Millet bölene ders verecek

Başbakan Yıldırım: Milletimiz bizi parçalamaya çalışanlara gereken dersi verecek.

Millet bölene ders verecek

Yıldırım, "Türk de bizim, Zaza da bizim, Kürt de bizim, Laz da bizim. Kürtçe de bizim, Zazaca da bizim, Türkçe de bizim. Allah'ın birleştirdiğini kim ayırabilir? Yeter ki oynanan oyunların farkına varalım. Tuzakları fark edelim. Hainlere gereken dersi verelim. Gün, ayık olma günüdür. Bizleri Kürt, Türk, Laz, Zaza diye birbirimizden ayırmaya çalışıyorlar. Asil milletimiz hileli tuzakları başlarına geçecek ve bizi parçalamaya çalışanlara gereken dersi verecek" dedi.

HABER MERKEZİ

Referandum'a dair miting startı veren Başbakan Binali Yıldırım dün ilk olarak Bingöl'e gitti. Yıldırım'a, Başbakan Yardımcıları Veysi Kaynak, Mehmet Şimşek, Ak Parti Genel Başkan Yardımcıları Mehdi eker ve Cevdet Yılmaz ile bölge milletvekilleri eşlik etti. Başbakan Yıldırım mitingden önce eski milletvekili Mahfuz Güler'in babasının vefatı nedeniyle düzenlenen taziyesine katıldı.

DEMOKRASİ MEYDANINDAN SESLENDİ

Ak Parti'nin, kentin 15 Temmuz Demokrasi Meydanı'nda düzenlediği mitingde konuşan Başbakan Yıldırım, artık Türkiye'de darbeler döneminin bittiğini, hiç bir etnik grubun, diğerine üstünlüğünün olamayacağını söyledi. Başbakan Yıldırım, şöyle dedi:

"Bu ülke kolay kurulmadı. İstiklal Savaşı'nda Türk'ü, Kürt'ü, Zaza'sı, Arap'ı, Roman'ı bir olduk; beraber olduk, omuz omuza verdik, savaştık, zaferi kazandık. Cumhuriyeti birlikte kurduk. Öyle asker kılığına girmiş üç beş haine bu ülkeyi bırakacak göz var mı bizde? Burası bizim vatanımız, bizim toprağımız. Biz bin yıldır bu topraklardayız. Allah'ın izniyle daha nice nice yıllar bu topraklarda birlikte yaşayacağız. Bu topraklar üzerinde hiç kimsenin, hiçbir etnik grubun diğerine üstünlüğü olamaz. FETÖ'nün itleri de kendisi de hesap verecek."

Türkiye'de her zorluğun birlikte aşıldığını dile getiren Başbakan Binali Yıldırım konuşmasına şöyle devam etti: "Bu ülkenin, bu ay- yıldızlı bayrağın altında yaşayan bütün vatandaşlarımız başımızın tacıdır. Zazalar, Kürtler, Araplar, Türkler, Romanlar, Türkmenler ne kadar etnik grubumuz varsa başımızın tacıdır. Bu topraklarda kardeşlikle bugünlere geldik. Birbirimize kardeş olduk, kenetlendik. Zorlukları birlikte aştık. Bundan böyle de hiç kimse, kimse üzerinde üstünlük taslamayacak. Kibir, gurur içerisinde olmayacak. Herkes barış, özgürlük içinde kendi geleneklerini yaşayacak. Dilini de konuşacak, ibadetini de yapacak. Teröre karşı amansız mücadele verdik. Türk- Kürt arasına girmeye çalışan alçak PKK terör örgütüne karşı amansız mücadelemizi sürdürdük, sürdürmeye devam ediyoruz. Bütün dünya bilsin ki; Türk de, Zaza da, Kürt de, Laz da bizim. Kürtçe de, Zazaca da, Türkçe de bizim. Doğu da, batı da bizim, İzmir de bizim, Bingöl de bizim. Biz birlikte Türkiye'yiz, kardeşiz. Allah'ın birleştirdiğini kim ayırabilir? Yeter ki oynanan oyunların farkına varalım. Tuzakları fark edelim. Hainlere gereken dersi verelim. Gün, ayık olma günüdür. Bizleri Kürt diye Türk diye Laz diye Zaza diye birbirimizden ayırmaya çalışıyorlar. Biliyorum ki aziz Zaza kardeşlerim, bu oyuna asla gelmez. Bu toprakların has evladı, kadirşinas Kürt halkı bütün tuzakların farkında. Asil milletimiz hileli tuzakları başlarına geçecek ve bizi parçalamaya çalışanlara gereken dersi verecektir."

