İzlandalılar Sümer dinine geçiyor! Sümer dininin özelliği ne?

İzlanda’da devletin topladığı din vergilerine karşı çıkan İzlandalılar, çok Tanrılı bir inancı olan Sümer dinine geçmeye başladı.

İzlandalılar Sümer dinine geçiyor! Sümer dininin özelliği ne?

İzlanda'da herkesten yıllık yaklaşık 80 Amerikan doları din vergisi toplanıyor. Bu vergi devlette kayıtlı olan dini kurumlara dağıtılıyor.

İzlanda'da herkesin dinini resmi kurumlara kayıt ettirme zorunluluğu var. Ülke nüfusunun dörtte üçü, İzlanda'nın Evanjelik Lutheran Kilisesi'ne üye.

Ülkede kilise vergisinden yararlanan yaklaşık 40 dini kurum bulunuyor.

Kamuoyu yoklamaları, nüfusun yaklaşık yüzde 55'inin bu verginin kaldırılmasından yana olduğunu gösteriyor.

Vergiye tepki duyanlar, 2013 yılında Zuizm hareketini dini kurum olarak kayıt ettirmişti. Ancak yeterli aktivite yapılmaması nedeniyle Zuizm'in lisansı iptal edilme tehlikesiyle karşı karşıya kaldı. Bunun üzerine Zuizm hareketi, kendilerine üye olanların ödedikleri din vergilerinin, devletten gelecek paradan üyelere geri ödeneceğini duyurdu. Ancak vergi idaresi, üyelere geri ödeme yapılması durumunda bu miktardan gelir vergisi kesileceğini açıkladı.

SÜMER DİNİ

İ.Ö. IV. binyılda Aşağı Mezapotamya´da yaşayan halkların inançları. Sümer dünyası XIX. yüzyılda keşfedilinceye inanç alanının temel bilgilerinde bir hayli değişiklikler olmuştur. Türkistan bozkırlarından Dicle’yle Fırat deltasına inen bu çok becerikli ve bilgili ulus, bölgelerinin kuzeyinde yaşayan Akad´ları da etkileyerek, olağan üstü bir uygarlık geliştirmiştir.

Sümer dini çoktanrılı bir dindi. Dünyada, evrende, doğada görülen, hissedilen her nesnenin bir Tanrısı vardı. Tanrılar insan görünümünde, fakat insanüstü güçleri olan ölümsüz varlıklardı. İnsanlar gibi, onların da çocuklan ve eşlerinden oluşan aileleri bulunuyordu. Bu aileler kral gibi bir Baştanrı altında toplanmışlardı. Tanrılar da insanlar gibi sever, üzülür, kızar, kıskanır, kavga eder, kötülük yapar, hastalanır, hatta yaralanabilirlerdi. Yer, Gök, Hava, Su Tanrıları yaratıcı, diğerleri yönetici ve koruyucu Tanrılardı.

Her şehrin bir koruyucu Tanrısı vardı. O Tanrı, şehrinin iyi yaşam sürmesinden sorumlu idi. Onun gücü, şehrinin iyi veya fena olduğuna göre değişirdi. Bunlara aym zamanda diğer şehirlerde de tapılırdı. Bu şehir Tanrıları, evrenin yönetimini aralannda bölüşmüşlerdi. Tanrılara ait listelerde 1500 kadar Tanrı adı bulunması, Sumerlilerin ne kadar çok Tanrı yarattığını göstermektedir.

Tanrıları insan şeklinde algılamaları, Tanrıları şehirlerin dışında evren ve doğa Tanrısı olarak geliştirmeleri ve onları uyumlu bir sistem içine almaları, Sumerlilerin önemli ruhsal başanları olarak kabul edilmektedir. Tanrılar yalnız evrende değil, insanların yaşamına da girerler. Örneğin, yorulmak bilmeden gezen Güneş Tanrısı Utu, her şeyi görür, adaleti korur, insanlara yardım eder, ciğer falı bakanların piridir. Bilgelik ve Su Tanrısı Enki, insanlann ve sihirbazlarm koruyucusudur. Venüs yıldızını simgeleyen Tanrıça İnanna, âşıkların ve savaşçıların koruyucusudur.

BBC Türkçe

Kaynak: Diyarbakır Söz