MUHALEFET ÇÖZÜM ÜRETEMEZ!...

En tazesi, Betimar'dan…

Geçtiğimiz Eylül ayında yapılmış.. 23 ila 26 Eylül günleri arası..

Verilen bilgilere göre; 26 İl'i kapsıyor.. 3 bin 94 denek var..

Anketin soru mahiyeti, sayısal yönden hayli çok!..

Ancak, anketin içeriği, sorular ve sonraki soruların birbirini "tekzip" etme hali!…

Denir ya, fena şekilde kafa karıştırıyor..

Ama, bir tezi de ortaya çıkarmıyor değil..

AK Parti'de, MHP'de, muhalefet kanadında olan partiler de; "kendine" ayna tutması gerektiğini öğütlüyor..

***

Neyse ilk soru, Türkiye'nin temel sorunlarının çözümüne ilişkin..

Mevcut iktidar; "sorunların" çözümünde, muktedir olduğuna inanıyor musunuz?.

Gelen yanıt..

Evet diyen yüzde 42.3..

Hayır diyen yüzde 48.7

Kararsızım diyen, yüzde 9

Bu arda, iktidara alternatif olabilmede bir sürpriz var ise de!..

İlginçtir..

İkinci soru dedik ya, "tekzip" bir önceki sorunun içeriğini..

Soru şu..

Peki mevcut sorunların çözümünde muhalefet muktedir ve çözüm üretici olabileceğine inanıyor musunuz?..

Sıkı durun..

Yanıtlar şöyle..

"Evet" diyen yüzde 17.7..

"Hayır" diyen yüzde 68.5..

Cevap yok diyen yüzde 13.8..

Çıkan bu sonucun, analizi nedir?..

Demek ki..

Muhalefetin ortaya koyduğu "muhaliflik" politikası, tatmin edici değil..

***

Ülkenin sosyal, siyasal, ekonomik, iç ve dış faaliyetleriyle alakalı "tezlerine" söylemlerine, kendi tabanlarını da, ikna edebilmiş değiller..

Yani partilisi bile güvenmiyor.

Şöyle ki..

CHP'lilerin yüzde 45'i,

İyi Partililerin yüzde 58'i

HDP'lilerin yüzde 71'i soruya verdikleri yanıta göre partileri ülkenin sorunlarını çözebileceğine inanmıyor?…

Gel gelelim; bugün seçim olursa sorusuna gelen yanıt!…

Milletvekili seçimi olursa kime oy verirsiniz?..

Cevap…

AK Parti Yüzde 41.9

CHP yüzde 23.4

HDP Yüzde 10.7

MHP yüzde 10.5

İyi Parti yüzde 9.3

Deva ve Gelecek Partisi’nin mevcudiyet içerisindeki oy oranları toplamda 1.5 dahi bulmuyor?..

***

Yollara düşüp, "Memleket Hareketini" başlatan Muharrem İnce'ye dair de, soru var…

"İnce'ye oy verir misiniz?"..

Yanıt, yüzde 7.6…

Doğrusu bu rakam, parti kurmamış biri için; hiç de azımsanmayacak bir oran!..

Hele ki; yeni partilerin yüzde 1'lerde gezindiğini dikkate alırsak..

İnce için; siyasi liderlik yolu inceden inceye görünüyor!…

Ha bu arada, İnce'nin oy kitlesi de CHP ve İyi Parti..

Yani, iktidardan "tırtıklayacağı" oy, yok deniliyor ankete göre!…

 

***

DEMEK Kİ; KÜRESEL GÜÇÜZ ARTIK!..

Öyle değil miyiz?!.. Bence öyleyiz..

Sadece; "şu son bir asırlık" zaman dilimini, aradan çıkarırsak!..

Türkiye'nin bulunduğu coğrafyada dalgalanan, "Bayrak" hep yer küresinde, yedi düvelle mücadele eden "güç olmuştur?"..

Günümüz deyimiyle; "küresel güç, küresel aktör" olmuştur..

Yani, tarih yazmıştır!..

Ki bugün, bir asırlık "fetret" devrini geride bırakıp, yeniden diriliş ve şahlanış, evresine girmiştir...

***

Yoksa!.. Bir asır öncesi gibi; haçlılar, emperyalistler, Siyonistler bir blok oluşturup bize karşı, "hasım" kesilirler miydi…

Ülkelerindeki, iç ve dış siyasete "Türkiye'yi" hedef tahtasına koyup, konuşulurlar mıydı?..

Suriye'de "iç savaş" var, konuştukları savaş, orada yakılıp, yıkılma, bölünüp-parçalanma değil; Türkiye konuşuluyor!!..

İşte, Libya!…

Doğu Akdeniz!..

Tüm dünya ülkeleri orada, "petrol ve doğalgaz" arayışı içerisinde..

Kimse; oradaki devletleri konuşmuyor..

Ama Türkiye dahil olunca, konuştukları Türkiye oluyor..

İşte Ermenistan-Azerbaycan'ın "Karabağ" üzerinden yürüttükleri savaşta bile, konuşulan Türkiye..

