Poyraz Karayel öyle bir öpüşür ki! İlker Kaleli, Burçin Terzioğlu ile yaşadığı ateşli sahnelere açıklık getirdi, Kimdir?

‘Yılın Enleri’, Haliç Üniversitesi öğrencileri tarafından belirlendi. Kağıthane Kampüsü’nde yapılan törende 10 bin öğrencinin internet üzerinden verdiği oylarlarla üç ödüle layık görülen Kanal D’nin büyük ilgi gören dizisi Poyraz Karayel oldu. Poyraz Karayel dizisi törende ‘Yılın En İyi Dizisi, En İyi Kadın Oyuncusu (Burçin Terzioğlu) ve Yılın En İyi Erkek Oyuncusu (İlker Kaleli) ödüllerine layık görüldü.

Poyraz Karayel öyle bir öpüşür ki! İlker Kaleli, Burçin Terzioğlu ile yaşadığı ateşli sahnelere açıklık getirdi, Kimdir?

‘Yılın Enleri’, Haliç Üniversitesi öğrencileri tarafından belirlendi. Kağıthane Kampüsü’nde yapılan törende 10 bin öğrencinin internet üzerinden verdiği oylarlarla üç ödüle layık görülen Kanal D’nin büyük ilgi gören dizisi Poyraz Karayel oldu. Poyraz Karayel dizisi törende ‘Yılın En İyi Dizisi, En İyi Kadın Oyuncusu (Burçin Terzioğlu) ve Yılın En İyi Erkek Oyuncusu (İlker Kaleli) ödüllerine layık görüldü.

Kanal D’nin başarılı dizisi Poyraz Karayel’in başrol oyuncusu İlker Kaleli, sevgilisi Burçin Terzioğlu ile öpüşme sahneleri ile ilgili şu açıklamalarda bulundu…

“Bu sahnelerin reyting amacıyla yapıldığını düşünmüyorum. Aksiyonu, çıkmazları, kavuşamayan aşıkları olan, aile ilişkilerinin sorgulandığı bir hikaye... Tabii ki içinde öpüşme sahnesi de, kavga etme sahnesi de olacak. Bu bizim işimizin bir parçası. Altı çizilecek bir durum değil” açıklamasını yaptı.

İlker Kaleli, “Burçin  Terzioğlu’yla  evlilik ne zaman?”  sorusuna ise cevabı harikulade oldu…

“Ne  evlenmesi, yapmayın. Güzel  giden bir ilişkimiz  var. Özelimiz  bize kalsın” yanıtını verdi.

Poyraz Karayel

Poyraz Karayel Limon Film imzalı ve yapımcılığını Hayri Aslan'ın üstlendiği senaryosunu Ethem Özışık ve Ertan Kurtulan'ın yazdığı, yönetmenliğini Çağrı Vila Lostuvalı'ın yaptığı, başrollerini İlker Kaleli, Burçin Terzioğlu ve Musa Uzunlar'ın paylaştıkları televizyon dizisidir.

Konusu

Kayınpederi tarafından oğlundan ayrı bırakılan eski bir polisin oğlunu almak için mafyanın içine girmesini anlatan Poyraz Karayel,iftira atılarak meslekten atılan eski bir polistir. Emniyet Amiri'yle yaptığı anlaşma sonucu, oğlunu kayınpederinden almak için mafyanın içine girmeyi kabul eder. Bu arada tanışıp aşık olduğu Ayşegül'ün, yanına girdiği patronu Bahri Umman'ın kızı olduğundan habersizdir. Ardından Ayşegül'ün Bahri'nin kızı olduğunu öğrenir. İlerleyen bölümlerde emniyet amiri Mümtaz'ın kendisine tuzak kurduğunu ve meslekten onun yüzünden atıldığını öğrenir. Mümtaz'a emri veren asıl patronun ise kayınpederi Ünsal olduğu ortaya çıkar. Bu arada Bahri, kızı Ayşegül ve adamı Poyraz'ın beraber olduklarını öğrenir.İşler iyice çığrından çıkar.

İlker Kaleli Kimdir?

İlker Kaleli, 5 Mart 1983 tarihinde Yarı Alman yarı Türk bir anneyle, vanlı bir babanın çocuğu olarak İstanbul’da doğmuştur. Babasının adı Recep Kaleli’dir. 13 yaşındayken anne-babası boşanmıştır. Zor bir çocukluk geçirmiştir. 17 yaşında kendi evine çıkmış. Çocukluğunda müzisyen olmayı istiyordu, ve Nirvana (müzik grubu) ve Kurt Cobain hayranıydı.

16 yaşında Coca Cola reklam filminde oynadı.

İstanbul’da Kültür Üniversitesi’nde Sanat Yönetimi okurken iki sene boyunca Şahika Tekand’ın kurduğu Stüdyo Oyuncuları’nda eğitim aldı. 2006 yılında Mezun olduktan iki sene sonra Londra’ya gitti ve 4 yıl kaldı. Londra’da LAMDA’da (The London Academy Of Music And Dramatic Art) 3 yıl oyunculuk eğitimi aldı ve 2011 yılında oradan mezun oldu.

