Sıla ve Funda Arar'dan muhteşem Kafa düeti herkesi şaşkına cevirdi, yok böyle bir düet

Türk müziğinin efsane sanatçısı Funda Arar ile Anadolu şarkılarının usta ismi Kubat, hafta sonu Günay Restaurant'da sahneye çıktı. Güzel şarkıcı Funda Arar ve usta müzisyen Kubat’ın sahne aldığı geceye damgasını Sıla vurdu. Güzelliği sesine vurmuş sanatçı Sıla ile Funda Arar’ın düeti izleyenleri mest etti.

Sıla ve Funda Arar'dan muhteşem Kafa düeti herkesi şaşkına cevirdi, yok böyle bir düet

Türk müziğinin efsane sanatçısı Funda Arar ile Anadolu şarkılarının usta ismi Kubat, hafta sonu Günay Restaurant'da sahneye çıktı. Güzel şarkıcı Funda Arar ve usta müzisyen Kubat’ın sahne aldığı geceye damgasını Sıla vurdu. Güzelliği sesine vurmuş sanatçı Sıla ile Funda Arar’ın düeti izleyenleri mest etti.

Efsane gece Kubat’ın Anadolu'nun dört bir yanından seslendirdiği türkülerle başladı.

Sonrasında sahneye adeta manken şarkıcı Funda Arar çıkıp en sevilen şarkılarını peş peşe seslendirdi. Konuklar arasındaki güzel şarkıcı Sıla'yı sahneye davet eden Funda Arar, mikrofonu ünlü şarkıcıya bıraktı.

Geceye katılanlar podyuma geldiklerini zannettiler. Sıla, 'Vur Kadehi Ustam'ı söyledikten sonra 'Kafa' isimli parçasında Funda Arar ile düet yaptı. Funda Arar ve Sıla düeti herkesi mest etti.

Kubat Kimdir?

Gerçek adı Ramazan Kubat'tır.Babası Alevi, annesi ise Sünni'dir. Ailesi doğumundan önce Karacalar, Emirdağ'dan Belçika'ya göç etmiştir. Amcası Kur'an ezberi hafız olan sanatçının bir diğer amcası Şemsettin Kubat ise şairdir. Sanat hayatında soyadı olan Kubat'ı kullanmaktadır. 4 Ekim 1974'te Belçika'nın Anvers şehrinde doğdu. Emirdağ kökenli bir göçmen ailesinin çocuğudur. Ailesinin çoğu ferdi gibi amcası Şemsettin Kubat da önemli bir halk ozanıdır.

Funda Arar Kimdir?

Funda Arar, 8 Nisan 1975 tarihinde Ankara’da doğmuştur. İlkokulu Ankara Ahmet Vefik Paşa İlköğretim Okulu'nda okudu. Babasının görevi nedeniyle Ortaokulu Muğla ‘da, liseyi ise Adapazarı'nda okumuştur. Funda Arar, 1996 yılında İstanbul Teknik Üniversitesi Türk Musikisi Devlet Konservatuarı’nda okudu. Mezun olunca 2 yıl müzik öğretmenliği yaptı , aynı zamanda sahne çalışması da yaptı. Funda Arar, ilkokul 3. sınıftan itibaren mandolin ve solfej dersleri almaya başladı. Bir kız kardeşi vardır.

ilk albümü “Sevgilerde”‘yi 1999 yılı Şubat ayında çıkardı. “Sevgilerde” albümünde Necip Fazıl Kısakürek’in şiiri “Kaldırımlar”‘ı seslendirmiştir. Albümde Kaldırımlar’ın Yanı sıra Behçet Necatigil’in “Sevgilerde”, Gülsüm Cengiz’in “Yağmur”, Şeyda Kılınç’ın “Ay Doğmadan Gel” şiirleride yer almaktadır.

Funda Arar, 2002 yılında Magazin Gazetecileri Derneğinden "Sevgiliye" albümü ile en iyi çıkış yapan sanatçı ödülü kazanmıştır. 2003 yılında Sevda Yanığı albümü ile 31. Hürriyet Gazetesi Altın Kelebek Yarışmasında En İyi Çıkışı Yapan Sanatçı ödülünü kazanmıştır. 2007 senesinde toplam satış rakamlarına göre düzenlenen MÜ-YAP Müzik Ödüllerikapsamında "Son Dans" albümü ile "Platin Ödül" kazanmıştır. Bunların yanı sıra daha bir çok ödül kazanmıştır.

2007 senesinde 12. Kasdav Liselerarası Müzik Yarışması’nda jüri koltuğunda yer almıştır.

2006 - 2007 yıllarında Arar, sanatçı Kıraç ile yaptığı “Gölgeler” programında şarkılar seslendirmiştir.

Funda Arar, Musevi kökenli müzisyen Febyo Taşel ile 27 haziran 2004 tarihinde evlendi.

Sıla Kimdir?

Acıpayam, Denizli'de doğdu ve öğrenim hayatı için önce İzmir'e sonra İstanbul'a yerleşti. Sahne eğitimi almaya lise yıllarında başladı. Bilgi Üniversitesi'ndeki caz eğitimi sonrasında Kenan Doğulu'yla tanışarak uzun yıllar boyunca Doğulu'nun yanında geri vokallik yaptı.

Ekim 2007'de kendi adını verdiği albümünde yer alan ve Türkiye Resmî Listesi'nde bir numara olan "...Dan Sonra" şarkısıyla çıkış yapan Sıla, sonrasında yayımladığı eleştirel ve ticari başarılar elde eden İmza (2009), Konuşmadığımız Şeyler Var (2010), Vaveyla (2012) ve Yeni Ay (2014) albümleriyle de liste başarılarını sürdürmeye devam etti. Bu albümlerde yer alan "Sevişmeden Uyumayalım", "Acısa da Öldürmez", "Kafa", "Boş Yere" ve "Vaziyetler" şarkıları da Türkiye'de liste başı oldu. Bunların yanı sıra diğer pek çok şarkısı da hit olarak çeşitli başarılar yakaladı.

