Ezidi aday Türkçe öğreniyor

Siyasete önce Avrupa Parlamentosu milletvekili olarak girdi. Şimdi Türkiye'de ve HDP Diyarbakır milletvekili adayı. Batmanlı Ezidi bir ailenin kızı olan ve Almanya’da doğan Feleknas Uca, seçilirse Ezidiliğin resmen tanınması için çalışacak. Türkçe'yi yeni öğrenen Uca, yemin metninde sorun yaşamayacağını söylüyor.

Ezidi aday Türkçe öğreniyor

DİYARBAKIR-Feleknas Uca’yı Türkiye kamuoyu Avrupa Parlamentosu milletvekilliği döneminden tanıyor. Batman’ın Beşiri ilçesinden 44 yıl önce Almanya’ya göç eden Uca ailesine mensup Feleknas, 1976'da Hannover eyaletinde doğdu. Uca doktor asistanı olarak çalıştığı sırada, daha 22 yaşındayken Yeşiller Partisi'nden AP milletvekili oldu. 10 yıl boyunca milletvekilliği yapan Uca geçen yıl Türkiye’ye yerleşti. Demokratik Toplum Kongresi Başkanlık Konseyi'nde görev alan Uca, bu sırada Türk vatandaşlığına geçti.

Türkiye'nin ilk Ezidi adaylarından

Dünyanın ilk -2007 yılına kadar da tek - Ezidi milletvekili olan Uca, şimdi TBMM üyeliğine aday. Halkların Demokratik Partisi tarafından Diyarbakır’da dördüncü sırada aday gösterildi. Uca seçilmesi halinde Meclis'te sadece Ezidileri temsil etmeyeceğini söylüyor.

“Benim için Ezidi bir kadının yeniden Meclis'e gidebilecek olması çok önemli. Sadece Ezidi olarak gitmiyorum, Kürdistani bir kadın olarak gidiyorum. Tüm ezilen inançların temsilcisi olarak gidiyorum, ezilen halkların temsilcisi olarak gidiyorum. İlk çalışmamız halklar, inançlar ve dinler için olacak. Bu nedenle farklı bir heyecan yaşıyorum.”

'Ezidiliğin tanınmasına çalışacağım'

Kendisini ‘aktivisit kişilikli’ olarak tanımlayan Uca, Türkiye’nin siyasal sisteminden korkmadığını belirtti. Seçilmesi halinde ilk icraatının laiklikle ilgili olacağını ifade eden Uca, Ezidiliğin resmen kabul edilmesi için de çalışacağını vurguladı.

“Amacımız Türkiye’de demokratik bir değişimdir. Seçilirsek öncelikle laik bir sistem için çalışacağız. Çünkü şu anda tek dil, tek din, tek millet diyorlar. Burada yaşayan herkes tek inanç üzerinden adlandırılıyor. Tüm inançların özgürlüğü için çalışacağız. Örneğin zorunlu din dersi Ezidi çocuklarına da veriliyor. Anayasa değişikliği olması ve bütün inançların resmi olarak kabul edilmesi için çalışma yürüteceğiz. Burada sadece Ezidi Evi değil, bir ziyaretgâh açmayı istiyoruz. Çünkü bölgede çok Ezidi yaşıyor. Mesela Beşiri, Midyat Viranşehir’de... Bu bölgede Ezidi merkezi tarzı bir yer açılmalı. Ezidiler için bir eğitim ve araştırma merkezi olabilir. Ezidiliğin resmi olarak kabul edilmesi için çalışma yürütülmeli. Bilindiği gibi son yıllarda Ezidilerle ilgili kötü propagandalar hatta hakaretler yapıldı. Bu yüzden bu resmin değişmesi için çalışmalıyız. En özel projem barış projesidir. Bu projenin ilerlemesi için elimizden geleni yapacağız. İlk çalışmalarımızdan biri İç Güvenlik Kanunu'nun kaldırılması mücadelesi olacaktır.”

Uca'nın Filistin günleri                                                                                           

2009 yılında ‘AB tarihi’ adlı Kürtçe bir kitap yazan Uca, gençlik yıllarında basketbol oynadı. Filistin’de birçok kez canlı kalkan olan Uca, FKÖ lideri Yaser Arafat’la çok kez bir araya geldi. Filistin’deki anılarını anlatırken ölümden döndüğü bir günü de hatırlıyor. Uca, Han Yunus Kampı'ndan çıkarken içinde bulunduğu minibüsün İsrail uçakları tarafından takip edildiğini fark etmiş. Uca ve arkadaşlarının minibüsü terk etmesinden sonra, minibüsün önüne İsrail füzesi isabet eden füze nedeniyle yaralananlar olmuş.

Türkçe öğreniyor

Kürtçe, Almanca ve İngilizce bilen Uca’nın seçilmesi halinde Türkçe yemin etmesi gerekiyor. Uca’nın seçilmesi halinde yemin krizi yaşanır mı sorusu akla geliyor. Ama Uca kullandıkça Türkçe öğrendiğini söylüyor. Uca yemin metnini okuyabilecek düzeye de gelmiş:

“Gerektiği kadar Türkçe öğrendim. Anadilim Kürtçe, yeni yeni Türkçe öğreniyorum. Sadece Türkçe konuşanlarla konuşa konuşa öğreniyorum. Arkadaşlar yardım ediyor; kitap, gazete okuyorum. Özel bir eğitim almıyorum. Gerekirse Türkçe konuşurum, yemini Türkçe okurum, o sorun değil. Ancak çalışmalarımız, fikirlerimiz değerlendirileceği yerde herkes bunu düşünüyor, ‘yemin ne olacak, nasıl yemin edilecek?’. Nasıl gerekirse öyle okurum, o zamana kadar öğrenirim. Gazete, kitap okuyorum, üzerinde çalışıyorum.”

Kaynak: Diyarbakır Söz