Londra’da iken müzikle uğraşmış, DJ’lik yapmış, reklam filmlerinde oynamış. 2012 yılında Türkiye’den gelen teklif üzerine ilk dizisi “son”da oynamaya başladı. Dizinin ana kadrosu Yiğit Özşener, Nehir Erdoğan, Erkan Can, Berrak Tüzünataç ve Engin Altan Düzyatan'dan oluşmaktadır. Diğer öne çıkan oyuncu kadrosu ise Uğur Polat, Aylin Aslım, Ülkü Duru ve Ahmet Levendoğlu'ndan oluşmaktadır

2012 yılında “Kayıp Şehir” adlı dizide Gökçe Bahadır, Nik Xhelilaj, Nazan Kesal, Uğur Polat, Cansu Tosun ile beraber oynamıştır.

2013 yılında “Kayıp” adlı dizide Mete Horozoğlu, Aslı Enver, Kaan Taşaner, Dolunay Soysert, Kürşat Alnıaçık, Menderes Samancılar ile beraber rol aldı.

2014 yılında İlker Kaleli başrolde olarak “Poyraz Karayel” adlı dizide Burçin Terzioğlu, Musa Uzunlar, Engin Benli, Ali İl ile beraber rol aldı.

2014 yılında “Silsile” adlı sinema filminde Nehir Erdoğan, Serkan Keskin, Tardu Flordun, İlker Kaleli, Esra Bezen Bilgin başrolleri paylaştılar.

Filmleri ve Dizileri

2014 - Silsile (Cenk)(Sinema Filmi)

2014 - Poyraz Karayel (Poyraz Karayel) (TV Dizisi)

2013 - Kayıp (Faik Şaşmaz) (TV Dizisi)

2012 - Kayıp Şehir (İrfan) (TV Dizisi)

2012 - Son (Alper) (TV Dizisi)

Burçin Terzioğlu Kimdir?

Burçin Terzioğlu, 9 Mart 1980 tarihinde İstanbul’da doğmuştur. 2 kardeşi vardır. Çok küçük yaşlardan beri sinemanın içindedir.

Müjdat Gezen Sanat Merkezi'nde Aktör Stüdyo - Özel Sahne Diksiyon eğitimi aldı.

Burçin Terzioğlu, daha küçük yaşlarda "Çıplak Vatandaş", "Hasretinle Yaşanmıyor", "Yeniden Doğmak" gibi yapımlarda rol almıştır. Ve daha çocuk sayılacak bir yaşta "Mahallenin Muhtarları" gibi ses getiren bir dizide rol almıştır. Burçin Terzioğlu, "Çiçek Taksi"de "Sinem"i canlandırırdı. "Üzgünüm Leyla", "Güz Gülleri" ve "Sırılsıklam" birçok yapımda rol alan başarılı oyuncu, "Kınalı Kar" adlı yapımda "Pınar" karakterini başarılı bir şekilde canlandıran oyuncu "Kadın İsterse" adlı yapımda da aynı başarıyı tekrarladı.

Burçin Terzioğlu, 2003 yılında "Taştan Kalp"te "Özlem" karakterini canlandıran oyuncu takvimler 2004'ün gösterdiğinde "Aliye" ve "Melekler Adası" gibi iki büyük yapımda rol almayı başardı. "Fırtına" adlı dizinin "Zeynep"i olan başarılı oyuncu "Çemberin Dışında" adlı yapımda ise "Laçin" karakteriyle izleyicinin karşısına geçti.

2013 yılında yazar Hande Altaylı’nın Kahperengi adlı romanından Mahinur Ergun’un senaryolaştırdığı “Merhamet” adlı dizide başrollerini Özgü Namal ve İbrahim Çelikkol paylaştı, diğer rolleri ise; Burçin Terzioğlu, Mustafa Üstündağ, Yasemin Allen, Ahmet Rıfat Şungar alırken Turgut Tunçalp Moskof Recep karakterini canlandırdı.

Burçin Terzioğlu, 2014 yılında İlker Kaleli ve Musa Uzunlar ile başrolde olduğu “Poyraz Karayel” adlı dizide rol aldı.

Burçin Terzioğlu, 20 Haziran 2008 tarihinde oyuncu Murat Yıldırım ile evlendi. 30 Haziran 2014 tarihinde boşandı.