Şarkıcılığının yanı sıra eleştirmenler tarafından övülen söz yazarı ve besteci kimliğiyle ön plana çıkan Sıla, kendi albümlerindeki şarkıların neredeyse tamamını tek başına yazarak Efe Bahadır'la birlikte bestesini yaptı. Ayrıca başka şarkıcılar için de şarkı sözleri yazdı. Genellikle düşük tempolu ve hüzünlü şarkılarıyla tanındı. Konuşmadığımız Şeyler Var albümü yayımlandığı yıl Türkiye'de en çok satan albüm oldu. Bugüne kadar iki Altın Kelebek Ödülü ve dört Kral Tv Video Müzik Ödülü dahil olmak üzere çok sayıda ödül kazandı.

Emel Müftüoğlu Kimdir?

1961 yılında İzmir’de doğan Emel Müftüoğlu aslen Artvin’lidir. Babasının asker olmasından dolayı tayinleri sebebiyle ilk ve orta öğrenimini farklı şehirlerde tamamladı. İstanbul Devlet Konservatuarı Şan Bölümü’nü bitirdi. Profesyonel müzik hayatına 1985 yılında Güneş Gazetesinin açtığı müzik yarışmasında birincilik alarak başladı. Aynı yarışmada ikincilik alan Erdal Çelik’le bir ikili oluşturma kararı aldı. Emel- Erdal ikilisi, 1985 yılında “Sevmek Öyle Bir Şey” ve 1988 “Alaturka Benim Canım” isimli iki albüm çıkardı. Emel’in Erdal ile müzikal ortaklığına son vererek solo kariyerine başlaması 1989 yılında gerçekleşti.

Şahin Özer Plak’la anlaştı ve 1990 yılında bu müzik yapım firmasından yayınlanan “Karlar Düşer” isimli albümü ile iyi bir çıkış yaptı.

Emel Müftüoğlu , Meşhur olmadan önce yıllarca Afyonkarahisarda TEK görevlisi olarak çalışmıştır. Çok güzel taklitler yaparak sevenlerinin beğenisini almaktadır.

Emel ilk olarak 1991 yılında Star TV'de yayınlanan yönetmenliğini Funda Aras'ın yaptığı, senaryosunu Necef Uğurlu'nun yazdığı "Şen Dullar" adlı tv dizisinde oynadı. Bir sonraki oyunculuk denemesini ise 1995 yılında Sinan Çetin'in yazıp yönettiği "Bay E" filminde yaptı.

2003 yılında Talat Bulut ile başrolünü paylaştığı "Aşk Olsun" adlı dizide oynadı.

2004 yılının Eylül ayında Deniz Seki ile birlikte sabahları "Kadınca Çarkıfelek" programını sundu, ancak program kısa ömürlü oldu. 2005 yılında Show Tv de kısa süre yayınlandıktan sonra yayından kalkan yönetmenliğini Kartal Çidamlı ve Ersoy Güler'in yaptığı senaryosunu İnci Uluçay'ın yazdığı "Sessiz Gece" adlı dizide rol aldı.

Star TV'de yayınlanan "Son Ağa" dizisinde Tamer Karadağlı'yla başrolde yer aldı.

TRT'de Ahmet Uğurlu ile birlikte "Zoraki Başkan" adlı dizinin başrolünde oynamıştır.

Bunların dışında uzun yıllar TRT, atv ve TV8'de "Emelce", Kanal D'de "Emel Içgüdü", TGRT'de İdil Çeliker ile "Emelce Sabahlar" ve 2008 yılının yaz aylarında Şafak Sezer'le birlikte "Çifte Kavrulmuş" adlı tv programlarını yaptı.

Emel Müftüoğlu ,pop müzik sanatçılarının art direktörü olarak da çalışmalarına devam ediyor.

Emel Müftüoğlu’nun Çağrı adında bir kızı vardır.

Şafak Sezer Kimdir?

Şafak Sezer, 10 Ekim 1970 de Ankara Sincan’da doğmuştur. Eskiden, Ankara Çinçin Mahallesi'nde bir gecekonduda yaşıyordu. Annesi ev hanımı, babası Polat Sezer karayolları emeklisidir. İlkokuldayken koroda şarkı söylermiş. Ortaokulu; lacivert ceket, gri pantolonu yok diye bırakıp eczanede çalışmaya başlamış. Aslen Erzincan'lıdır.

Şafak Sezer’in Rahmetli babası Polat Sezer, Arif Sağ'ın siyasi danışmanıydı. Yani babasını sanat camiasında da tanırlardı. 18 yaşına geldiğinde işportacılık yapıyordu. Bir gün babası "Hazırlan seni Mehmet Karagöl'ün yanına götüreceğim" dedi. Mehmet Karagöl Ankara Halk Tiyatrosu'nun kurucularındandır. ona orada taklit yaptırdılar. Ve onu, "Eşeğin Gölgesi "adlı oyuna aldılar. Rolü eşekti. Yani Şafak Sezer tiyatroya eşek olarak başlamıştı.

İlk olarak 1989 yılında Ankara Halk Tiyatrosu'nda Haldun Taner'in ‘Eşeğin Gölgesi’ adlı oyunda eşek rolü ile sahneye çıktı. Daha sonra yine Ankara Halk Tiyatrosu'nda ‘Devri Yalan’, ‘Başımızda Pak Bulut’, ‘Sen Bu Seçimi Unut’, ‘Saddam'ı Kim Öptü’, ‘Şirinler’, ‘Edi Büdü’ ve ‘Uzaylı Arif’ adlı oyunlar ile Ankara Ekin Tiyatrosu'nda ise ‘Biz Bu İhtilali Niye Yaptık’, ‘Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz’ adlı oyunlar ile seyirci karşısına çıktı.

