenmiştir.

Yasaya göre özel sektörde kamu da aynı saatleri uygulamak zorundadır. 5 iş günü ve günlük 9 saat.

Kamu 8-5 mesai uygulayarak yasaya uyuyor lakin özel sektörde hepimizin bildiği üzere günlük çalışma 11 yer ve iş kollarına göre değişiklik gösterip 12 saate kadar çıkabiliyor.

Kamu çalışanları günlük 8 saati aşan çalışma gerektiğinde memura ya da işçiye ek mesai ödüyor.

Özel sektör’ün % 70’ i maalesef ki fazla mesai ödemiyor.

Kanunda işçi yılda 270 saatten fazla ek mesaiye zorlanamaz ibaresi yer alıyor yalnız hukuki olarak kanun koyucunu tarafından net ve emredici ifadelere yer verilmediğinden

İşverenler herhangi bir yaptırıma tabi tutulmuyor.

İş Kanunu madde 41. Maddesinde; Ülkenin genel yararları yahut işin niteliği veya üretimin artırılması gibi nedenlerle fazla çalışma yapılabilir.”  denilmektedir.

Yukarıdaki maddedeki vb. hukuk boşluklarından işverenler yararlanabilmektedir.

Bu uzun çalışma saatlerinin kaynağı nereye dayanıyor yıllar yıllar öncesine…

Sanayi devrimi ile birlikte kapitalizmin başladığı noktaya. Avrupa da sanayi keşfi ile birlikte aç kurt statüsünde ki işverenler proleter sınıfı yani fabrika atölye işçilerini ya da tarım işçilerini günde 15- 17 saat arası çalıştırmaya başlar.

Osmanlı imparatorluğunda ise devlet kurumlarında ki çalışma saatleri henüz yerleşmiş bir alafranga saat sistemi olmadığından,

mesai başlangıcı sabah namazından sonra mesai bitimi ise ikindi namazından öncedir.

Yaklaşık 7 veya 8 saat ayrıca ramazan aylarında özel bir düzenlemeyle mesai saatleri 5 saate indirilirmiş.

Sanayi kavramı henüz Osmanlıda olmadığından köle gibi çalıştırma söz konusu değildi.

Kölelik sisteminde ise çalışma saatlerinde herhangi bi sınırlama yok idi. Köle sahibi esirini dilediği sürelerde çalıştırırdı.

Avrupa da kölelik sistemi kaldırılıp paralı kölelik sistemini yerine koydular. Çalışma saatlerinde 2 saat kadar bir değişiklik olmuş oldu.

İşçinin emek gücünün sömürülmesi yıllardır süregelen bir sorun.

Daha fazla üretim daha fazla tüketim. Günümüz mesai saatleri bile insan haklarına tamamen aykırıdır.

Niye bu kadar çok çalışıyoruz. Sabahın kör karanlığında gözümüzü açtığımız gibi neden işe gitmek zorundayız.

Neden mesai saatleri saat 10 da başlamıyor.

Neden günün en güzel öncelikle kendimize gelmemiz gereken saatlerini makinelerin başında geçiriyoruz.

Cevabı belli daha fazla üretim daha fazla tüketim. İşçiler ve memurlar yani maaşlı çalışanlar kesinlikle birileri zengin olsun diye kendilerinin de karnı doysun, giyecek alabilsin diye.

Bir işçi veya bir memur olarak düşünün ömrünüzün % 70’ini çalışarak geçiriyorsunuz. Bunun sonucunda belki bir ev ve bir arabanız oluyor oda belki.

Çalışma saatleri düşürülürse ne olur?

Üretim oranı düşer. _ düşşsün diyebilecek yiğit idareciler aranıyor.

Öbür taraftan işçi ve memurun stres oranı da düşer.

Daha zinde hisseder daha verimli çalışır.

10 saat isteksiz çalışmak mı? 5 saat verimli çalışmak mı?

Hangisi makul.

Türkiye de mesai saatleri değişir mi?

Geçtiğimiz yaz çalışma ve sosyal güvenlik bakanı Bilgin küçük bir açıklama yapmıştı.

“8-9 saat çalışma bir alışkanlıktan ibaret uzun çalışma saatlerini eleştirip üzerinde düşünmeliyiz” demişti.

Tabi bunu da teknoloji deki gelişmelere bağlı olduğunu vurgulamıştı. Çalışma saatleri düşürülecek ama bunun için en az 20 yıla ihtiyacımız vardır.

Yani günde 4 ya da 5 saat çalışma ancak 20 25 yıl sonra mümkün olabilecektir.

Güler miyiz ağlar mıyız, bekler miyiz bilemem.


Bu Makale 3018 kere okunmuştur.

Yorumlar

  1. Mehmet Aslan

    Tesekkurler gerçekten mesai saatleri 10-17 olrsa dünyanın sonu olmaz ve herkes daha verimli çalışır.