"ANNELERİMİZİN ACISI DİNSİN İSTİYORUZ"

Başbakan Yıldırım, hükümetin bu memlekette yatırım yaparken, şantiyeler kurarak, bölünmüş yollar, tüneller yaparken; şantiyeyi basan, iş makinelerini yakanların en çok zararı bölge halkına, Bingöl'e verdiğini anlattı. Başbakan Yıldırım, şöyle devam etti:

"Esnafa kepenk kapattırarak rızkına engel olan, ticareti durma noktasına getirenler en çok bu memleketin insanına zarar veriyor. Bu bölgede terörden, şiddet sarmalından en çok siz etkileniyorsunuz. Çocukları kandırarak, dağa çıkararak, ellerine silah vererek askere saldırtanlar en çok bu memlekete zarar veriyor. Evladı dağa çıkarılmış annenin, çocuğuna hasret kalmış babanın hasretini kim dindirebilir? Bu memleketin evlatlarını katil yapanlar, kalem tutması gereken ellere silah tutuşturanlar şimdi hesabını veriyor. Tek tek hesabını soruyoruz. Ak Parti hükümeti olarak annelerin yürek acısını dindirmeye çalışıyoruz. Terörün can evinden vurduğu annelerimizin acısı dinsin istiyoruz. Terörün gençlerimizi kullanmasına izin vermeyeceğiz."

"1961 ANAYASASI'NIN ANTİ DEMOKRATİK İZLERİNİ SİLMİŞ OLACAĞIZ"

Başbakan Binali Yıldırım, Anayasa değişikliği referandumuna da değinirken, devleti kaybetmenin ne demek olduğunu Suriye'de gördüklerini anlattı. Başbakan Yıldırım, "Tünelin ucunda ışık göründü" dedikten sonra şöyle konuştu:

"Teröre büyük darbe vurduk. Artık can çekişiyorlar. 16 Nisan'dan sonra size söz veriyorum, bu örgüt bitecek. Bu milletin düşmanı katiller, Kandil'deki sözde ağababaları ne diyorlar? 'Sandıktan evet çıkarsa biz biteceğiz.' Biteceksiniz, korkunun ecele faydası yok. Allah'ın izniyle sandıktan 'Evet' de çıkacak, FETÖ de, PKK da,  DEAŞ da bitecek. Bunları başımıza bela olmasından kurtaracağız. 16 Nisan'da vereceğiniz her 'Evet' oyu, 12 Eylül anayasasının kalan izlerini de yok edecek. Adnan Menderes'i idama götüren 27 Mayıs'ın, 1961 Anayasası'nın anti demokratik izlerini de 16 Nisan'da inşallah sizin oylarınızla tamamen silmiş olacağız."

"HALKIN SEÇTİĞİ DİKTATÖR OLUR MU?"

Muhalefetin 'tek adam' eleştirisine de yanıt veren Yıldırım, zemini sağlamlaştırma zamanının geldiğini, Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle birlikte daha hızlı, kaliteli ve randımanlı işleri gerçekleştirmiş olacaklarını anlatırken, "Öyle ikide bir durmak yok. Yol akıp gidecek. Türkiye Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle, bu demokrasi otobanıyla menziline vaktinde ulaşacak. Menzil neresi?; Muasır medeniyetler seviyesi, 2023 hedefleri, 2053 hedefleri, 2071 hedefleri" dedi.

Muhalefetin 'Tek adam rejimi kurulacak' dediğini kaydeden Binali Yıldırım, "Bu, kocaman bir yalan. En fazla 10 yıl. Ondan sonra mutlaka değişiyor. Buradan tek adam, diktatör çıkar mı? Halkın seçtiği diktatör olur mu? Bunlar külliyen yalan, kuyruklu yalan. Bu sistem Erdoğan için değil, her doğan içindir" diye konuştu.

