Bekir Bozdağ Viyana'da

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, ''Kültürel değerimiz, dilimiz ve dinimizin geldiği çeşmeden kana kana içmeliyiz'' dedi.

Bekir Bozdağ Viyana'da

Özel ziyaret nedeniyle geldiği Viyana'da Türk özel Phönix Lisesi'nin yuva, ilk ve orta bölümünde incelemelerde bulunan Bozdağ, okul yöneticileri ve öğrenci velilerine hitaben yaptığı konuşmada, Avusturya'da yaşayan Türk toplumunu birlik ve beraberlik içinde görmekten ziyadesiyle mutlu olduğunu belirterek, bunda katkısı olanları kutladı.

Bozdağ, Avusturya'da eğitim alanında faaliyet gösterenlerin sadece kendi geleceklerini değil aynı zamanda evlatlarının da geleceğini inşa ettiklerini bildirdi.

''Eğer biz ileride daha mutlu, daha başarılı bir toplum olmak istiyorsak eğitime önem vereceğiz'' diyen Bozdağ, şöyle konuştu:

''Böylelikle hem kendimize hem birlikte yaşadığımız topluma hem de Türkiye'ye büyük katkı sağlamış oluruz. Eğitime her türlü katkıyı ve desteği vermek zorundayız. Burada eğitim görenlerin Almanca'yı ve Türkçe'yi çok iyi öğrenmelerini istiyorum. Almanca kadar Türkçe'yi de İstanbullular veya Yozgatlılar kadar iyi öğrenmeliler. Dil öğrenerek hazinemizi çoğaltalım, imkanımız varsa üçüncü bir dili de öğrenelim. Almanca'yı bir Viyanalı gibi, Türkçe'yi bir İstanbullu gibi konuşan evlatlar yetiştirirsek başarılı olmuşuz demektir. Burada yaşayan yurttaşlarımızın başarılı olması bizim temel dileğimizdir. Bunu yaparken de kendi kişisel kimliğimizi ve kültürümüzü de korumalıyız.''

''Din ve dil bir köprüdür''

Eğitimcilere, ''dini konularda insanlara yeteri kadar doğru kaynaklardan bilgi vermeleri'' önerisinde bulunan Bozdağ, ''Din ve dil bir köprüdür. Bu köprülerin güçlü inşa edilmesi çok önemli. Kültürel değerimiz, dilimiz ve dinimizin geldiği çeşmeden kana kana içmeliyiz. Dilimizi ve dinimizi doğru şekilde öğrenmeli ve gelecek nesillere de öğretmeliyiz. En hayırlı işi eğitime destek verenler yapmaktadır'' ifadesini kullandı.

Bozdağ, Türkiye'nin her zaman yurtdışındaki yurttaşlarının yanında olduğunu anlatarak, ''Nerede bir vatandaş, bir soydaş, bir akraba varsa Türkiye sonuna kadar onun yanındadır'' dedi.

Türk vatandaşlarının arkasında sadece 75 milyon nüfusla değil, ekonomisi ve kültürüyle güçlü bir Türkiye olduğunu bildiren Bozdağ, yurtdışındaki Türk vatandaşlarının hiçbir zaman yalnız olmadıklarını kaydetti.

 

İslami holdingler

 

Bozdağ'ın konuşmasının ardından söz alan Abdullah Şener Doğan adlı bir vatandaş, ''Yıllar önce kendilerinden para toplayan İslami holdinglere yönelik bir işlem yapılmamış olmasından dolayı içimiz yanıyor'' dedi.

Bozdağ, bu sıkıntıların ortaya çıktığı tarihlerde AK Parti'nin henüz kurulmadığını hatırlatarak, Meclis'te grubu olan tüm partilerin temsilcilerinin görev aldığı bir araştırma komisyonunun kurulduğunu, bu komisyonun hazırladığı rapor üzerine şaibeli şirket yöneticileri ve sahipleri hakkında adli ve idari davalar açıldığını söyledi.

