Engin Altan Düzyatan’dan inci sözler! Bebek heyecanı adamı yazar yapar

Yakışıklı oyuncu Engin Altan Düzyatan yaşadığı bebek heyecanını öyle bir anlattıki okuyanlar baba olmak istiyor.

Engin Altan Düzyatan’dan inci sözler! Bebek heyecanı adamı yazar yapar

Engin Altan Düzyatan hakkında bildiğiniz her şeyi unutun... Çünkü Altan, “Hayatımın en heyecanlı anıydı” diye andığı baba olacağı haberini almasından itibaren, hayatında nelerin değiştiğini anlatacak. Fotoğraf çekimi için hazırlanan seti görünce “Hepsini en ince ayrıntısına kadar biliyorum” diye lafa girip “Londra’dan bebek arabası taşıdım, düşünün” demesi ilk işaretti aslında.

‘HAYATIM RAYINDA’

Altan, 36 yaşında. Türkiye şartlarında erken bir babalık yaşı değil. Peki uygun zaman mı onun için? “Bence tam zamanı. Yani belki ben de bunun için tam şu anda olgunlaştım. Devam eden bir işim var, hayatım rayına oturdu. Şunu da yapsaydım dediğim çok şey kalmadı hayatta açıkçası. Doğru kadını bulduğuma da inanıyorum. Her şey şu anda oturdu hayatımda.”

ASLINDA DOKTOR OLACAKTI

Oğluna ilk öğüdünün ne olacağını sorduğumda, genel geçer saygı kurallarını öğreteceğini, onun dışında pek yönlendirme yapmayacağını söylüyor. “Babamın söylediği şeyler vardı ama hepsini yapsaydım robot olurdum. Muhtemelen oyuncu da olmazdım. Aslında doktor olmam gerekiyordu.” Peki oğlu ne yapsın? “Oğlumdan da her dediğimi yapmasını beklemiyorum. Benim sözümden çıkmayan çocuk yerine, kendi doğrularını kendi bulabileceği zekâ ve akılda olmasını tercih ederim.”

KARŞIYAKA TULUMU HAZIR BİLE

Çocuğunu bekleyen bir babanın hayal kurması olağan bir şey. “Hayallerimde ilkokula başlamadı daha oğlum” diyor gülerek “Bisiklet sürüyor belki. İlk defa ufak tefek bir şeyler yapıyoruz beraber.” Ama “delisi” olduğu Karşıyaka maçına zihninde şimdiden götürmüş oğlunu: “Şu an Karşıyaka tulumu var. Bir arkadaşım hediye etti. Doğduğunda Karşıyaka tulumlu fotoğrafı olacak. Erkek çocuğu olunca öyle şeyler düşünüyorsunuz tabii. Çünkü ben iki yaşındayken babamın omzunda Karşıyaka maçlarına gittim.”

“Geceleri beni komşu uyandırsa neyse de, çocuğum nedeniyle uyanırsam problem olmaz herhalde. Uykusuzken sinirli değilimdir.”

‘İNANILMAZ BİR DUYGU’

Eşi Neslişah Alkoçlar’daki değişimler nasıl peki? “Onunki o kadar farklı bir durum ki. Tek bedende yaşıyorlar. Bu inanılmaz bir duygu” diye başlıyor anlatmaya: “Bazen soruyorum ona; nasıl hissediyorsun, nasıl bir durum diye. İçinde bir şey büyüyor, 4-5 ay sonra tepki vermeye başlıyor. Oğlumuzun sevdiği yemekler var. Bazı yemekleri yediği zaman Neslişah, hareketleniyor. Belli yemeklerde tepki vermiyor. Neslişah su içtiği zaman, içeride şenlik oluyor. Cevize bayılıyor. Tatlı sevmiyor. Neslişah hissediyor; aradaki fark bu. Bu fedakârlığın da karşılığı yok.”

‘HERKES BİR ŞEY ALIYOR’

Neslişah Alkoçlar’ın da, Engin Altan Düzyatan’ın da ailesi gelecek torun için heyecanlıymış tabii. Altan’ın tatlı bir isyanı var bu konuda: “Arada diyorum ki; bu bizim çocuğumuz, müsaade ederseniz biz de bir şeyler alabilir miyiz? Herkes bir şey alıyor, biz duruyoruz öyle; böyle bir durum var. Şu an oğlumuzun 1.5 yaşında giyeceği kıyafeti var. Çünkü bir şey alırken bakmışlar, onu da çok beğenmişler, almışlar...”

‘ASLA ESKİSİ GİBİ OLMAYACAĞIM’

“Çok büyük bir değişim insan hayatında. Bir kere, artık hiçbir zaman eskisi gibi olmayacağım. Hep düşünmem gereken ve belli yaşına kadar bana muhtaç olan bir canlı geliyor dünyaya.” Altan halihazırda ‘Diriliş: Ertuğrul’da oynuyor ve yoğun çalışma temposu içinde. Bu tempo böyle sürerse, çocuğuyla çok vakit geçirmesi mümkün görünmüyor. “Uyku saati, uyanmasın gibi bir şey yok. Ben eve geldiysem oğlum uyanır; bu kadar basit. Uyanacak, beraber oynayacağız. Uyuyacağı zaman da uyuyacak. Net kuralları olan bir baba olabileceğimi pek zannetmiyorum.”

‘BEN ÜLKEMİ ÇOK SEVİYORUM’

Türkiye’nin haline bakıp “Bu ülkeye çocuk getirmek istemiyorum” diyen çok. Bunu sorduğumda Altan’dan farklı bir yanıt alıyorum: “Ben ülkemi çok seviyorum. Çok şükür imkânım var, çocuğumu ABD’de büyütebilirim ama hiç böyle bir şey istemem. Burada doğsun, büyüsün.”

DOĞMAMIŞ ÇOCUĞA BİSİKLET

“BIR gün kendime alışveriş yapıyordum, o sırada çocuk reyonunda bir bisiklet gördüm. Üzerinde Pirate (Korsan) yazıyordu, kurukafalı emniyet supapları vardı. Benim olsa çok mutlu olurdum diye düşündüm. O zaman cinsiyeti de belli değildi henüz; erkek, kız fark etmez dedim, aldım.

ÇARE KARŞIYAKA

Fanatik Karşıyakalı Altan, oğlunu da geleceğe hazırlıyor. Ve onu Göztepe’ye transfer etmeye çalışacaklara, peşinen uyarıda bulunuyor: “Şimdiden Karşıyaka tulumu var. Beraber maça da gideceğiz. Göztepeli arkadaşlarımın, oğlumun aklını çelmeye çalışacaklarını sanmıyorum. Öyle bir şey yapmaya cesaret edemeyecek kadar beni tanıyorlar çünkü.”

Kaynak: Diyarbakır Söz