"CHP DE HDP DE KARA TREN SOLCUSU"

Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi üzerinden CHP ve HDP'yi eleştiren Yıldırım, bu yeni sisteme CHP ile 'ahbap-çavuş ilişkisi' içinde olduğunu söylediği HDP'nin karşı çıktığını belirtti. Yıldırım, "CHP, HDP ne zaman bu ülkenin hayrına ne zaman bir iş yaptı? Ne zaman ülkenin hayrına olan bir işe 'evet' dediler, hiç gördünüz mü? Bingöl, 16 Nisan'da bunlara unutulmayacak bir ders vermeye hazır mısınız? Bingöl, 'Bu iş tamam' diyor. Bu anayasa değişikliğine CHP karşı, HDP karşı ama yetmedi, şimdi FETÖ de PKK da, DEAŞ da karşı. Şimdi bazı ülkeler de karşı çıkmaya başladılar. Ne yaparlarsa yapsınlar, Türkiye'nin bu kutlu yürüyüşünü asla ve asla durduramayacaklar" dedi.

Anayasa değişikliğiyle milletin ayağına daha fazla hizmet götürüleceğini söyleyen Başbakan Binali Yıldırım, bu değişiklik ile Türkiye'de huzur ve istikrarın kalıcı hale geleceğini, ekonominin uçacağını, bu sistemle terörle mücadelenin daha da güçleneceğini de söyledi.

BAŞBAKAN YILDIRIM, MUŞ'TA KONUŞTU

Başbakan Binali Yıldırım, Bingöl'den sonra gettiği Muş'ta Belediye Meydanı'nda toplanan onbinlerce kişiye hitap etti. Başbakan Yıldırım, burada da Anayasa değişiklik paketi ile ilgili görüşlerini açıkladı, refarandumda 'evet' çağrısında bulundu.

'BİZ 24'ÜNCÜ HÜKÜMET OLMALIYDIK, 65'İNCİYİZ'

Yeni sistemi anlatırken demokrasinin standartlarının daha da gelişeceğine işaret eden Binali Yıldırım, bu sistemde milletin iradesinin sandığa daha fazla yansıyacağını savundu. Seçilen cumhurbaşkanının en az yüzde 50 artı 1 oyla secileceği için istikrar getireceğine dikkati çeken Yıldırım, yeni sistemle sürekli iktidar, karşılıklı uzlaşma, kardeşlik geleceğini bildirdi.

'BAŞKANLAR, TERÖR ÖRGÜTÜNÜN DEĞİRMENİNE SU TAŞIDI'

PKK'nın tüneller kazarak yıktıklarını yeniden yaptıklarını ifade eden Başbakan Yıldırım, "Evleri yıkılan vatandaşlar için 30 bin konut yaptık" dedi. Devlet yıkılanın en güzelini yaptığını, ama alçaklara asla boyun eğmediğini anlatan Yıldırım, şöyle devam etti: "Bu bayrak şehit kanlarından bu hale geldi. Bu bölgede milletin oylarıyla seçilen belediye başkanları, halka hizmet etmek yerine, maalesef terör örgütütün değirmenine su taşıdılar. Terör örgütüne lojistik destek sağladılar. Vatandaştan aldıkları bu paraları terör örgüte aktaranların burnundan fitil fitil getireceğiz. Şimdi onları görevden aldık, yerine hizmet edecekleri tayin ettik. Bölgelerde artık yemyeşil güller açıyor, güzel hizmetler benim sevgili vatandaşlarımla buluşuyor. Kim teöre yardım ediyorsa, desteklerse içerde, dışarıda hepsinin üzerine acımasızca gideceğiz."

HELİKOPTER, SİS YÜZÜNDEN CAMİNİN YANINA İNDİ

Başbakan Yıldırım, Bingöl'den helikopterle Muş'a geldiğinde sis yüzünden inecek yer bulamadıklarını belirtti. Yıldırım, "Dolaştık dolaştık en sonunda Kale Mahallesindeki Kale Camiinin yanına indik. Kale Mahalesindeki hemşehrilemizle tanışma fırsatı bulduk. Çaya ve yemeğe davet ettiler. Ama soğukta sizi bekletmeye gönlümüz razı olmadı. Oradan ilk araçla buraya geldik. Biz, millet neredeyse oradayız. Hiçbir zorluk bizim için önemli değildir" diyerek sözlerini tamamladı.

Kaynak: Diyarbakır Söz