Diyarbakır SUR son dakika! Çöken 3 katlı binanın içinde 3 asker şehit!

Diyarbakır'ın Sur İlçesi'nde PKK'lı teröristlerin tuzakladığı bombayı patlatması sonucu çöken binada, enkaz altında kalan 3 asker şehit oldu, 4 asker yaralandı

Diyarbakır SUR son dakika! Çöken 3 katlı binanın içinde 3 asker şehit!

Diyarbakır'ın 6 mahallesinde sokağa çıkma yasağı süren merkez Sur İlçesi'nde bugün PKK'lı teröristler Hasırlı Mahallesi'nde bir binadya tuzakladıkları bombayı patlattı. Patlama sonucu bina çöktü.

Enkaz altında 7 asker kalırken, bölgeye jandarma ve AFAD ekipleri sevk edildi. Ekiplerin yaptığı arama kurtarma çalışmalarında, enkaz altında kalan 3 asker şehit oldu, 4 asker de yaralı olarak çıkarılarak Diyarbakır Asker Hastanesi'nde tedavi altına alındı.

Genelkurmay Başkanlığı'ndan konuyla ilgili yapılan açıklamada,

"9 Şubat 2016 Cuma günü Diyarbakır ili Sur ilçesinde devam eden operasyonlar esnasında içinde 7 kahraman silah arkadaşımızın bulunduğu bir bina çökmüştür. Çöken binadan 4 kahraman silah arkadaşımız hafif yaralı olarak kurtarılmış, 3 kahraman silah arkadaşımız ise tüm çabalara rağmen kurtarılamayarak şehit olmuştur. Bizleri derin bir acı ve üzüntüye boğan bu olayda hayatını kaybeden aziz şehitlerimize Allah'tan rahmet, şehitlerimizin değerli ailelerine, yakınlarına, Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarımıza ve Yüce Türk Milletine başsağlığı ve sabır, yaralanan kahraman silah arkadaşlarımıza acil şifalar temenni ediyoruz. Kamuoyuna saygı ile duyurulur" denildi.

Sur'da bugün PKK'lı teröristlerle güvenlik güçleri arasında çıkan çatışmada  polis memurları Mücahit Soydemir ve Ömer Sayıl ile uzman çavuşlar Sercan Yılmaz ile Osman Kaya şehit olmuştu. Genelkurmay Başkanlığı resmi internet sitesinde olayla ilgili bugün saat 09.05' de şu açıklama yapılmıştı:

"19 Şubat 2016 Cuma günü Diyarbakır ili Sur ilçesinde devam eden operasyonlar esnasında, bölücü terör örgütü mensubu teröristlerce yapılan silahlı saldırı sonucu iki kahraman silah arkadaşımız ve bir kahraman polisimiz ağır şekilde yaralanmışlardır. Yaralılarımız derhal hastaneye sevk edilmiş, ancak yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak saat 05.45'de şehit olmuşlardır. Bizleri derin bir acı ve üzüntüye boğan bu saldırıda hayatını kaybeden aziz şehitlerimize Allah'tan rahmet, şehitlerimizin değerli ailelerine, yakınlarına, Türk Silahlı Kuvvetleri ve Emniyet Teşkilatımızın mensupları ile Yüce Türk Milletine başsağlığı ve sabır temenni ediyoruz.Kamuoyuna saygı ile duyurulur."

Sur'da bugün iki asker ve iki polisin de PKK'lı teröristlerle çatışma sırasında şehit olduğu açıklanmıştı.

Diyarbakır, Türkiye'nin bir ili ve en kalabalık on ikinci şehri. TÜİK ADNKS verilerine göre 2014 itibarıyla, tüm ilçe ve köyleriyle birlikte, 1.635.048 nüfusa sahiptir. Diyarbakır kent merkezi yaklaşık 9000 yıllık bir geçmişe sahiptir.

Diyarbakır şehri farklı dönemlerde farklı isimlerle anılmıştır. MÖ 200'de Amidi Asur hükümdarı Adad-Nirari'ye ait bir kılıç kabzasında şehrin adı "Amid" ya da "Amidi" olarak geçmektedir. Roma ve Bizans kaynaklarında şehrin adı "Amid, O'mid, Emit, Amide" şeklinde adlandırıldığı görülmektedir.[3] 11. yüzyılda yöreye gelen Türkmenler şehirdeki yapılarda kullanılan siyah renkli taşlardan dolayı şehre "Kara Amid" demişlerdir. Şehir için zazacada kent merkezi anlamına gelen "sük" tabiride kullanılmaktadır. Müslüman Arapların egemenliği sırasında buraya yerleşen "Bekr" (بکر) kabilesinden dolayı "Diyâru Bekr" (ديار بكر) (Bekr kabilesinin yurdu) olarak kayıtlara geçmiştir.[4] "Diyaru Bekr" daha sonraları "Diyarbekir"; Osmanlı'nın son yıllarına kadar daha çok bir bölge adı olarak kullanılmıştır. Ancak merkez için kullanılan Amidisminin kullanımının özellikle Diyar-ı Bekr'in (Diyarbekir) 1867 yılında vilayet oluşu sonrası yavaş yavaş terkedildiği, bütün bölgeyi nitelemesinin yanında merkez sancak için de (Diyar-ı Bekr) Diyarbekir adının kullanıldığı görülmektedir. 1926'da Mustafa Kemal Paşa'ya fahri hemşehrilik verilmiştir.[5]

Diyarbekir'in "Diyarbakır" oluşuna dair çalışmalar, Türk Dili dergisinin Haziran 1938 nüshasında özetlenmiştir. 17 Kasım 1937 tarihindeAtatürk'ün trenle Diyarbekır'dan Elazığ'a geçtiği gece yapılan bir dil tartışmasının ardından, Türk Dil Kurumu'na gönderilen bir telgrafla başladı. Yapılan çalışmaları sonucu şehrin adı Diyarbakır olarak değiştirildi. Türk Dil Kurumu Genel Sekreteri İbrahim Necmi Dilmen"e gönderilen telgraf şöyledir.[6]

« Diyarbekir şehrinin isminin etimolojisine dair etüt var mıdır? Esasta bu şehrin ismi 'Bakır memleketi' manasına olan 'Diyarbakır' olması gerektir ve artık bu isimle tanınacaktır. Dil Kurumu'nun bu hususta Tarih Kurumu ile işbirliği yaparak, historik ve lengüistik tetkikatta bulunması emrediliyor. Balıkesir saylavı İsmail Hakkı'nın da mesai birliğine davet edilmesi faydalı olacaktır. Tetkikatın titizlikle yapılmasını ve mümkün ise neticelerin takiben bildirilmesini saygılarımla dilerim. »

Şehirde bakır madenciliği olmamakla beraber, ilde bakır madenciliği yaygın, kayda değer olmamıştır

Kaynak: Diyarbakır Söz