Askerliğini İstanbul’da yaparken de türlü türlü hokkabazlıklar yaparmış.

Dario Fo'nun ‘Yüzsüz’ adlı oyunundan sonra İlk filmi olan ve 9 Eylül Üniversitesi'nin Sinema-TV bölümünün çektiği ‘Bir Düğün Masalı’ adlı filmde rol alan sanatçının yer aldığı televizyon dizileri: ‘Televizyon Çocuğu’, ‘Sıdıka’, ‘Baskül Ailesi’, ‘Dostlar Pasajı’, ‘Şafak Vakti’ ve ‘Reyting Hamdi’... ‘Üçlü Oyun’ filminden sonra sanatçı ‘Vizontele’ için kamera karşısına geçti. Daha sonra da Turkfilmi adlı yapım şirketinin ilk filmi olan Rus Gelin'de Zeki Alasya ve Metin Akpınar'la birlikte rol aldı.

Askerliğinin bitmesine 60 gün kala birliğinden izin alıp, Boran Kaya’nın sunduğu “İner misin çıkar mısın” adlı eğlence yarışmasına katılarak birinci olan Şafak Sezer; bundan sonra meşhur oldu.

Şafak Sezer, şimdiye kadar çevirdiği filmler ve diziler arasında en büyük ilgiyi "Kutsal Damacana" isimli filmle görmüş ve "2010 yılında "Kutsal Damacana 2" ile karşımıza çıkmıştır.

Bugüne kadar oyuncu olarak 20 TV dizisi, 18 sinema filmine imza atan Şafak Sezer, ‘Kolpaçino Bomba’ filmi için ilk kez yönetmen koltuğuna oturdu. “Yönetmenlik ego tatmini” diyen Sezer, “Esas filmimi daha çekmedim. Öyle bir film yapacağım ki, tüm ödülleri toplayacağım” dedi hayatı boyunca hiç kitap okumadığını belirten Safak Sezer.

2008’de kurduğu “Su Film AŞ” adlı şirketin sahibidir.

Esra Hanım ile evli olup iki kız çocuk babasıdır.

Şafak Sezer, Süleyman abisi ile beraber bir köfteci dükkanı açacağını belirtiyor.

Metin Akpınar Kimdir?

Metin Akpınar, 02 Kasım 1942 tarihinde İstanbul’un Aksaray semtinde Nadide ve Mustafa çiftinin çocuğu olarak dünyaya gelmiştir. Pertevniyal Lisesi'nde eğitim gördü. Daha sonra İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi ve Edebiyat Fakültesi'nden mezun oldu..

1957’de İstanbul Yeşil Sahne’de tiyatroya başladı, 1962'de Türk Talebe Birliği'nde amatör olarak tiyatroya devam etti. İki yıl sonra ilk kez profesyonel bir oyunda yer aldı ve bu tarihten sonra önemli tiyatro yapımlarında rol aldı. 1964 yılında Ulvi Uraz tiyatrosunda ilk profesyonel oyunu olan "Gözlerimi Kaparım Vazifemi Yaparım" ile sahneye adım attı. 1967 yılında ülkemizin ilk kabare tiyatrosu olan Devekuşu Kabare Tiyatrosu'nun kurucuları arasında yer aldı. Haldun Taner, Zeki Alasya ve Ahmet Gülhan ile birlikte Devekuşu Kabare Tiyatrosu'nun kurucuları arasında yer aldı. Kurulduğu andan 1992 yılında kapanana kadar tiyatronun idari müdürlüğünü üstlendi. Devekuşu Kabare döneminde Zeki Alasya ve kabare ekibi ile birlikte sergiledikleri Yasaklar, Reklamlar, Beyoğlu Beyoğlu, Deliler gibi birçok oyun hala severek izleniyor.

İlk sinema filmi Kemal Sunal için de bir ilk olan 1972'de Ertem Eğilmez'in çektiği başrollerinde Tarık Akan ve Filiz Akın'ın oynadıkları Tatlı Dillim olmuştur. Bu filmin ardından Zeki-Metin ikilisi olarak birçok filmde birlikte oynadılar. Zeki Alasya ile birlikte oynadığı toplumsal içerikli komedi filmleriyle tanınan aktör, “ Nereye Bakıyor Bu Adamlar ”, “ Davetsiz Misafir ”, “ Patron Duymasın ”, “ Köyden İndim Şehire ”, “Petrol Kralları ” gibi filmlerde rol aldı.

Ertem Eğilmez imzasını taşıyan birçok filmde Zeki Alasya, Münir Özkul, Kemal Sunal, Halit Akçatepe gibi usta isimlerle aynı sahneleri paylaştı. Bu filmlerden sonra Kemal Sunal, Halit Akçatepe, Zeki Alasya, Metin Akpınar dörtlüsü başrolde “Köyden İndim Şehire” ve “Salak Milyoner” filmlerini çektiler. Bu iki film halen televizyonda yayınlandığında beğenilerek izlenmektedir. Zeki-Metin efsanesinin ortaya çıktığı ilk film ise 1974 yılında gösterime giren Mirasyediler filmidir. Zeki Metin filmlerinin en akılda kalan filmleri sosyal sorunlara da değinen “Nereye Bakıyor Bu Adamlar, Patron Duymasın, Petrol Kralları” filmleridir.

Metin Akpınar, Kemal Sunal ile birlikte oynadığı ve yönetmenliğini Sinan Çetin’in yaptığı “ Propaganda ” filmiyle adından söz ettirdi. Zeki Alasya ile birlikte yarattıkları şaşkın kahraman ikilisini geride bıraktığını açıklayan aktör, bundan sonraki kariyerine kendi başına devam etme kararı aldı.

Metin Akpınar, Müşfik Kenter, Yıldız Kenter, Eşref Kolçak ve Zeki Alasya gibi emektar oyuncuların yer aldığı “ Güle Güle ” filminde ve yönetmenliğini Tunç Başaran’ın üstlendiği “ Abuzer Kadayıf” adlı bir filmde de rol aldı.