Filmleri ve Dizileri

2014 - Poyraz Karayel (Ayşegül Umman) (TV Dizisi)

2013 - Merhamet (TV Dizisi)

2013 - Halam Geldi (Anne) (Sinema Filmi)

2009 - 2010 - Ezel (TV Dizisi)

2009 - Ey Aşk Nerdesin (Zeliş) (TV Dizisi)

2007 - Çemberin Dışında (Laçin Sürmen) (TV Dizisi)

2006 - Fırtına (Zeynep) (TV Dizisi)

2004 - Melekler Adası (Ceren) (TV Dizisi) (2004)

2004 - Kadın İsterse (Demet) (TV Dizisi)

2004 - Aliye (Ümit) (TV Dizisi)

2003 - Taştan Kalp (Özlem)(TV Filmi)

2002 - Kınalı Kar (Pınar Beyoğlu) (TV Dizisi)

2002 - Anne Babamla Evlensene (TV Dizisi)

2001 - Oyun (TV Filmi)

2001 - Güz Gülleri (Nuray) (TV Dizisi)

2000 - Üzgünüm Leyla (TV Dizisi)

2000 - Oyun Bitti (Sinema Filmi)

2000 - Mırıl Mırıl Münevver (TV Dizisi)

2000 - Annem ve Ben (TV Filmi)

1999 - 2001 - Yılan Hikayesi (TV Dizisi)

1998 - Sırılsıklam (TV Dizisi)

1997 - Yasemince (TV Dizisi)

1997 - Kır Çiçekleri (Süheyla) (TV Filmi)

1996 - Kızım ve Ben (TV Dizisi)

1996 - Kaldırım Çiçeği (TV Dizisi)

1995 - Çiçek Taksi (Sinem) (TV Dizisi)

1994 - İkimiz De Sevmiştik (Sinema Filmi)

1994 - İki Küçük Yaramaz (Sinema Filmi)

1992 - Mahallenin Muhtarları (Simge ) (TV Dizisi)

1992 - Kavak Ailesi (Fındık Yeğen) (TV Dizisi)

1991 - Menekşe Koyu (Ayşe) (Sinema Filmi)

1990 - Çiçekler Açmak İster (TV Dizisi)

1989 - Fazilet (Sinema Filmi)

1989 - Doktorlar (Billur) (TV Dizisi)

1988 - Izdırap Çocukları (Sinema Filmi)

1987 - Yeniden Doğmak (TV Dizisi)

1987 - Menekşeler Mavidir (Sinema Filmi)

1987 - Hayallerim, Aşkım Ve Sen (Rukiye) (Sinema Filmi)

1987 - Evlat Acısı (Burçin) (Video)

1987 - Baba Yüreği (Aslı) (Sinema Filmi)

1986 - İki Milyarlık Bilet (Gül) (Sinema Filmi)

1986 - Yıkılmışım Ben (Sinema Filmi)

1986 - Perihan Abla (TV Dizisi)

1986 - Kumarbaz (Video)

1986 - Hasretinle Yaşanmıyor (Burçin) (Sinema Filmi)

1985 - Çıplak Vatandaş (İbrahim'in Kızı) (Sinema Filmi)

1985 - Patron Duymasın (Sinema Filmi)

Müjdat Gezen Kimdir?

Türk tiyatro ve sinema oyuncusu, şair, yazar, oyun yazarı. Türk tiyatro ve sinema tarihine çeyrek asırlık sanat geçmişiyle hizmet etmiş olan Gezen, mizah ve güldürü türünde akla gelen ilk isimlerden biridir. Özellikle "Azmi" ve "Darbukatör Baryam" tiplemeleriyle hafızalara kazınan usta oyuncu, devlet ya da herhangi bir kurumdan yardım almaksızın, tamamen kişisel birikimleriyle kurduğu, ücretsiz hizmet veren Müjdat Gezen Sanat Merkezi ve yine kendi adını taşıyan tiyatroyla, Türkiye'deki gösteri sanatlarının gelişimine ve yeni yeteneklerin ortaya çıkmasına büyük katkı sağlamaktadır.

Müjdat Gezen, 29 Ekim 1943 tarihinde İstanbul'un Fatih semtinde, eski TRT müzisyenlerinden Necdet Gezen ile Macide Hanım'ın oğlu olarak dünyaya geldi. Oyunculuk yeteneğinin farkına varan ilkokul öğretmeninin zoruyla ilk defa 1953 yılında, "Küçük Çiftçiler" adlı bir ilkokul piyesiyle sahnelere adım attı. Sanatın diğer dallarıyla da alakalı olan küçük oyuncunun yazdığı şiirler de, aynı yıl Doğan Kardeş adlı çocuk dergisinde yayımlandı. İlerleyen yıllarda, İstanbul Radyosu bünyesinde kurulmuş olan Çocuk Klübü korosuna katılarak, şarkı söylemeye başladı.

