SİYASİ PISIRIKLIK!…

Ne yazık ki!… Bir korkaklık.. Bir kaygı üretiminde debelleşiliyor!..

Bir bencillik var.. Bir, ben bilmezlik hakim!..

Hele ki; "üç maymun" ruhu!.. O biçim oynatılıyor..

Görmedim.. Duymadım.. Bilmiyorum…

Diyarbakır siyasetinde "revaç" bir halde seyir alıyor..

Özellikle de, iktidar cephesinin Diyarbakır "teşkilat" yapısı!…

Kafalar kuma gömülmüş!..

Yani, "siyasi pısırıklık" boltlu bir, "yazıklar olsun" dedirtiyor…

Günlerdir bekliyorum..  Ki hala aynı beklentimi sürdürüyorum?

Şu; "işçi çıkarılma" hadisesine neden "AK Partililer Fransız" kesilmiş?..

Maalesef; "sır küpü!!"

***

Bakınız, şu işçi çıkarma mevzusu!…

Ki, sağır sultan haberdar… Herkes duydu...

Ulusal gazeteler.. Ulusal televizyonlar..

Yerel medya, günlerdir yazıyor-çiziyor.. Pozitif-negatif yönleriyle!...

İşçi çıkarma hadisesine dair fikir beyanında bulunanlar..

Kimine göre kıyım, kimine göre usulsüzlük..

Kimine göre intikam duygusu..

Kimine göre, "haklılar.."

Kimine göre de; "seçim rüşvetiydi" denilip, "rüşvet iade" edildi deniliyor!…

Yani herkes farklı bir mülahaza içerisinde; "meseleyi" tartışıyor!!!..

***

Doğrusu vaziyetin ikmale geldiği an itibariyle; "uyarımı" yapmıştım..

Özellikle, yeni başkanlar için!..

Aman ha; "intikam" duygusuna kapılmayın..

Hakkı, hukuku, adaleti ve insan hakları yönünü iyi düşünün..

Garibin.. Gurabanın.. Fakirin.. Be çarenin aşıyla, ekmeğiyle, oynamayın!!

Bölgenin işsizlik, vahametini düşünün!!!.

Ki herkesin malumudur.. İşsizliğin korkunç boyutlarda; "yıkımlar" yarattığını….

Ekmek; "aslanın ağzında değil, midesinde..!"

***

Siz siz olun!.. Kayyumun "kayyum" zihniyetinin..

Dönemin siyasi aklının "yarattığı tahribatın" duygusuna kapılmayın!!!…

İşçinin.. Memurun.. Sözleşmelinin..

Sakın ola; "onlar yaptı, biz de yaparız deyip, işsiz bırakmayın!!"

Kısacası; iki yanlış bir doğru etmez diyerek, öğütlerde bulunarak, "abi uyarısını" yapmıştık!!…

Tabi sesimizin duyulduğu kadar!, duyuldu!!!..

Hak veren oldu.. Hak vermeyen de oldu?…

Ama genel itibariyle; "Perşembenin gelişi, Çarşambadan bellidir" denildi.

Yani, seçim arifesinde..

Ki bir hafta kala "işçi ve sözleşmeli" alımı, böyle bir "vahimliğinin oluşabileceğini kaçınılmaz kılıyor…

Nitekim, kıldı!…

***

Tabi meselenin geldiği aşama; "kim haklı, kim haksız" noktasını artık aşmıştır…

O evre geçti..

Burada vaki olan; "yüzlerce işsiz kalan mağdur" kişilerin perişanlığı!!..

İzliyorum… Bir umut, bir beklenti, çare arayışı içerisindeler…

Mikrofonlara konuşuyorlar…

Hangi iş olursa olsun.. Nereye gönderileceksek gönderilelim.. İşten kaçmıyoruz; çoluk çocuğumuz perişan..

"Aş" derdindeyiz!…

Şunu da ifade edenler var..

Eğer ki rüşvetle işe giren varsa, maddi imkanı yüksek olup "bankamatik personeli" yapan varsa!..