 “Papatyam” adlı dizisinde oynamıştır.

Eşi: Göksel Özdoğdu ile 17 Şubat 1961'de evlendiler (Ayrıldılar)

Oynadığı Tiyatro Oyunları

- Gözlerimi Kaparım Vazifemi Yaparım - Ulvi Uraz Tiyatrosu

- Gözlerimi Kaparım Vazifemi Yaparım - Devekuşu Kabare Tiyatrosu

- Vatan Kurtaran Şaban - Devekuşu Kabare Tiyatrosu

- Astronot Niyazi - Devekuşu Kabare Tiyatrosu

- Ha Bu Diyar - Devekuşu Kabare Tiyatrosu

- Haneler - Devekuşu Kabare Tiyatrosu

- Keşanlı Ali Destanı - Devekuşu Kabare Tiyatrosu

- Gözlerimi Kaparım Vazifemi Yaparım - Devekuşu Kabare Tiyatrosu

- Aşk Olsun - Devekuşu Kabare Tiyatrosu

- Deliler - Devekuşu Kabare Tiyatrosu

- Geceler - Devekuşu Kabare Tiyatrosu

- Yasaklar - Devekuşu Kabare Tiyatrosu

- Beyoğlu Beyoğlu - Devekuşu Kabare Tiyatrosu

- Reklamlar - Devekuşu Kabare Tiyatrosu

- Dün Bugün - Devekuşu Kabare Tiyatrosu

Filmleri ve Dizileri

Senaryo

1975 - Nereden Çıktı Bu Velet (Sinema Filmi)

Oyuncu

2012 - Aşkın Halleri (Sabri) (TV Dizisi)

2009 - 2011 - Papatyam (Necati ) (TV Dizisi)

2008 - Anında Görüntü Show (Kendisi) (TV Dizisi)

2006 - Kısık Ateşte 15 Dakika (Resul) (Sinema Filmi)

2006 - Eve Giden Yol 1914 (Reşat Ağa) (Sinema Filmi)

2006 - Amerikalılar Karadeniz'de 2 (Muhtar Salih) (Sinema Filmi)

2005 - Çat Kapı (TV Dizisi)

2005 - Döngel Karhanesi (Bertan) (Sinema Filmi)

2004 - Eğreti Gelin (Tavid) (Sinema Filmi)

2002 - Rus Gelin (Damat Adayı Rıza) (Sinema Filmi)

2000 - Baykuşların Saltanatı (Doğuhan) (TV Dizisi)

2000 - Abuzer Kadayıf (Abuzer Kadayıf/Ersin Balkan) (Sinema Filmi)

1999 - Propaganda (Rahim) (Sinema Filmi)

1999 - Güle Güle (Galip) (Sinema Filmi)

1998 - Yerim Seni (Şahin) (TV Dizisi)

1993 - Hastane (Hastabakıcı Hakkı Baharbahçe) (TV Dizisi)

1992 - Zeki Metince (TV Dizisi)

1992 - Biz Bize Benzeriz (Metin) (TV Dizisi)

1988 - Güler Misin Ağlar Mısın (Metin) (TV Dizisi)

1986 - Namus Düşmanı (Ali) (Sinema Filmi)

1985 - Yanlış Numara (Erol) (Sinema Filmi)

1985 - Patron Duymasın (Erol) (Sinema Filmi)

1983 - Dönme Dolap (Lütfü) (Sinema Filmi)

1983 - Davetsiz Misafir (Halim/Rüstem/Karadenizli) (Sinema Filmi)

1982 - Görgüsüzler (Vakkas) (Sinema Filmi)

1982 - Baş Belası (Metin) (Sinema Filmi)

1981 - Şaka Yapma (Metin) (Sinema Filmi)

1979 - Vay Başımıza Gelenler (Halis) (Sinema Filmi)

1979 - Köşe Kapmaca (Halis) (Sinema Filmi)

1978 - Petrol Kralları (Metin) (Sinema Filmi)

1978 - Cafer'in Çilesi (Refik) (Sinema Filmi)

1977 - Sivri Akıllılar (Metin) (Sinema Filmi)

1977 - Aslan Bacanak (Sinema Filmi)

1976 - Nereye Bakıyor Bu Adamlar (Sinema Filmi)

1976 - Her Gönülde Bir Aslan Yatar (Danyal) (Sinema Filmi)

1975 - Nereden Çıktı Bu Velet (Sinema Filmi)

1975 - Güler Misin Ağlar Mısın (Metin) (Sinema Filmi)

1975 - Beş Milyoncuk Borç Verir Misin (Metin) (Sinema Filmi)

1974 - Salak Milyoner (Hayret) (Sinema Filmi)

1974 - Mirasyediler (Metin) (Sinema Filmi)

1974 - Mavi Boncuk (Süleyman) (Sinema Filmi)

1974 - Köyden İndim Şehire (Hayret) (Sinema Filmi)

1974 - Hasret (Alev'in Menajeri) (Sinema Filmi)

1973 - Yalancı Yarim (Mahmut) (Sinema Filmi)

1973 - Yalancı Yarim (Faik Coşkun Seslendirmesi) (Sinema Filmi)

1973 - Oh Olsun (Doktor Metin) (Sinema Filmi)

1973 - Canım Kardeşim (Kancı Mehmet) (Sinema Filmi)

1972 - Tatlı Dillim (Metin) (Sinema Filmi)

1972 - Feryat (Konuk Oyuncu) (Sinema Filmi)

Münir Özkul Kimdir?

Türk tiyatro ve sinema oyuncusu. Türk tiyatro ve sinema tarihine damgasını vurmuş önemli isimlerden biridir. İsmail Dümbüllü'den devraldığı ünlü "kavuk"la tiyatro sahnelerindeki başarısını; canlandırdığı "Yaşar Usta", "Turşucu Yaşar" ve "Kel Mahmut" gibi karakterlerle de sinema oyunculuğundaki ustalığını gözler önüne sermiştir. Türk sinema tarihinde özellikle, karakter oyunculuğunda başta gösterilen isimler arasındadır.

