Huzur istiyoruz!

Günlerdir iki ateş arasında kaldıklarını belirten Sur esnafı, Diyarbakır sokaklarında huzurlu yaşamak istediklerini belirterek, "Yeter artık" dediler.

Huzur istiyoruz!

Merkez Sur ilçesinde meydana gelen olaylar nedeniyle 4 gün önce Valilik tarafından ilan edilen sokağa çıkma yasağı  sonrasında yaşanan çatışmalar nedeniyle birçok esnafın iş yeri kurşunların hedefi oldu. Çatışmalarda pek çok ev ve işyerinin yanı sıra Camiler, elektrik trfoları, aydınlatma direkleri ve klima motorlarının  kurşunların hedefi olduğu görüldü.

Son aylarda yaşanan çatışmalar nedeniyle mağdur olduklarını belirten Sur esnafı, İlkha'ya yaşadıkları mağduriyetlerini anlattı. Yaşanan çatışmalardan dolayı dükkanı tahrip edilen Mehmet Odunlu, “Ben 15 yıldır Sur içinde esnafım.  Son birkaç aydır çok büyük sıkıntılar yaşıyoruz.  Esnaf aralıksız dükkân kapatmak zorunda kalıyor. 4-5 gün aralıksız çatışmalar sürüyor, olaylardan dolayı dükkanlarımızı kapatıyoruz.  3 gündür sokağa çıkma yasağı vardı ve dükkâna gelemedim. Yasak kalktıktan sonra dükkânıma geldim. Karşılaştığım manzara karşısında hayrete düştüm. Her yerde kurşun izi vardı. Sizin de gördüğünüz gibi aynada, camekânda ve dolapta kurşun izleri var. dükkanın darabaları delik deşik olmuş, dükkanın içi he hep zarar görmüş durumda.” dedi.

“BAŞKASININ CÜRMÜNÜ MAZLUM HALK ÇEKİYOR”

Esnafın derdiyle kimsenin ilgilenmediğini ifade eden Odunlu, “Esnafın ödemesi, borcu var ödeyemiyor, hep sıkıntı yaşıyor.  Artık bu olayların bitmesini istiyoruz. Yaşanan çatışmalardan dolayı halkımız mağdur oluyor. Halk tedirgin, insanlar şu anda psikolojik bir travma yaşıyor. Çocuklarımın psikolojisi bozuldu. Başka bir yerde ev aldım, evimi çıkarmak istedim ama, olaylardan dolayı evimi taşıyamadım. Her gün başka akrabalarda kalıyoruz. Tedirginiz, uyku düzenimiz yok, korkuyla yatıp korkuyla kalkıyoruz.  Artık bu çatışmalı ortamın bitmesini istiyoruz. Başkasının cürmünü mazlum Müslüman halk  çekiyor. Biz bu çatışmaların olmasını istemiyoruz.  Amed sokaklarında huzurluca yaşamak istiyoruz.  Hepimiz kardeşiz bu olaylara kim sebep oluyorsa, onu Rabbimize havale ediyoruz.” ifadelerinin kullandı.

“HALKIMIZ, MAHALLEDE HENDEK İSTEMİYOR!”

Yaşanan çatışma ve kazılan hendeklerden dolayı halkın zarar gördüğünü söyleyen Halis Turtar, “Genel anlamda çatışmalardan dolayı mahallenin hepsi mağdur oluyor. Halk bu çatışmaların olmasını istemiyor. Halkımız, bu mahallede hendek istemiyor. Hendeklerin kazılmasını görmek istemiyoruz. 4 gündür içerdeyiz. Ekmek yok, su yok, perişan olmuş durumdayız. Bizi ne arayan var ne de soran. Bu seçimlerde şahsen oy kullanmayı hiç düşünmüyorum. Bu yaşanan olaylar karşısında artık söyleyecek kelime bulamıyoruz.” şeklinde konuştu.

“KİMSE HALKIN DURUMUNU DÜŞÜNMÜYOR”

“Her iki tarafa da sesleniyorum. Allah rızası için bu ateşi söndürün ve halkın içinde çatışmaktan vazgeçin.” diyen Turtar sözlerine şöyle devam etti: “Atık biz barış, sevgi, eşitlik ve adalet istiyoruz. Her iki tarafa da sesleniyoruz. Allah için bizi rahat bırakın. Artık her iki taraftan da biz bıktık, bu çatışmalardan kafamız, beynimiz gitti artık. Aylardır burada çatışmalar yaşanıyor. Devlet de PKK de halkı düşünmüyor. Halk iki ateş arasında kalmış, ne yapacağını bilmiyor. 7'den 70'e hiç kimse bu durumdan memnun değildir. Devlet diyor, ‘Biz sizler için buradayız.' Diğer grup da aynı şeyi söylüyor. Biz iki ateş arasında kalmışız. Her iki tarafa da sesleniyoruz. Bu çatışmaları durdurun.”

Mevcut şartlarda oy kullanmayı düşünmediğini belirten Turtar, “4 parti de şu an mecliste bir masada oturup güzel bir şekilde anlaşmaları gerekiyor. Yapılacak olan seçimlerde de yine 4 parti meclise gidecek. Bunlar gerçekten samimi ise, bu sorunu çözsünler. Ne siyasetimiz siyaset, ne medyamız doğru dürüst medyadır. Bu şartlarda oy kullanmayı da düşünmüyorum. Kime verelim? Oyumuzu kime verirsek, aynı olacak, bir değişikliğin olacağını düşünmüyorum.” diye konuştu.

Kaynak: Diyarbakır Söz