***

İşte Fransa..

İşte Macron..

İşte ABD işte Joe Biden..

Peki ya, Birleşik Arap Emirlikleri..

Mısır..

Kendi iç siyasetlerini, ülkelerindeki ekonomik ve siyasal hadiseleri, kısacası herşeyi bir tarafa bırakmış; varsa yoksa Türkiye'yi dillerine dolayıp, konuşuyorlar!..

Ve bu konuşmaları üzerinden; Türkiye'yi iç ve dış politikada "dizayn" etmeye çalışıyorlar..!

***

NATO'da Türkiye..

Birleşmiş Milletlerde Türkiye..

Yani, dünyanın aklı-fikri, gözü Türkiye'ye odaklı!..

İşte bu hal-i durum, Türkiye'nin "küresel güç, küresel aktör" olduğu hakikatini ortaya koyuyor..

Nitekim, Türkiye'de kendi içinde aynı minvalde, "iç siyasetten çok, dış siyaseti" icra ediyor..

***

Kimse, Bay Kemal'i..

Bayan Meral'i..

Davutoğlu'nu, Babacan'ı, Temel'i..

Ya da, ekranların son müdavimi, Perinçek'i…

Gözaltı, tutuklamalar, operasyonlarla başı belada olan, HDP'yi.. Konuşan var mı, tartışan var mı; yok?..

***

HELAL SANA CHP'Lİ ALTAY!…

Vallahi ne diyeyim?..

CHP'li Engin Altay'dan, hiç beklemediğimiz bir hamle gelişti?. Y

"Onu" takdir edecek..

"Helal olsun Altay" diyecek..

Alkışlayacak..

Bravo diyecek..

"Hep böyle olsan" ne olur diye seslenecek?..

Ya da, halkına böyle "gel" sözüyle, övgüler yağdıracağıma hiç ihtimal vermiyordum?.. Öyle ya, "iktidar" hasımlığıyla içerdeki ve dışardaki tüm "şer güçlerin" tabiri caizse, safında hep görüntü verdi?..

Ki hala hafızalarda taze olan, kurduğu bir cümle var.. 

Ne demişti?.

"Hükümet dünyanın en doğru işini yapsa bile yanında olmayacağız..

Hep eleştireceğiz.."

***

İşte bu Engin Altay, "hadsiz, edepsiz, ahlaksız" Macron'un, "İslam'ı yeniden yapılandıracağız" sözlerine, cevap vermiş!..

 Demiş ki;

"Ukala, edepsiz, hadsiz demiş ki 'Aydınlanmış bir İslam oluşturacağız.' Hadi oradan. Sen kimsin? Senin gibiler insanları uyuşturarak gerçek İslam'dan kopardılar, bu cihatçı teröristler dediğimiz onlar. Macron'a bir tavsiyem var, Kur'an-ı Kerim'i aç oku. Kur'an-ı Kerim'de öldürmek yok, hırsızlık yok, kul hakkı yok, kan akıtmak yok.."

***

Altay, sözlerini şöyle tamamlamış.. "Onu, İslam adına yapanlar, cihatçı kisvesi altında yapanlar Batı'nın, Emperyallerin içimize soktuğu, dinle ilgisi olmayan, Kur'an-ı Kerim'le, Allah'la ilgisi olmayan kafirlerdir. Kimsenin İslam'ı aydınlatma haddi ve hakkı yoktur."

***

Eee, bu duruşa, tepkiye elbette ki "Helal Olsun Altay" demek, gerekir..

Ki ben de öyle yapıyorum..

Ve ah keşke diyerek..

CHP, ülkenin ve milletin tarihsel kodlarıyla oynayan, milletin diniyle, inancıyla, giyimiyle, yaşam kültürüyle oynayan, yıkan, yakan, inkar ve asimilasyonu dayatan, "bin yıllık geçmişine" sünger çektiren, parti olarak anılmamış olsaydı..

Laiklik ve Kemalistlik gölgesinde kendi Başbakanıyla, iki bakanının kanına giren, anlayış olarak, tarihe yazılmamış olsaydı!…

Ama nerdeee?..

***

Bir gülle, bir çıkışla bahar olmaz!..

Ama; CHP'nin "Milli iradenin" kodlarına evrilmesi, önemlidir…

Şimdi diyeceksiniz ki, Erdoğan'ı iktidardan devirmek için, Türkiye'deki muhalefet partileri desteklememiz gerekir diyen Biden'e, "Ayasofya'yı tekrar müzeye çevirin" yönündeki Okyanus ötesinden gelen açıklamasına da okkalı, tepki verecek mi, CHP ya da Altay!..

"Eeeyyy Biden haddine mi senin Ayasofya'yı müzeye çevirmek" diye bir çıkış, gelir mi?..

Henüz ulaşan bilgi yok..

Ama gelirse, "şahane" olur?..

GÜNÜN SÖZÜ…

Hasmın çıldırıyorsa, hısmın seviyorsa bil ki doğru yoldayız!…

***

Hayırlı Cumalar..