BİZDEN BİR KAÇ TAVSİYE!..

Öncelikle halkın teveccühüne mazhaar olup, seçilen Belediye Başkanlarını tebrik ediyorum!.. Ve çıktıkları, hizmet üretme kervanında da muvaffakiyetler  dilerim.. Büyükşehir ve İlçe Belediye Başkanları.. İl ve İlçe Meclis Üyeleri.. Sizler, sevdanın, barışın, kardeşliğin, birliğin ve dirliğin sembolü, medeniyetin beşiği, kadim Diyarbakır’ımızın artık birer emir erlerisiniz.. Beş yıl süreyle, bu kentin yerel idaresi elinizde olacak ve tek sorumlularısınız?!…

***

Sevgili seçilmişlerimiz!.. Bu kentin yaşayan her ferdinin sizden beklentisi; dürüstlük ve hizmet?. Bildiğiniz gibi, yaptığınız iş ne özel bir şirket yöneticiliği, ne de kabile şefliği, ne de tek eksenli bir faaliyet kulvarıdır?!.. Hiçbir şey sizin için artık şahsi değil!.. Gerek şahsınız, gerekse de, oturduğunuz koltuk, elinizdeki mühür, size tevdi edilen yetkiler manzumesinin tüm muhtevası, kamusaldır, ahalinin bizatihi malıdır?..

***

Yetkilendirildiğiniz zaman dilimi noktasında, düşündüğünüzde ömür denilen hayat serüveninde, geçirilen takvim, gözardı edilemez!.. Bir sonraki seçim dönemine kadar, (şayet emirhak vaki olmazsa) epeyce yaşlanmış olursunuz.. Biliyoruz, bilinmeli ve bilmeniz gerekir ki kadim şehir için, yaşayan ahalisi için alacağınız kararların ağırlığı, bir insanın kaldırabileceği türden bir yük değil, olamaz da?..

***

Çünkü!.. Birilerinin hakkını gasp ederseniz, ya da bir haksızlığa meydan verirseniz, hak, hukuk, adalet, eşitlik noktasında arıza-i bir duruma hasıl olursa, bu hakkın kul hakkı olduğu hakikatinden, düşüncesinden, vebalinden daha ağır bir yük olamayacağını bilmeniz lazım!.. Kastım şudur; siz dahil olduğunuz, yola çıktığınız kervanın başı olarak kendinizi bu halka hizmetkar rotasında bir ölçüde vakfetmiş durumdasınız!..

***

Kaldı ki, siz seçilme evresine girdiğinizde!.. Mitinglerinizde, oy isteme toplantılarında, ahaliyle birebir, görüşmelerinizde bunu, hep deklare ettiniz!?. Biz kendimizi halka hizmete feda etmiş insanlarız diyerek, seçim maratonuna dahil olduğunuzu söyleyip durdunuz?!.. Halk da size güvenerek, gönül birliği içerisinde tercihini sizden yana kullanıp,  öyle ise, gelin bizim emir erimiz olun dedi…

***

Sevgili başkanlar!.. Az sonra sıralamaya çalışacağım, ilke ve önerilerin duyarlılık nedeni ya da referansı kabulünüze arz ediyorum!.. İsterseniz etik bilinciyle isterseniz dini bilinçle isterseniz de, siyasi ve ideolojik bir bilinçle!.. Tercihsel fark gözetmeden, aktarmak istiyorum.. İnanmak, inanmamak, sizin takdirinizde.. Bir zorunluluk hasıl değildir, bunların sizler tarafından ikmal edilmesi!…

***

Ama şu toplumsal realite ölçeğini de gözardı edemezsiniz?!.. Denir ya madem ki, bir hesap gününe inanmışlığınız var.. Madem ki; dinsel bir tercihe sahipsiniz.. O zaman hassasiyet karineniz önemli!..Tabi bu şehrin havasını soluyan, tozunu yutan, günlük hayatını idame eden naçizane bir ferdi olarak!.. 40 yılı aşan mesleki tecrübenin de verdiği öz güvenle sevgili başkanlar, sizler yasal bir iş ve işlem kervanına dahil olup, yol yürüyeceksiniz.. Her adımınız yasalara uymalı..

***

Geçmişten de çıkarılacak dersleri de dikkate alarak!.. Bizimkisi naçizane hatırlatma, öneri ve tavsiyelerdir?. Sıralayabileceğimiz bir kaç tavsiye ve önerimiz şu minvaldedir!?.. Kabulü size aittir..

BİR… Alacağınız veya vereceğiniz karar her neyi ihtiva ederse etsin, şiarınız halka hizmet ve kamu kaygısı olmalı.. Ve bu hassasiyet halk deyimiyle kulağa küpe olmalıdır?  Karar alıcı mekanizmada yetkilendirilenler liyakat sahibi olmalı.. Bir şura fikriyatıyla sonuca gidilmeli?