Eğitim hayatına başladığı Hırka-ı Şerif İlkokulu'ndan mezun olduktan sonra orta öğrenimine Karagümrük Ortaokulu'nda devam eden Gezen, ikinci sınıfta ardarda iki defa kalınca, babası tarafından birçok sosyal faaliyetten men edildi. Gezen'in en ağırına gidense, konulan tiyatro yasağı olmuştu. Çünkü o dönemlerde, bir yandan amatör tiyatro topluluklarına katılıyor ve çeşitli oyunlarda rol alıyordu. Bu cezaya razı gelmek istemeyen küçük Gezen'le bir anlaşma yapan baba Necdet Bey, okulu daha fazla fire vermeden bitirmesi durumunda, kendi eliyle onu tiyatroya yazdıracağı sözünü verdi oğluna.

Ortaokulun arından lise öğrenimi için, dönemin birçok ünlüsüne eğitim vermiş ve Türkiye'de ilk defa ders dilini Türkçeye çevirmiş okul olan Vefa Lisesi'ne giden Gezen, Uğur Dündar ve Kemal Sunal ile burada tanıştı ve arkadaşlıkları uzun yıllar boyunca devam etti. 1959 yılında, 16 yaşındayken, sahne sanatlarına duyduğu ilgiyi ve yeteneğini görmezden gelmeyen ve anlaşmaları uyarınca sözünü tutan babası Necdet Bey, onu İstanbul Belediyesi Şehir Tiyatroları'na yazdırdı ve arkadaşı olan sahne amiri Kemal Tözem'e emanet etti. Böylece, 1960 yılında profesyonel oyunculuk hayatına adım atmış olan Gezen'in kariyeri, bu dönemden sonra hızlı bir yükselişe geçti.

Gezen, 1961 yılında, İstanbul Belediyesi Konservatuarı'nın açtığı sınavı kazanarak Tiyatro Bölümü'ne girdi ve eğitiminin yanı sıra burada sahnelenen oyunlarda rol almaya başladı. Ertesi yıl, yönetmenliğini Yılmaz Atadeniz'in yaptığı "Yedi Kocalı Hürmüz" filmi ile ilk defa kamera önüne geçti. Sonrasında, 1963 yılında, Muammer Karaca ve Münir Özkul tiyatrolarında oyunculuğa devam ederek, kamudan özel sektör sahnelerine adım attı. Aynı yıllarda, şiirleri ve bazı amatör tiyatro oyunları çeşitli kültür-sanat dergilerinde yayımlandı.

1964 yılında askerlik görevini yerine getiren Gezen, bu dönemde oyun yazarlığına ağırlık verdi. 1966'da ise, Ulvi Uraz Tiyatrosu'nda rol almaya başladı. Aynı dönemde, "Denizciler Geliyor" adlı komedi filminde oynadı. Ertesi yıl, kendisi gibi oyuncu arkadaşlarıyla biraraya gelerek "Halk Oyuncuları" adlı bir oluşuma imza attı. Profesyonel oyunculuk yaşamının sekizinci yılında, 1968'de, ilk defa kendi adını taşıyan özel tiyatrosunu kurdu. Öte yandan da İstanbul Tiyatrosu'nda rol almaya devam etti. Aynı yıl, Güzin Hanım'la hayatını birleştirdi ve bu evlilikten iki yıl sonra Elif adını verdikleri bir kızı dünyaya geldi. 1969'da "Berduş" ve 1970 yılında da "Kara Gözlüm" adlı sinema filmlerinde rol alarak beyaz perdede boy gösterdi. Bu dönemde, Uğur Dündar ve Perran Kutman'la birlikte, izleyici tarafından çok büyük ilgiyle karşılanan televizyon programları hazırladı. Bu ilginin nedeni ise, ülkenin sosyal durumuna yönelik eleştirel bakış açısını, komedi unsurlarıyla birleştirerek işlemesiydi.

Hayat görüşü, tiyatro oyunculuğu, yaşamı ile ilgili birçok kitap kaleme almış olan Müjdat Gezen, ilk kitabını 1975 yılında yayımladı. Savaş Dinçel'le birlikte yazdığı, "Çizgilerle Nazım Hikmet" adlı kitap, dönemin çalkantılı siyasi ortamının, düşünce özgürlüğüne yönelik olumsuz yansımalarından nasibini aldı ve Gezen tutuklanarak cezaevine girdi. Ancak bu durum, onun yazmasına ve üretmesine engel olmadı. 1982'de, kendi yayınevini kurarak, yazdığı kitapları buradan yayımlamaya başladı. Bu dönemden başlayarak uzun yıllar, İstanbul Belediye Konservatuarı ile İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuarı'nda öğretmenlik yaptı ve Türk Tiyatrosu derslerine girdi. Ayrıca, 1980 yılında, ünlü meddah üstadı İsmail Dümbüllü adına her yıl düzenli olarak verilecek bir tiyatro ödülü oluşturdu.