Mülakatını veremeyen varsa..

Sadece kağıt üzerinde ismi yazılan "işçi sözleşmeli" varsa..

Ne olur; "yaşla kuru birlikte" yakılmasın!… Biz işimizi istiyoruz…

***

 

İşçiler, belediye önünde, bekleyişte… Ki gelen duyumlara göre, "eli kulağında" olanlar da var..

Yani yeni işçi çıkarmalar olacak… Diğer belediyelerde!..

Hal-i vaziyet bu!..

Yazının girişinde, "siyasi pısırıklık" dedik ya!.. İki kelamla, aktardık!!!…

Bugün bir hafta oldu!!..

Ama hala, AK Parti cephesinde tabiri caizse "tık" yok!!!..

Ne Sur Teşkilatı.. Ne Sur Belediye Meclis Üyeleri..

Ne İl Teşkilatı.. Ne Büyükşehir Belediyesi Meclis Üyeleri!…

Ve ne de; Üç Milletvekilinden hadiseye dair "olumlu-olumsuz" söylenmiş tek bir söz yok!!!..

Neden?…

***

Doğrusu anlamak zor!.. Akla ziyan bir hal.. "Ketum halin sırrı" nedir?

Diyeceğim şu!.. Bırakın, iktidar olmayı.. İktidarın teşkilatı, üyesi ve mensupları olmayı!.

En sıradan, muhalefet olsa dahi.. En sıradan bir siyasi temsilcilikte bulunulsa dahi..

İnsani yönde bile…

Birilerinin gidip, "arkadaşlar bu nedir, derdiniz nedir, niye buralardasınız, ne istiyorsunuz" demesi gerekmez mi?!!

Maalesef; "siyasi pısırıklık" bu cesareti göstermiyor!!!…

Der demez insana söyletiyor, vaziyet!!!..

Nerde dava adamlığınız..? Nerde iktidar mensubiyetiniz..?

Nerde, teşkilat ve milletvekilliği yemin etmişliğiniz?...

En önemlisi; "neden korkuyorsunuz?!"

***

Biliyorum!.. Diyeceksiniz ki, günlerdir yazıyorsunuz.. Aha da, hafta içerisinde peş peşe yapılan iki ortak açıklama vardı..

Biri, Ortak Akıl Platformu.. Diğeri, Gönül Mimarları inisiyatifi…

Ne diyorlardı?..  Neyse dünkü yazımdan bir parafla noktalayalım..

Gönül Mimarlarının dediğini;

***

*…AK Parti Milletvekillerinin bu şehre "zarar vermekten başka bir hünerlerini görmedik.."

*…AK Parti Diyarbakır'da arzu edilen siyaseti ve çalışmayı ortaya koymamıştır.

*…Teşkilat üzerinde nüfuz oluşturarak, partinin bir adım geride durmasına sebep olunmuştur.

*… Halk içinde hiç bir müspet karşılığı olmadığı halde, her seçimde milletvekili listelerinin ilk sırasını işgal edenler…

*… İhaneti ayyuka çıktığı halde teşkilata kene gibi yapışanlar..

*… İhanet ve menfaat çeteleri partiden ve şehirden uzaklaştırılmalı…

***

Hasılı kelam!!!..

Diyarbakır'ın özelinde, AK Parti!!..

Ki, 2002 itibariyle, bugün de dahil!!..

Teşkilatları üst perdede çerçeveleyen "siyasi troyka ve pısırıklık" halinden, kurtulmaz ise!..

Temizlenmezse!..

Çetelerden..

İhanet şebekelerinden..

Menfaat perestlerin hegemonyasından kurtulmazsa; kaybetmeye her daim mahkum olur?!

***

O EVRE BİTMİŞTİR?…

YSK.. Ne karar verir bilmem.. Çünkü, yazıyı noktaladığımda "toplantı" sürüyordu.. Muhtemelen de, "seçimler iptal".. Yani seçimler tekrar edilecek..