Münir Özkul, 15 Ağustos 1925 tarihinde İstanbul'un Bakırköy semtinde, eski Osmanlı paşalarından birinin torunu olarak dünyaya geldi. Küçük yaşlarda tiyatroya merak salmış olan Özkul, İstanbul Erkek Lisesi'ndeki eğitiminin ardından oyuncu olmaya karar vererek gözünü sahnelere dikti. O zamana kadar yaşamını sürdürdüğü ve aşinası olduğu Bakırköy'de bulunan Halkevi'nde oyunculuğa adım attı. İlk amatör sahne deneyimlerini burada 1940 yılında gerçekleştiren Özkul, İstanbul Devlet Tiyatrosu'nda bir süre oynadıktan sonra Ankara Devlet Tiyatrosu'na geçti. Ardından da, İstanbul Şehir Tiyatrosu'nda profesyonel oyunculuk kariyerine devam etmeye başladı ve artık bağımsız çalışabilecek düzeye geldiğine kanaat getirerek, özel sektöre geçiş yaparak 1948 yılında Ses Tiyatrosu'nda sergilenen oyunlarda rol almaya başladı. Ancak buradaki çalışması uzun soluklu olamadı ve hemen ardından yine özel bir tiyatro olan Küçük Sahne'ye geçti.

Küçük Sahne, genç oyuncunun kariyerinin yükselişinde bir dönüm noktası oldu. Çünkü, ilk defa önemli bir oyunda rol alma şansı doğdu. Sadri Alışık, Nevin Akkaya, Şükran Güngör ve Cahit Irgat gibi güçlü oyuncularla, yönetmenliğini Muhsin Ertuğrul'un yaptığı ve Steinback'in aynı adlı romanından tiyatroya uyarlanan "Fareler ve İnsanlar"da oynadı. Yeteneği Musin Ertuğrul'un gözünden kaçmayan Özkul, Küçük Sahne'de ayrıca, "Yarış", "Onikinci Gece", "Aşağıdan Yukarı" ve "Karışık İş" gibi başarılı oyunlarda da yer aldı.

1960 yılında arkadaşlarının isteği doğrultusunda Aksaray Bulvar Tiyatrosu’nu kurdu ve oyunlar sergilemeye başladı. 1962'de Bulvar Tiyatrosu, Münir Özkul Tiyatrosu adını alır.

Tiyatro sahnelerinden "tesadüfen" film setlerine geçişi 40'lı yılların sonuna denk düşen Özkul, askerliğini yaptığı dönemde, "Vatan ve Namık Kemal" adlı filmde yönetmen asistanlığı yapan arkadaşı Sırrı Gültekin'i ziyaret için Yeşilçam'a gittiği birgün ilk defa bir filmde figüran olarak rol aldı. Üniformalı bir figüran arayışı içinde olan arkadaşının ricasını kırmayarak, biraz da komik bir anı olsun diye kamera karşısına geçti ve rol aldığı 400'ün üzerinde filmle, Türk sinemasına damgasını vuran önemli karakter oyuncuları arasına girmesini sağlayacak sinema serüveni böylece başlamış oldu.

Münir Özkul, 1949 yılında ilk kez rol aldığı film "Vatan ve Namık Kemal"dir. Vatan ve Namık Kemal filminde "soldan sekizinci asker" rolüyle figüran olarak başlar sinemaya. Ardından 1951 yılında, senaryosu İhsan Koza ile Nazım Hikmet tarafından yazılan ve Vedat Ar'ın yönetmenliğinde çekilen "Üçüncü Selim'in Gözdesi" adlı bir İpek Film yapımında yer aldı. Hemen ardından, 1951'de, yine birer İpek Film yapımı olan "Yavuz Sultan Selim ve Yeniçeri Hasan" ile "Lale Devri"nde yardımcı oyuncu olarak kamera karşısına geçen Özkul, aynı yıl, Muhsin Ertuğrul'un yönetmenliğinde çekilen "Evli mi Bekar mı" ve Baha Gelenbevi'nin yönettiği "Barbaros Hayrettin Paşa" adlı filmlerde başrol oynadı.

Yabancı sinemanın tipik karakterlerinden etkilenen Türk sinemasında, Burhan Felek tarafından Lorel-Hardi ikilisinin kendi kültürümüze uyarlanmasıyla dönüştüğü Edi-Büdü ikilisinin 1952 yılında sinemaya aktarılmış versiyonu olan "Edi ile Büdü Tiyatrocu" ve "Edi ile Büdü" filmlerinde Vasfi Rıza Zobu ile birlikte rol alan Özkul, artık sinema çevrelerinde adını duyurmaya, halktan büyük ilgi görmeye başlamıştı. İlk yıllarında genellikle İpek Film yapımlarında yer alan oyuncu, çoğu zaman komedi türü filmlerde rol aldı ve özellikle mimikleriyle, samimi tavırlarıyla halk tarafından kısa sürede benimsendi. Ancak asıl başarısını Arzu Film yapımlarıyla yakaladı.

1953 yılında, Muhsin Ertuğrul'un yönettiği "Halıcı Kız" filminde yer aldıktan sonra kariyerinin önü iyice açıldı. Aynı yıl, fantastik bir komedi olan ve senaryosu yine İhsan İpekçi ile Nazım Hikmet tarafından yazılan "Balıkçı Güzeli/1002. Gece" ve ardından, 1956'da çekilen "Kalbimin Şarkısı" adlı duygusal film ile karakter oyunculuğuna doğru yönelişe geçen Özkul, "Miras Uğrunda" ve Zeki Müren'in başrolünü oynadığı "Altın Kafes" ile oyunculuk gücünü ortaya koyarak; dram, duygusal, komedi gibi farklı türlerde her kalıba girebilen bir oyuncu olduğu kanısını pekiştirmeye başladı.