Vatandaşın ısrarlı sorusu üzerine Bakan Bozdağ, iktidara geldiklerinde sorunlu bankaların borçlarını ödediklerini ancak bu şirketlerin borcunu Hazine'den ödemenin mümkün olmadığını kaydetti.

''Bunlar Avrupa'da para toplarken 'arkamızda devlet var' diyerek değil, 'bir liraya beş lira kar veriyoruz' diye para topladı'' diyen Bozdağ, holdingzedelere Hazine'den bir ödeme yapılmasının mümkün olmadığını ve böyle bir düşüncelerinin bulunmadığını kaydetti.

 

''Avrupa toplumundaki ön yargıları bertaraf etmek üzere çalışmalısınız''

Avusturya İslam Cemaati merkezini de ziyaret edip Başkan Dr. Fuat Sanaç ve yönetim kurulu üyeleriyle de görüşen Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Avusturya'nın İslamiyet'i 1912 yılında resmen kabul etmesi ve yasal güvence altına almış olmasının güzel bir şey olduğunu belirterek, buradaki Müslüman toplumunun diğer inanç grupları arasında bir numune olduğunu söyledi.

Bozdağ, Avusturya'daki Müslüman toplumunun yaptıklarının Avusturya toplumu nezdinde bir kanaat oluşturduğuna işaret ederek, ''İslamofobinin her geçen gün güçlendiği bir dönemde Avrupa toplumundaki ön yargıları bertaraf etmek üzere çalışmalısınız'' ifadesini kullandı.

Avusturyalı komşularının Müslümanlara ön yargılı bakması halinde Müslüman toplumun komşularına İslam'ın güzel taraflarını göstermesi gerektiğini bildiren Bozdağ, ''Ön yargıların, İslamofobi ve ayırımcılığın son bulması için hepimize görevler düşüyor. Bu konuda üzerinizi düşenleri yaptığınıza inanıyorum ve sizleri kutluyorum'' diye konuştu.

Bozdağ, Türk vatandaşlarına iş hayatında, siyasette, sanatta ve kültürde eşit katılım sağlayarak birlikte yaşama kültürünü inşa etmeleri önerisinde bulunarak, etnik bir yarışın içine girmenin fevkalade yanlış olacağını bildirdi.

Hükümet olarak AB ülkelerindeki muhataplarına bunları her fırsatta anlattıklarını belirten Bozdağ, bu konuda haklı olduklarını ve haklı olmanın güveniyle seslerini yükselttiklerini kaydetti.

İslam Cemaati Başkanı Sanaç da cemaatin faaliyetleri hakkında bilgi vererek, yurtdışındaki vatandaşlar olarak yıllarca Türkiye'ye yardımcı olduklarını, bugün daha zengin olan Türkiye'nin kendilerine yardımcı olmasını beklediklerini söyledi.

Sanaç, Viyana'da planladıkları bir okul projesi için 4 milyon avroya ihtiyaç duyduklarını ve bunu Türkiye'den beklediklerini bildirdi.

 

''Gelin tanış olalım''

 

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, günün son ziyaretini de Avusturya Türk Federasyonu genel merkezine gerçekleştirdi.

Başkan Ali Can ve yönetim kurulu üyeleriyle bir araya gelen Bozdağ, burada yaptığı konuşmada, eğitim konusundaki görüşlerini yineledi ve Yunus Emre'nin ''Gelin tanış olalım, işi kolay kılalım'' dizesini hatırlatarak, ''Hem kendi aranızda hem de Avusturya toplumuyla tanış olup işleri kolay kılmalısınız'' dedi.

Bozdağ'ın, Avusturya-Türk İslam Birliği (ATİB) merkezinde Türk toplumu ileri gelenleriyle de bir araya gelmesi bekleniyor.

AA

Kaynak: Diyarbakır Söz