Yine 1982'de, o dönemler üniversitede öğretim görevlisi olan güldürü üstadı Kandemir Konduk'la biraraya gelerek, "Güldürü Üretim Merkezi"ni (GÜM) kurdu. Televizyon programlarından tiyatro sahnelerine, gazetelerin ve dergilerin güldürü sayfalarına kadar birçok alanda hizmet veren GÜM, bu faaliyetlerinin yanı sıra, birçok genç mizah yazarına da kapılarını açtı ve onların kariyerlerine önemli katkılarda bulundu. Aynı zamanda, Türkiye'nin gündemini belirleyen belli başlı birtakım gazetelerin de mizah sayfalarının koordinatörlüğünü yapan Gezen, 1981 ve 1983 yıllarında, çok beğenilen "Gırgıriye" adlı seri filmlerde rol aldı ve canlandırdığı "Darbukatör Baryam" tiplemesiyle hafızalara kazındı. 1984'de "Gülümseyen Dünya" ve 1986'da "Kobay" adlı filmlerin çekimi için bu defa kamera arkasına da geçen usta oyuncu, sinema çevrelerinin görüşüyle paralel bir şekilde, kendini yönetmenlik konusunda başarılı bulmadı. Kısa süren ilk evliliğinin ardından Gezen, 1988'de ikinci kez Leyla Turgut'la nikah masasına oturdu

1991 yılına gelindiğinde, tüm malvarlığını satmasının yanı sıra, büyük bir borç yükünün altına girerek, İstanbul Kadıköy'de satın aldığı eski bir köşkü restore ettirerek "Müjdat Gezen Sanat Merkezi"ni (MSM) kurdu. Ekranlarda ve sahnelerde gördüğümüz birçok başarılı yeni yeteneği bünyesinden çıkaran bu sanat merkezinin en güzel yanı, eğitimin ücretsiz olmasıydı. Ancak, o dönemlerde ücretsiz okul açmak yasak olduğu için, bu teşebbüsü nedenyile Gezen, iki yıl boyunca hapis cezasıyla yargılandıysa da sonunda beraat etti ve okul da ücretsiz eğitim vermeyi sürdürdü. 1992 yılında, MSM bünyesinde "MSM Ormanı"nı kurarak, başarılı bir sosyal projeye daha imza attı. Sanat yaşamı boyunca "Hamlet"i canlandırmak istemiş olan oyuncu, rol aldığı üç oyunda da figüranlıkla yetinmek zorunda kalsa da, 1995'de kaleme aldığı "Hamlet Efendi" oyunuyla ödüle layık görüldü ve bu oyun Devlet Tiyatroları'nda sahnelendi.

1996 ile 1998 yılları arasında Cumhuriyet gazetesinde mizah yazıları ve fıkralar yazan Gezen, 1997 yılında ise, Devlet Tiyatroları'nda oyun yönetmenliği yaptı. Bu dönemde yönettiği oyunlardan "Babam", ödüllendirildi. 1998 yılına gelindiğinde, yine oldukça yüklü bir maddi külfet altına girerek, ilk defa kendi adıyla özel bir tiyatro kurma hayaline kavuştu. 2000 yılında, "Bir Milyara Bir Çocuk", "Gerçek Niyazi" ve 2001'de "Hırsız" gibi televizyon yapımlarında rol aldı. Aynı yıl, yine MSM bünyesinde, eski sinema ve tiyatro emektarlarının geri kalan hayatlarını daha sağlıklı ve huzurlu bir ortamda geçirmesi amacıyla bir huzurevi açtı. 2002'de, "Abdülhamit Düşerken" ve "Papatya ile Karabiber" adlı sinema yapımlarında yer alan Gezen, büyük beğeni toplayan "Cennet Mahallesi" adlı komedi dizisinde de, "Darbukatör Baryam" tiplemesini anımsatan "Yunus Baba" karakteriyle ekranlarda göründü.

Yaklaşık 50 yıllık sanat hayatı boyunca, yüz kadar sinema filminde, elli civarında tiyatro oyunuyla binden fazla radyo ve TV skecinde yer alan Müjdat Gezen, görsel sanatların yanı sıra, yazın çalışmalarıyla da gündeme gelmiş ve 38 tane kitap kaleme almıştır. Bu kitapların dokuzu üniveristelerde yardımcı ders kitabı olarak okutulmaktadır. Özellikle Aziz Nesin'i anlattığı "Ç.Arkadaşım Aziz Nesin", "Ustalarım", "İkibuçuk Lira İçin", "Komikler Ağlamaz", "Eşeğin Karnındaki Elmas", "Bir Bulut Olsam", "Şiirim Geldi Bırakın Beni" (şiir kitabı), "Artiz Mektebi", "Oyunculuk Eğitimi", "Oyuncunun El Kitabı", "Galiba Ben Sanatçıyım" yazdığı kitaplardan bazılarıdır. "Ağlama Palyaço Makyajın Bozulur / Müjdat Gezen Kitabı" da Halit Kıvanç tarafından kaleme alınmıştır. 25'in üzerinde tiyatro oyunu, 8 sinema filmi ve 5 TV dizisinin de yönetmenliğini üstlenmiştir. Aşırı derecede simetri, denge ve hastalık takıntısı vardır.