Sinema çalışmalarının yanı sıra, gönül verdiği tiyatro sahnelerini de bırakmayan Özkul, 1957 yılında Devlet Tiyatroları'nın yönetmenliğine getirildi. Sanat kariyerinde adeta bir atılım olarak değerlendirilebilecek bu gelişmenin ardından, Küçük Sahne'yi terk etmek zorunda kaldı. Bu durum, sanatçının profesyonel oyunculuğa adım attığı Küçük Sahne'nin, ustasını kaybetmesiyle birlikte daha fazla tutunamayarak dağılmasına neden oldu.

1960 ile 1970 yılları arasında kırkın üzerinde filmde rol alan Özkul, daha önce Atlan Karındaş'la birlikte tiyatro sahnesine de aktardığı ve oyunun inanılmaz başarısı sonucunda, 1971 yılında Türk tiyatro ve ortaoyunu üstadı İsmail Dümbüllü'den "ortaoyuncular kavuğu"nu devralmasını sağlayan, Sadık Şendil'in yazdığı "Kanlı Nigar" adlı muhteşem eserin sinema versiyonunda da yer aldı. 1968 yılında, Ülkü Erakalın'ın yönetmenliğinde çekilen filmde, Belgin Doruk ve Selma Güneri'yle birlikte rol aldı. Türk sinemasının en verimli dönemlerinden olan 70'li yıllara gelindiğinde, geniş bir oyuncu kadrosuna sahip, aile filmlerinde rol almaya başlayan Özkul, özellikle Adile Naşit'le iyi bir ikili oluşturdu ve bu ikili halk tarafından da çok sevildi; benimsendi. Yakışıklı olmasa da, hatta çirkince bir yüze, uzun ve ince bir fiziğe sahip olsa da birkaç filmde jön rollerde yer alan ve hiçbir zaman kötü rollere yakıştırılamayan Özkul, özellikle bu yıllarda Türk sinemasının klişe konularında "fakir ama gururlu", iyi kalpli, babacan karakterleri canlandırdı.

Münir Özkul, 1972 yılında, başrollerini Hülya Koçyiğit ile Tarık Akan'ın paylaştığı "Sev Kardeşim" adlı Ertem Eğilmez filmindeki başarılı performansıyla, Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde "En İyi Erkek Oyuncu" ödülüne layık görüldü.

70'li yıllarda, Ertem Eğilmez imzalı filmlerde unutulmaz rollere hayat veren, ağlatan duygusal replikleri o etkileyici sesiyle Türk izleyicisinin hafızasına kazıyan Özkul, "Neşeli Günler", "Mavi Boncuk", "Aile Şerefi", "Gırgıriye" serileri, "Gülen Gözler" ve "Bizim Aile" gibi filmlerle karakter oyunculuğundaki ustalığını ortaya koydu. Sanatçının unutulmaz rolleri arasında zirveyi ele geçirense, "Hababam Sınıfı" seri fimlerinde canlandırdığı, disiplinli, ancak yufka yürekli öğretmen "Kel Mahmut" karakteri oldu. Öyle ki, bu tipleme neredeyse adını aşarak sanatçının lakabı haline geldi ve bu şekilde anılmaya başlandı.

80'li yıllarda duraklama dönemine giren Yeşilçam'da video filmlerine yönelişi izleyen Özkul, bu dönemde kalitesi düşük birtakım sinema ve video filmlerinde rol aldı. Ardından, tek televizyonlu dönemin sonlarına doğru dizi çekimlerinin artış göstermesiyle birlikte, 1987 yılında TRT'de yayınlanmak üzere çekilen "Uzaylı Zekiye" adlı dizi için kamera önüne geçti. Bu dizinin ardından birkaç filmde daha rol alan ünlü oyuncu, içkiye olan düşkünlüğünün de etkisiyle sağlığı ile ilgili sorunlar yaşamaya başladı ve özel projeler dışında herhangi bir çalışma yapmadı. Hayatının önemli bir kısmını alkolle savaşarak geçirdi. 1990'lı yılların ortasında alkolü tamamen bıraktı. 1995 yılında, Kemal Sunal'la birlikte, "Şaban ile Şirin" adlı filmde yer aldı. 90'lı yılların ikinci yarısında, bilhassa özel televizyon kanallarının sayısı artış gösterdikçe, Yeşilçam'a olan rağbet azalmış; televizyon ekranlarına yönelik çalışmalar; özellikle de dizi yapımları ön plana çıkmıştı. Ancak bu furyadan kendini uzak tutan Özkul, 1996'da, izleyiciden büyük ilgi gören ve senaryosu Kandemir Konduk tarafından yazılan "Ana Kuzusu" adlı dizide Perihan Savaş ve Ayşen Gruda ile birlikte rol aldı. Aynı yıl, İstanbul Atatürk Kültür Merkezi'nde düzenlenen törenle, jübilesini yaparak tiyatro sahnelerine veda etti. Yaşamı boyunca pekçok tiyatro ve sinema yapımında emeği geçmesine rağmen, zaman zaman ciddi maddi zorluklar içine girmiş olan Özkul'a, bu geceden elde edilen gelirle bir ev alındı.

Yine 1996 yılında, Veli Çelik'in yönetmenliğinde çekilen televizyon filmi "Ay Işığında Saklıdır"da, Aydan Şener ve Toprak Sergen'le birlikte yer aldı. Ardından, 1998 yılında, Hamdi Alkan'ın "Reyting Hamdi" adlı televizyon eğlence programında, kısa bir süre için Yarmagül tiplemesinin dedesi rolünü canlandırdı.

Sanat yaşamı boyunca 400'e yakın sinema filminde ve sayısını kendisinin bile tam olarak bilmediği sayıda tiyatro oyununda rol alan Münir Özkul adına, 26 Mart 2005 tarihinde İstanbul Beylikdüzü Academia Center içerisinde "Münir Özkul Sahnesi" açılmıştır.