 

***

İKİ… Karar süreçlerinin şeffaflığına önem verilmeli.. Bunun için, teknoloji kullanılmalı. Vaki ise. Yazılı, görsel, sosyal medya platformlarında, alımlar, ihaleler, meclis kararları ne var ise; kamuoyuna aleni ve açık bir şekilde, duyurulmalı!… Kimi kararlar, kentin geleceğine dair sonuç getirici ise; bir ölçüde referandum”mahiyetiyle ortak akıl ve görüşle, neticelendirilmeli..

***

ÜÇ… Sosyal yardım veya destekler, toplumun tüm katmanları tarafından kabul gören, yardımlar olmalıdır. İnsani, vicdani ve rahmani bir gözetimle, halkın da ortak vicdanının kabul edeceği, hassasiyetle yardımlar, ikmal edilmeli.. Belli bir grubun, zümrenin, derneğin, vakfın veya sivil toplum gibi kuruluşlara, meyil edicilikten sakınılmalı.. Aksi takdirde, hakkın, hukukun ve insani desteğin gaspını icra etmiş olursunuz.

***

DÖRT… Başkan ve Meclis Üyeleri kadar, yetkilendirilen, görev verilen, karar mekanizmasında olan, her kim olursa olsun; mal beyanını açık ve aleni bir şekilde, halka duyurması gerekir.. Belediyenin gelir ve gideri, aylık bazlı açıklanmalı..  Dönem öncesi ve dönem sonrası kıyaslamaya gidilmesi lazım..

***

BEŞ… Özellikle ve öncelikle, imar kararları ile düzenlemeleriyle alakalı, Meclisin alacağı kararlar, açık, şeffaf ve kamuoyuyla paylaşılmalı.. Kişilerin, kimi kurumların değil, kent halkının al-i menfaati gözetilmeli.. Gerekli açıklamalar halk manipüle edilmeden yapılmalıdır. Hiçbir karar gizli alınmamalıdır.
 

***

ALTI… Belediye hizmetlerinin etkin ve verimli yürütülmesi amacıyla istihdam edilen personelin görev tanımları net olarak yapılmalı.. Belli bir hizmet alanına ihtiyaçtan fazla personel alınmamalı. Velev ki, bir personel ihtiyacı olsa bile, tüm işe alma süreçleri yasa ve yönetmelikler gereğince liyakat esasına göre şeffaf yapılmalı ve bu alım süreci halkla paylaşılmalı. Hiç kimse, -efendim şu adam torpille işe alındı, belediye personeli gereksizce arttırıldı, falan ihalede şu müteahhide iş verildi deme fırsatı ve ortamı oluşturulmamalı…

***

YEDİ… Bir karar alınmadan önce, bu kararın hukuki gerekçesi/dayanağına kesinlikle bakılmalı. Hukuki dayanaktan yoksun ya da ikili sözleşme ve uzlaşıyla alınmayan kararlar kesinlikle uygulamaya konulmamalı. Çelişkili durumlarda mahkemeye gidilen konularda, mahkeme kararı yasal süresi içinde, bir devlet ciddiyetiyle yerine getirilmeli. Temel etken, hukukun tavizsiz icrası!…

***

Sevgili başkanlar.. Daha sayılabilecek onlarca tavsiye niteliğinde, mevzular söz konusu!.. Şimdilik bunlar diyelim.. Ki imkan el verirse, biz sizi takip edeceğiz, aynı zamanda, eksiler ve artılar noktasında da, istişarelerimize devam edeceğiz.. Siz de ve biz de biliyoruz ki, kamu hizmeti, hangi alanda olursa olsun, ateşten gömlek gibidir.. Sürekli sizden ödün vermeyi ister..

***

Biz de diyoruz ki, madem ki ateşten gömleği giymeye karar kılıp, talip olduysanız!.. Bu halk da size bu görevi tevdi ettiyse!.. Yapmanız gereken şeyler aslında, çok kolay ve sıkıntısız!.. Yeter ki, ana ilkelerinizden taviz vermeyin, toplumla istişare şiarından uzaklaşmayın!?.. Ve her günün akşamında, nefis muhasebesine kendinizi alırsanız, işiniz çok kolay olur!…

***

 

Birilerinin nam-ı hesabına değil, bu kadim kentin nam-ı hesabına görev üstlendiğinizi ve şiarınızın da hizmet olduğunu, unutmamanız temel felsefeniz olması lazım.. Netice itibariyle,  görev sonunda yaptığınız icraatlardan dolayı arkanızdan lanetlenmek mi, yoksa hayırla yad edilmek sizin elinizde. Ve elbette yasal yükümlülüğü hiç aklınızdan çıkarmayınız. 

***

Velhasılı kelam!.. İstişare en büyük fikirlerin üreme membasıdır.. Yeter ki, samimiyet arzı olsun.. Sevgili başkanlar, çıktığınız yolda sizlere kolaylıklar ve başarılar dilerim… 

***

GÜNÜN SÖZÜ..

Hedefi olanın tek minbardarı vardır; o da adil istişaresidir!..