Evlilikleri

1.evliliği: sanatçı Gün İrk ile evlendi. Elif (d.1970) adında bir kızı vardır. 12 yıl evli kaldıktan sonra boşandılar. 2.evliliği : 1988 yılında Leyla Turgut ile evlendi. Tiyatro :

2012 - 1881 (oyun) : Müjdat Gezen - Müjdat Gezen Tiyatrosu

2010 - Mustafam Kemalim : Tuncer Cücenoğlu - Müjdat Gezen Tiyatrosu

2008 - Aptal (oyun) : Müjdat Gezen - Müjdat Gezen Tiyatrosu

2007 - Sınıf Bunadı : Müjdat Gezen - Müjdat Gezen Tiyatrosu

2006 - Hamlet : William Shakespeare - Müjdat Gezen Tiyatrosu

1999 - Yedi Kocalı Hürmüz : Sadık Şendil - Yayla Sanat Merkezi

1998 - Hababam Sınıfı : Rıfat Ilgaz - Yayla Sanat Merkezi

1996 - Hamlet Efendi : Müjdat Gezen - Bursa Devlet Tiyatrosu

1996 - Sersem Kocanın Kurnaz Karısı : Haldun Taner - Trabzon Devlet Tiyatrosu

1987 - Artiz Mektebi : Müjdat GezenKandemir Konduk - Şan Tiyatrosu

1978 - Vatan veya Memleket : Sadık ŞendilMuzaffer İzgüUmur Bugay - Müjdat Gezen Tiyatrosu

1977 - Palyaço (oyun) : Müjdat Gezen - İstanbul Şehir Tiyatrosu

Filmleri

1963 - Yedi Kocalı Hürmüz

1966 - Denizciler Geliyor

1967 - Zilli Nazife

1968 - Yakılacak Kitap

1968 - Kader

1968 - Eşkiya Halil

1969 - Berduş

1969 - Erkek Fatma

1970 - Cafer Bey

1970 - Kara Gözlüm

1970 - Vur Patlasın Çal Oynasın

1971 - Ateş Parçası

1971 - Hasret

1971 - Mıstık

1971 - Sürgünden Geliyorum

1971 - Yalnız Değiliz

1971 - Yavru ile Katip

1972 - Aşk Sepeti

1972 - Rüyalar Gerçek Olsa

1974 - Aman Ne Gırgır

1974 - Palavracılar

1974 - Uyanık Kardeşler

1975 - Adamını Bul

1975 - Aptal Şampiyon

1975 - Hababam Taburu

1975 - Kara Yemin

1975 - Pembe Panter

1975 - Televizyon Çocuğu

1976 - Mahallede Şenlik Var

1976 - Şöför Mehmet

1978 - Çaresiz

1979 - Gül Hasan

1981 - Gırgıriyede Şenlik Var

1981 - Gırgıriye

1981 - Deliler Koğuşu

1981 - Bizim Sokak

1982 - Görgüsüzler

1983 - Gırgıriyede Cümbüş Var

1984 - Bizimkiler - Of Of Emine

1984 - Gülümseyen Dünya

1984 - Gırgıriyede Büyük Seçim

1984 - Çalsın Sazlar

1986 - Bekçi

1986 - Belalı Kaynana

1986 - Kaynanam Tatilde

1986 - Bu Muhtar Başka Muhtar

1986 - Güldürme Beni

1986 - Kobay

1987 - Bütün Kuşlar Vefasız

1987 - Homoti

1987 - Kahraman Hamamcı

1987 - Kocamın Karısı

1989 - Güzel Bir Gün İçin

1989 - Garip Bir Cinayet

1990 - Bir Milyara Bir Çocuk

1992 - Seni Seviyorum Rosa

1995 - Azmi

2000 - Gerçek Niyazi

2001 - Hırsız

2002 - Abdülhamit Düşerken

2002 - Darbukatör Baryam

2002 - Papatya ile Karabiber

2003 - Deliyle Geçen Gece

2003 - Hayat Bilgisi

2003 - Peki Olur Şekerim

2004 - Cennet Mahallesi

2004 - Taşı Sıksam Suyunu Çıkarırım

2006 - Bir İhtimal Daha Var

2007 - Hicran Sokağı

2007 - Şöhret Okulu

2009 - Yedi Kocalı Hürmüz

2009 - Suluboya

2010 - Memlekette Demokrasi Var

2010 - Sessizlerin Sesi

2012 - İbret-i Ailem       

Aziz Nesin Kimdir?

Aziz Nesin, 1915 doğumlu değerli gazeteci ve yazar. Mizah, kısa öykü, tiyatro oyunu ve şiir dallarında pek de ve yurtdışında birçok ödüle layık görülen Nesin, 1972’den beri hizmetlerini sürdüren Nesin Vakfı’nın da kurucusudur.