İçkiye düşkünlüğüyle bilinen sanatçı, özel hayatında da inişli çıkışlı bir seyir izleyerek dört evlilik gerçekleştirmiştir. İlk evliliğini Şadan Hanım'la yapan Özkul, kısa süren bu birlikteliğin ardından Suna Selen ile hayatını birleştirmiş ve bu evlilikten Güner (d. 1 Şubat 1966) adında bir kızı olmuştur. Kızları sekiz yaşındayken, 1974 yılında çift boşanma kararı almıştır. Sonrasında Özkul, Tophaneli Örümcek Yaşar lakabıyla anılan Yaşar Hanım'la üçüncü evliliğini gerçekleştirmiş; ancak bu da uzun sürmemiştir. Son olarak, halen yaşamını birlikte sürdürdüğü Umman Hanım ile evlenmiştir.

Mankenlik ve CNN Türk'te televizyon programcılığı yapan kızı Güner Özkul'un girişimiyle, 2005 yılında, sanatçıyı birçok yönden ele alan ve yaşamının bir dönemine farklı şekillerde tanıklık etmiş kişilerin kaleme aldığı yazılardan derlenmiş, "Aktör Dediğin Nedir Ki? / Münir Özkul Kitabı" adlı bir kitap yayımlanmıştır.

1998 yılında, T.C. Kültür Bakanlığı, Münir Özkul'a Devlet Sanatçısı ünvanını vermiştir. Özkul, İsmail Dümbüllü'den aldığı ünlü kavuğu, 1989 yılında tiyatro oyuncusu Ferhan Şensoy'a devretmiştir. 1991 yılında ise, en önemli tiyatro ödülleri arasında gösterilen, Dümbüllü Ödülü'ne layık görülmüştür. 8 Nisan 2007 tarihinde, Mizah Üretenler Derneği, Karikatürcüler Derneği ve Bakırköylü Sanatçılar Derneği tarafından ortaklaşa düzenlenen "II. Mizah Ödülleri" töreninde, Münir Özkul Özel Ödülü, ünlü tiyatrocu Nejat Uygur'a verilmiştir.

2003 yılından bu yana Demans hastalığı ile yaşayan Münir Özkul, evinden dışarıya çıkmak ve kimseyle görüşmek istemiyor. Hastalığı yüzünden geçmişe dair birçok şeyi hatırlamıyor ve ölen arkadaşlarının yaşadıklarını sanıyor.

1 Nisan 1996'da Atatürk Kültür Merkezi'nde Münir Özkul için düzenlenen veda töreninde, jübilesini yaparak tiyatro sahnelerine veda etti. Gecenin sonunda Münir Özkul sahneye geldi ve artık onunla özdeşleşmiş tiradı okudu:

"Aktör dediğin nedir ki? Oynarken varızdır. Yok olunca da sesimiz bu hoş kubbede bir hoş seda olarak kalır. (...) Artık kendimiz yoğuz. Seyircilerimiz de kalmadı. Ama repliklerimiz fısıldaşır durur sabaha kadar. Gün ağarır, temizleyiciler gelir, replikler yerlerine kaçışır. Perdeee!"

2015 yılında Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülleri Yönetmeliği kapsamında, sinema alanında ödüllendirildi.

Oynadığı Tiyatro oyunlarından bazıları

Fareler ve İnsanlar

Karakolda

Yarış

Sevgili Gölge

Hamlet

Kanlı Nigar

Yorgun Matador

Keşanlı Ali Destanı

Sersem Kocanın Kurnaz Karısı

Aşkımızın Gemisi Fındık Kabuğu

İbişin Rüyası

Arpa Ambarı

Toreadorlar Valsi

Aşk Aşk Aşk

Çayhane

Soyut Padişah

İstanbul’u Satıyorum

Hababam Sınıfı

FİLMOGRAFİSİ

Reyting Hamdi (Sipahi Dede) (TV Dizisi) (1998)

Ay Işığında Saklıdır (1996)

Nasreddin Hoca (1993)

Al Dudaklım (1993)

Arabesk (1988)

Acı Gurbet (1988)

A Ay (1988)

Afife Jale (1987)

Kuşatma 2 / Şok (1987)

Aile Pansiyonu (1987)

Günah (1987)

Kadersiz Kullar (1987)

Yaşamaya Mecburum (1987)

Yıllar (1987)

Uzaylı Zekiye (1987)

Otobüs Yolcuları / İhsaniye - Karasu (1987)

Ana Kucağı (1986)

Kızlar Sınıfı Tatilde (1986)

Babalar da Ağlar (1986)

Dayak Cennetten Çıkma (1986)

Elmayı Kim Isırdı (1986)

Milyarder Mahmut (1986)

Büyük Günah (1985)

Ya Ya Ya Şa Şa Şa (1985)

Deliye Hergün Bayram (1985)

Çalınan Hayat (1985)

Duyar Mısın Feryadımı (1985)

Sarı Öküz Parası (1985)

Şaşkın Gelin (1984)

Geçim Otobüsü (1984)

Çaresizim (1984)

Kızlar Sınıfı (1984)

Gırgıriyede Büyük Seçim (1984)

Şaşkın Ördek (1983)

Dostlar Sağolsun (1983)

İlişki (1983)

Gırgıriyede Cümbüş Var (1983)

Gazap Rüzgarı (1982)

Bir Yudum Mutluluk (1982)

Islak Mendil (1982)

Ağlayan Gülmedi mi? (1982)

Altın Kafes (1982)

Buyurun Cümbüşe (1982)

Talih Kuşu (1982)

Adile Teyze (1982)

Şıngırdak Şadiye (1982)

Görgüsüzler Muratın amcası (1982)

Beni Unutma Fıratın babası (1982)

Deliler Koğuşu (1981)