Seçim takvimi, 60 gün sonra!…

Yıldırım ve İmamoğlu bir kez daha "kozlarını" paylaşacak gibi!!!.

Neyse!..

Dedik ya, nihai karar YSK'nın!…

Ben tehdit konusuna geleceğim..

Ki dün de satır arası ifade ederken, "ilginç" demiştim.. AK Parti'den tehdit beklerken, CHP'deki "hotlük nerden" çıktı?!

"Kızılay'a çıkamazlar..!"

Kızılay'a da.. Taksime de.. Beyazıt’a da çıkarlar.. Hemi de bal gibi çıkar ve keyif de yaparlar!..

Bitti, "vesayet odaklı" kabadayılık dönemi..

Faşizan tutum.. Statükocu anlayışın hükümranlığı.. O evre bitti!!… Mazide, mazide kaldı!…

Peki seçim tekrarı  kararı çıkarsa!…

O'nu da karar sonrası bilahare konuşuruz..

Ama şunu ifade edeyim; "sonuç" 2023'e hayli eksen değiştirir!!!…

Yarar değil, zarar nokta-i nazarda!!!!…

Büyükçekmece bir tuzaktı..

Şimdi tuzak içerisinde bir başka tuzak var..!!!!

Ama anlayan var mı?..

Neyse, bilahare teferruatlandırırız!…

 

***

EY TURKCELL NERDESİN..?

Bu minvaldeki, çığlık benden.. Bu kez şahs-i sesleniyorum!!..

Ey Turkcelll "sen neredesin yahu…!"

Öyle ya!… Ahkam kesip duruyorsun…

Her yerdeyiz diyorsunuz!!.

Bol bol reklam.. Bol bol, mesajlar veriyorsunuz!!!

Siz de "Turkcelli yok mu?" diyorsunuz…

Ha bir de, "Turkcell nerde, siz orada" diyorsunuz!..

Diyarbakırımıza da kocaman devasa bir "çağrı merkezi" bile kurmuşsunuz!!!

En çok görüşme..

En çok görüntülü konuşan bir kent diye de Diyarbekirmize, övgü sıralıyorsunuz!!!..

Cep hayli doluyor yani.. Kazanç yüksek...

Ama gel görki, şehirden 13 kilometre ötesinde "tık diyemiyorsunuz…"

Yani yoksunuz…. Niyedir, nedendir, biliyor musunuz!!!?

İşte, Ergani yolu.. İşte, Altındağ Dinlenme Tesisleri…

Aha da bu güzergaha, "bir kıtik" sinyal bile alınmıyor..

Sinyaliniz kesik!!!…

Direklere.. Ağaçlara.. Sinyalin geldiği noktayı belirlemek için bile, "mucit" ve kahin olmak gerekir..!!!

İnsanlar "tırmanma" ustası oldu..

Bölge sanayi bölgesi.. Bir çok yerleşim yeri bulunuyor.

Köyler var… Ki, Tekstil Sanayi Bölgesi inşaatı sürüyor..

Şimdi buralarda sinyaliniz yoksa!… Turkcell'in esamesi okunmuyorsa; bu bir ayıp değil mi?

Neyse diyelim..?!!

Ey Turkcell neredesin?..  Hele bir sinyal ver de görüşelim!… Böyle; ırak kalmayalım!!!…

 

 

***

BÜYÜKTİMUR'LA GÜNDEM…

Bu akşam; saat 23.00'te!!!..

Ramazan dolayısıyla, bir saat ileriye aldık.. Ramazan sonrası, normal saatine yani 22.00'ye döneriz..

Bu akşam;

YSK'nın İstanbul seçimlerine dair kararı?....

Diyarbakır'da peş peşe platformun ve inisiyatif oluşumların yaptığı "kral çıplak" açıklamaları..

İşçi çıkarmaları..

Yani bir dizi başlıkları, konuklarla konuşup tartışacağız..

Soru ve önerilerinizi şimdiden bekliyoruz!?..