Hayatın yükünü omuzluyor!

Yüksek rakımlı köylerde günlük ev işlerinin yanı sıra hayvanlara bakan, ekmek pişiren kadınlar, hayvanlar için ot taşınmasında da eşlerine yardım ederek hayatın zorluklarına göğüs geriyor

Hayatın yükünü omuzluyor!

Muş'ta kırsal kesimlerinde yaşayan kadınlar, günlük ev işlerinin yanı sıra tandırda ekmek pişirmek, hayvanlara bakmak ve ot taşımak gibi işleri de yaparak "hayatın yükünü" omuzluyor.

Doğu Anadolu Bölgesi'nin özellikle kırsal kesimlerinde yaşayan kadınlar, yaşamın her alanında yer alarak eşlerinin en büyük yardımcısı oluyor.

Karla kaplı köylerde günün ilk ışıklarıyla uyanıp sobayı yakan kadınlar, kahvaltı sonrasında çocuklarını okula uğurlayarak diğer işlere koyuluyor.

Günlük ev işlerinin yanı sıra köyün çıkışındaki ot balyalarını kızak ve el arabalarıyla taşıyarak hayvanları karın üzerinde besleyen eşlerine yardım eden kadınlar, hava kararıncaya kadar tandırda ekmek pişiriyor, yemek yapıyor, çamaşır yıkıyor ve çocuklarına bakıyor.

Merkeze 73 kilometre uzaklıktaki Güzelkent köyünde yaşayan üç çocuk annesi Ayfer Yurdakul,  günün büyük kısmını çalışarak geçirdiklerini söyledi.

Geçim kaynakları olan hayvanlarını zorluklarla beslediklerini anlatan Yurdakul, şunları kaydetti:

"Koyunun yemini, suyunu, arpasını eşimle yardımlaşarak veriyoruz. Sonra ev işlerini yapıyoruz. Hamuru, ekmeği, tandırı, kısacası her işi yapıyoruz. Bu bölgelerde kadın olmak çok zor. Bütün yük bizim omuzlarımızda. Erkekler de kadınlar da çok yıpranıyor. Kadın olarak çok zorluk çekiyoruz. Bu zorluklara rağmen köyümüzü seviyoruz. İşimizi yapmak zorundayız."

 "BÜTÜN ZORLUKLARA GÖĞÜS GERİYORUZ"

Köylü kadınlardan Sevim Karataş ise 3 çocuğunu zorluklarla büyüttüğünü anlattı.

Çocukları okula gönderdikten sonra hayvanlarla ilgilendiğini belirten Karataş, "Yemek, ev işi derken gün bitiyor. Ekmek pişiriyoruz. Kuzuların otu ve samanıyla uğraşıyoruz. Kendimize hiç zaman ayıramıyoruz. Sosyal aktivitemiz yok. İşten dolayı boş zamanımız olmuyor." dedi.

Günlük işlerde eşlerinin en büyük yardımcıları olduklarını dile getiren Karataş, şöyle devam etti:

"Eşlerimize yardım ediyoruz. Çocuklarımızla ilgileniyoruz. Her şekilde zorlukları aşıyoruz. Sabah koyunları ahırdan çıkardım ardından sobayı yaktım. Kahvaltı hazırladım, hamur yoğurdum. Daha sonra evi toparladım, yemek ve ekmek pişirdim. Bir kadın olarak köyde yaşamak çok zor. Bütün zorluklara göğüs geriyoruz. Kışın 5 ay kar altında kalıyoruz."

Kaynak: Diyarbakır Söz

Çok Okunan Haberler