Bizim Sokak (1981)

Gırgıriyede Şenlik Var (1981)

Gırgıriye Emin (1981)

Banker Bilo (1980)

İbişo (1980)

Erkek Güzeli Sefil Bilo (1979)

Gelinciklerim (1979)

Aşkın Gözyaşları (1979)

İbiş in Rüyası Nahit (1979)

Hababam Sınıfı Dokuz Doğuruyor (1978)

Neşeli Günler Kazım (1978)

Cennetin Çocukları Hasan (1977)

Gülen Gözler Yaşar (1977)

Hababam Sınıfı Tatilde (1977)

Aşk Dediğin Laftır (1976)

Aile Şerefi Rıza (1976)

Hababam Sınıfı Uyanıyor (1976)

İşte Hayat (1975)

Gülşah (1975)

Bizim Aile / Merhaba (1975)

Hababam Sınıfı (1975)

Gece Kuşu Zehra (1975)

Hababam Sınıfı Sınıfta Kaldı Kel Mahmut (1975)

Beş Milyoncuk Borç Verir Misin Münir (1975)

Hasret (1974)

Beş Tavuk Bir Horoz (1974)

Gariban (1974)

Mavi Boncuk Baba (1974)

Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz (1974)

Salak Milyoner Mehmet Çavuş (1974)

Niyet Rıfkı (1973)

Çulsuz Ali (1973)

Izdırap (1973)

Şaban İstanbul'da (1973)

Kaynanam Kudurdu (1973)

Oh Olsun Burhan (1973)

Yalancı Yarim Derviş (1973)

O Ağacın Altında (1972)

Üç Sevgili (1972)

Karamanın Koyunu (1972)

Ver Allahım Ver (1972)

Yiğitlerin Kaderi (1972)

Tatlı Dillim (1972)

Sev Kardeşim (1972)

Senede Bir Gün (1971)

Kezban Paris'te (1971)

Son Hıçkırık Ferhat (1971)

Bebek Gibi Maşallah (1971)

Beklenen Şarkı (1971)

Solan Bir Yaprak Gibi (1971)

Donkişot Sahte Şövalye (1971)

Yedi Kocalı Hürmüz (1971)

Beyoğlu Güzeli (1971)

Aşk Uğruna (1971)

Beyaz Kelebekler (1971)

Gönül Hırsızı (1971)

Hayatım Senindir (1971)

İbiş Gangsterlere Karşı (1971)

İşte Deve İşte Hendek (1971)

Kadifeden Kesesi (1971)

Tophaneli Murat (1971)

Ayşecik Ve Sihirli Cüceler Rüyalar Ülkesinde (1971)

Aşk Hikayesi (1971)

Hayat Sevince Güzel (1971)

Tatlı Meleğim (1970)

Kara Dutum (1970)

Bütün Aşklar Tatlı Başlar (1970)

Kalbimin Efendisi (1970)

Yuvasız Kuşlar (1970)

Yumruk Pazarı (1970)

Ali İle Veli (1970)

Allı Yemeni (1970)

Berduş Kız (1970)

Dikkat Kan Aranıyor (1970)

Dönme Bana Sevgilim (1970)

Yavrum (1970)

Küçük Hanımefendi (1970)

Şoför Nebahat (1970)

Son Kızgın Adam Mavi (1970)

Hayatım Sana Feda (1970)

Seven Ne Yapmaz (1970)

Arım, Balım, Peteğim (1970)

Sevgili Babam (1969)

Boş Çerçeve (1969)

Uykusuz Geceler (1969)

Gelin Ayşem (1969)

Nisan Yağmuru (1969)

Sevdalı Gelin (1969)

Ayşecik'le Ömercik (1969)

Fakir Kızı Leyla (1969)

Bana Derler Fosforlu (1969)

Nilgün (1968)

Artık Sevmiyeceğim (1968)

Kanlı Nigar (1968)

İstanbul'da Cümbüş Var (1968)

Kara Gözlüm Efkarlanma (1968)

Yayla Kartalı (1968)

Urfa İstanbul (1968)

Kalbimdeki Yabancı (1968)

Çifte Tabancalı Damat (1967)

Elveda (1967)

Sürtüğün Kızı (1967)

Yaşlı Gözler (1967)

Bir Millet Uyanıyor (1966)

Denizciler Geliyor (1966)

Ben Bir Sokak Kadınıyım (1966)

Aşkın Kanunu (1966)

Seni Sevmiyorum (1966)

Fakir Bir Kız Sevdim Kaptan (1966)

Kan Gövdeyi Götürdü (1965)

Senede Bir Gün (1965)

Kart Horoz (1965)

İnatçı Gelin (1965)

Bilen Kazanıyor (1965)

Seveceksen Yiğit Sev (1965)

Şoför Nebahat Bizde Kabahat (1965)

Şekerli Misin Vay Vay (1965)

Yalancının Mumu (1965)

Cezmi Band 007.5 (1965)

Gönül Kuşu (1965)

Dokunma Bozulurum (1965)

Kahreden Kurşun (1965)

Bir Bahar Akşamı (1961)

Yumurcak (1961)

Yaman Gazeteci (1961)

Taş Bebek (1960)

Gurbet (1959)

Altın Kafes (1958)

İftira (1958)

Miras Uğrunda (1956)

Kalbimin Şarkısı (1956)

Bir Aşk Hikayesi (1955)

Tuş / Bir Aşk Hikayesi (1955)

Balıkçı Güzeli / 1002. Gece (1953)

Edi İle Büdü (1952)

Edi İle Büdü Tiyatrocu (1952)

Barbaros Hayrettin Paşa (1951)

Evli Mi Bekar Mı (1951)

Lale Devri (1951)

Yavuz Sultan Selim Ve Yeniçeri Hasan (1951)

Üçüncü Selim'ın Gözdesi (1951)

Vatan ve Namık Kemal (1949)

Kaynak: Diyarbakır Söz