'Aziz Nesin' adıyla tanınan Mehmet Nusret, 20 aralık 1915’de Giresun’da dünyaya geldi. 1925'te İstanbul Süleymaniye'deki Kanuni Sultan Süleyman İptidai Mektebi'nin (sonradan ismi İstanbul 7. İlkokul olarak değiştirildi) 3. sınıfına devam etti. Darüşşafaka Lisesi'nde 2 yıl okuyan Nesin, 1935'de Kuleli Askeri Lisesi'nden mezun oldu ve 1937'de Ankara Harp Okulu'nu asteğmen olarak bitirdi. Aynı anda Güzel sanatlar Akademisi Süsleme Bölümü’ne de devam eden Nesin, 1939'da Askeri Fen Okulu'nu bitirdi. Asteğmen olarak orduya katılan Nesin, İkinci Dünya Savaşı sırasında Trakya’daki çadırlı ordugahta 2 yıl görev aldıktan sonra, 1942'de atandığı Erzurum Müstahkem Mevkii İstihkam Taburu Bölük Komutanlığı'nda bir bomba kazasında yaralandı. 1944'de Ankara'da Harp Okulu'nda açılan ilk tank kursuna katılan Nesin, o yıl Zonguldak'ta uçaksavar top mevzileri yaptırmakla görevlendirildi ve üsteğmen rütbesinde iken görev ve yetkisini kötüye kullandığına dair bir suçlamayla askerlikten uzaklaştırıldı.

Gazeteciliğe başlayan Aziz Nesin, 1945’de Sedat Simavi’nin çıkardığı Yedigün Dergisi’nde redaktörlük ve yazarlık yapmaya başladı. Profesyonel olarak oyun yazarlığı yapan Nesin, Karagöz gazetesinde çalıştıktan sonra Tan gazetesinde köşe yazarlığına başladı. (Tan Gazetesi bir grup üniversiteli genç tarafından 1946’da yakıldı.) Cumartesi adında haftalık bir magazin dergisi çıkarmaya başladı fakat derginin 8 sayı sonra sona ermesinin ardından, Vatan gazetesinde çalışmaya başladı ve ilk bağımsız yapıtı olan ‘Parti Kurmak Parti Vurmak’ adlı 16 sayfalık bir broşürü yayınladı.

Yine 1946’da Sabahattin Ali ile 'Markopaşa' isimli ses getiren bir mizah gazetesi çıkarmaya başladı. Dergi, dönemin politikacılarına yaptıkları eleştiriler sonucu kapatılmalarla ve birçok davayla karşılaşmasına rağmen yüksek satış rakamlarına ulaştı fakat Aziz Nesin, Nereye Gidiyoruz? başlıklı yazısı nedeniyle 12 ağustos 1947’de on ay ağır hapis ve 3 ay 10 gün Bursa Emniyet-i Umumiye Nezareti altında bulundurulma cezası aldı. (Bu yazısı henüz dergide yayınlanmamıştı.)

Nesin, 1948’de taşlama türündeki Azizname isimli ikinci kitabını yayımladı. Bu kitabı yüzünden 4 ay boyunca tutuklu olarak yargılanan Nesin, bu davada ceza almadı fakat 1949 yılında Mısır Kralı Faruk, İngiltere Prensesi Elizabeth ve İran Şahı Rıza Pehlevi’nin bir olarak Ankara’daki elçilikleri aracılığıyla Türkiye Dışişleri Bakanlığı’na aşağılandıkları gerekçesiyle resmen başvurmaları üzerine açılan dava sonucu 6 ay hapis cezası aldı.

1952’de Levent’te Oluş Kitabevi’ni açtı ve 1953'de ise bir ortakla Beyoğlu’nda ‘Paradi Fotoğraf Stüdyosu’nu kurdu. 1954'te Akbaba dergisinde takma adlarla öyküler yazmaya başlayan Nesin, 1955'de İstanbul'daki azınlıkların ev ve dükkanlarının yakılıp yıkıldığı 6-7 Eylül Faciası nedeniyle, suçlu olduğu iddia edilerek Sıkı Yönetimce tutuklandı.

Röportaj ve fıkra ve gülmece öyküleri, Dolmuş (1955), Yeni Gazete (1957), Akşam (1958), Tanin (1960), Günaydın (1969), Aydınlık (1993) gibi dergi ve gazetelerde yayımlanan Nesin, Çağdaş Türk edebiyatının tanınana bir ismi haline geldi. 1956'da Kemal Tahir’le birlikte Düşün Yayınevi’ni kurdu ve 1958’de ‘Dolmuş-Karikatür’ dergisi ile birleşti (Yayıncılığa, yayın evinin şubat 1963’de yanmasına kadar tek başına devam etti). 1962'de ‘Zübük’ adlı mizah dergisini çıkarmaya başladı ve dergi 42 sayı ürettikten sonra kapandı.

