Kur’an Öğrenme ve Okuma

 

Allah'ın kelamı Kur'an öğrenilmesi gerekenlerin başında gelir. Kişi, dinini bilmesi, hayatına düzen vermesi, dünya ve ahiret saadeti için çok önemli.

     Arkadaşın biri mektup gönderir, mesaj, Facebook, instegram, tivitit e bizimle ilgili bir şey paylaşır ya merak eder okur bazen de cevap yazar önem veriyoruz. Yoksa gönderene karşı ayıp olur, kalp kırılır ya. Oysa Kur'an Allah kelamı biz yaşayanlara okuyup, anlayıp ve yaşayalım diye Peygamberimiz sallallhu aleyhi ve sellem vasıtasıyla göndermiş olduğu Kur'an'ı okuyup, öğrenmez sek ayıp olmaz mi?

     Aslında ayıptan öte saygısızlık olduğundan bir de hesap veririz.

     Sakın zamanım yok mazereti ile kendimizi kandırmayalım. Öyle boşa geçen boş zamanımız var ki.

     "Öğrenmenin yaşı yok" deyimi Kur'an öğrenme için biçilmiş kaftan gibidir. Kişinin yaşı ne olursa olsun dinine değer veriyorsa en kısa zamanda Kur'anı öğrenmek ve hayatının her alanına gücü nispetinde uygulamak zorundadır.

     Hele günümüz imkanları, Kur'an öğrenme kolaylığı düşünüldüğünde, mazeret öne sürmek geçerli değildir.

     Genelde yaz oldum mu okulların tatil olması ve Diyanet İşleri Başkanlığının ilgili müftülüklere talimatı ile Kur'an okuma seferberliği başlar hemen her camide kurslar açılır.

     Bir çoğumuz Kur'anı öğrenme, çocukların işi der, belli yaşa gelmiş ve de okumasını bilmiyorsak utanır veya gereksiz görür bu kurslara gitmez Kur'anı öğrenmek için çaba sarf etmeyiz.

       Oysa gerçekler hiç de böyle değildir, asl olunan en küçük yaşta okumasını öğrenmektir. Ancak öğrenmemiş sek "öğrenmenin yaşı yok" deyip Allah'ın kelamını en kısa zamanda öğrenmemiz gerekir.

    Tembellik eder öğrenmez sek çok ama çok şey kayıp ederiz.

    Ebu Hureyr(ra) dan Peygamberimiz sallallhu aleyhi ve sellem;

   "Kıyamet gününde Kur'an-ı Kerim gelecek ve Allah Tealaya: Ya Rabbi! Kur'an okuyan kimseyi şeref süsüyle süsle! Diyecek;  bunun üzerine Kur'an okuyan kimse şerefle süslenecek."

    Yine Kur'an-ı Kerim: "Allah'ım! Ona şeref elbisesi giydir!" Diyecek; hemen o zata elbiselerin en değerlisi giydirilecek. Sonra Kur'an: Rabbim! Ona ş tacı giydiir! Diye niyaz edecek; o kimseye şeref tacı giydirilecek. Sonunda Kur'an-ı Kerim: Ya Rabbi! O kulundan arzı ve hoşnut ol! Senin hoşnutluğundan üstün bir şey yoktur." Diyerek. Okuyan Kur'an okuyan kimseyi manevi mertebelerin en yükseğine ulaştıracak.(Tirmizi, fezailül Kur'an 18; Deylemi Fezailül kür'an 1)

   Öldükten sonra bize en fazla yarayacak, kabirde yoldaş, Sırat köprüsünde nur, ahirette Şefaat edecek ve Allah in izniyle belki de kurtuluşumuz a vesile olacak olandan mahrum olacağız.

    İnanın biraz çaba gösterip, nefis ve şeytana uymaz Kur'an öğrenmeye, anlamaya ve yaşamaya başlarsak hem dünyada hem ahirette çok şey kazanırız.

    Hani çocuklarımızın geleceğini düşünür iyi bir eğitim ve iyi bir üniversite için çaba harcar, emek sarf eder, kursları dolaşır, öğretmen tavsiyelerini dinler para harcarız, doğru olan budur ancak yeterli değildir, Kişi dünyanın en iyi üniversitesini okumuş en iyi kariyerini yapmış sayılı bilim adamı olmuş ancak Allah'ı tanımamış sa, ölümlü bir dünyada yaşadığımız için eceli gelip öldüğünde bunların hiç birisi ona fayda etmez. Üstüne üstlük Allah huzurunda ona dinini, Kur'anını peygamberini öğretmediğimiz için bizden de davacı olur.

    Onun için çocuğumuzun dünyası için neler lazımsa yapmak ebevey için bir görev ise ahireti içinde yapılması gerekenleri yapmakta aynı oranda bir görevdir.

    "En hayırlınız Kur'an öğrenen ve Öğreten" olduğunu belirten Peygamberimiz sallallhu aleyhi ve sellem dır.

       Ebu Ümame(ra) Peygamberimiz sallalahu aleyhi ve sellem;

     "Kur'an okuyunuz. Çünkü Kur'an kıyamet gününde kendisini okuyanlara şeffatçi olarak gelecektir." (Müslim, Müsafirin 252)

     İbni Mesud (ra) Peygamberimizi sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:

     "Kim Kur'an-i kerim den bir harf okursa, onun için bir iyilik sevabı vardır. Her bir iyiliğin karşılığı da on sevaptır. Ben elif lam mim bir harftir demiyorum; bilakis elif bir harftir, lam bir harftir, mim de bir harftir." (Tirmizi, Fezalilul Kur'an 16)

    Birçoğumuzun Kur'an okumasını bilir ancak doğru okumasını bilemeyiz. Oysa öğrendiğimizi doğru öğrenmek de önemli. yeterli mi değil birde ne öğrendiğimizi bilmeli ve bilip öğrendiğimizi hayatımıza gücümüz nispetinde uygulamalıyız.

     Günümüz cami, Kur'an kursları ve dini bir kısım medrese ve cemaatler siyasete bulaşmış, siyasilerin emrine girmiş ise de yinede bizim için bir mazeret değildir.

    Biz dini öğrenmeye ve ona göre hareket etmek zorundayız.

      Ebu Hureyr (ra) rivayetle Peygamberimiz sallallhu aleyhi ve sellem;

    "Bir cemaat Allah in evlerinden bir evde toplanır, Allah in Kitabını okurlar ve aralarında müzakere ve ders yaparlarsa üzerlerine rahmet iner, onları Allah in Rahmeti kaplar, çevrelerini melekleri kuşatır ve Allah (cc) onları kendi katındaki razı olduğu kulları arasında zikreder."(Müslim)

   Bu yaz tatile eğlenceye, gezmeye, Tv seyretmeye ayırdığımız zamanın bir kısmını Kur'an öğrenmeye ayıralım olmaz mı?

    ALLAH A EMANET OLUN