Yeni Gazete, Akşam ve Tanin'de günlük köşe yazıları yazmaya devam eden Nesin, 1956’da Bordighera, İtalya’da yapılan ve 22 ülkenin katıldığı Uluslararası Gülmece Yarışması’nda ‘Kazan Töreni’ adlı öyküsüyle ‘Altın Palmiye’ ödülü kazandı. Ertesi yıl aynı ödülü ‘Fil Hamdi’ adlı öyküsüyle 2. kez kazanan Nesin, 1960’da ilk ödülünü devlet hazinesine bağışladı.

1965’de pasaport alma hakkını elde eden Nesin, davet edildiği Berlin ve Weimar'daki Antifaşist Yazarlar Toplantısı'na katıldı ve altı ay içerisinde Polonya, Sovyetler Birliği, Romanya ve Bulgaristan’ı ziyaret etti. 1966 yılında ‘Vatani Vazife’ adlı öyküsüyle Bulgaristan'da yapılan Uluslararası Gülmece Yarışması’nda 1.lik ödülü olan Altın Kirpi'yi kazanan Nesin, 1968'de Üç Karagöz isimli oyunuyla Milliyet Gazetesi'nin açtığı ‘Karagöz Oyunu Yarışması’nda 1. oldu. Nesin, 1969’da ‘İnsanlar Uyanıyor’ isimli öyküsüyle Moskova'da yapılan Uluslararası Gülmece Yarışması’nda Krokodil birincilik ödülünü, 1970’de Çiçu adlı oyunuyla ise Türk Dil Kurumu Oyun Ödülü’nü kazandı.

1972’de yoksul ve kimsesiz çocukların bakım ve eğitimlerinin karşılanması amacıyla Nesin Vakfı’nı kuran Aziz Nesin, tüm kitaplarının gelirlerini buraya yatırdı. Vakıf, 1976-1980 boyunca her yıl, o yılın edebiyat ürünlerinden seçmelerin bulunduğu ‘Nesin Vakfı Edebiyat Yıllığı’nı yayınladı.

Aziz Nesin, 1974’de Asya-Afrika Yazarlar Birliği'nin verdiği Lotus ödülünü kazandı ve ödülünü Filipinler'in başkenti Manila'da yapılan bir törenle aldı. 1976’da Gabrovo, Bulgaristan'da düzenlenen ‘Gülmece Kitabı Uluslararası Yarışması’nda 1. oldu ve Hitar Petar ödülünü kazandı. 1977'de Türkiye Yazarlar Sendikası Başkanı seçilen Nesin, 1978'de Madaralı Roman Ödülü’nü ‘Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz’ adlı romanıyla kazandı. 1982'de Vietnam'da yapılan Asya-Afrika Yazarlar Birliği toplantısına katılan Nesin, buradan dönerken kalp hastalığı nedeniyle Moskova’da hastaneye kaldırıldı ve ‘Kalp Hastalıkları Araştırma Merkezi’nde bir ay boyunca tedavi gördü.

1983'de Amerika Birleşik Devletleri'nde İndiana Üniversitesi'nin düzenlediği uluslararası toplantıya çağrılan fakat pasaportu geri alındığı için bu toplantıya katılamayan Nesin, 70. doğum gününü Şan Sinema Salonu'nda kutladı. 1985’te TÜYAP'ın düzenlediği ‘Halkın Seçtiği Yılın Yazarı’ ödülünü kazandı ve aynı yıl İngitere'de Pen Kulüp Onur Üyeliği’ne seçildi.

1989'da ‘Demokrasi Kurultayı’nın toplanmasında etkin görev alan ve oluşturulan ‘Demokrasi İzleme Komitesi’nin iki başkanından biri olan Nesin, yine 1989’da Sovyet Çocuk Fonu tarafından ilk kez verilen ‘Tolstoy Altın Madalyası’na değer görüldü.

75. yaşını 19 Mart 1990'da Ankara Sanat Kurumu'nda kutladı. 2 Temmuz 1993'de Sivas’da düzenlenen Pir Sultan Abdal etkinliklerine katılan Aziz Nesin, o sırada gerçekleşen ve 37 aydının yaşamını yitirdiği Madımak Oteli katliamından sağ olarak kurtuldu.

Aziz Nesin, imza günü ve söyleşi için gittiği Çeşme, Alaçatı’da 5 Temmuz’u 6 Temmuz’a bağlayan gece sabaha karşı geçirdiği kalp kriziyle vefat etti. 6 Temmuz’da Çeşme Cumhuriyet Savcısı’nın isteğiyle otopsi yapılmak üzere İstanbul Çapa Tıp Fakültesi’ne getirilen Nesin, 7 Temmuz günü, vasiyeti gereği hiçbir tören yapılmadan ve yeri belli olmayacak şekilde Çatalca’daki Nesin Vakfı’nın bahçesine gömüldü.

Aziz Nesin, arkasında yüzlerce öykü, şiir, tiyatro oyunu ve Nesin Vakfı'nı bıraktı.             

Kaynak: Diyarbakır Söz